İçinde İlmek Bulunan 8 Harfli Kelimeler

İçerisinde İLMEK olan 8 harfli 35 kelime bulunuyor. İçinde İLMEK olan 8 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "İlmek ile başlayan 8 harfli kelimeler. ilmek ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

EĞRİLMEK16, GEÇİLMEK16, GEZİLMEK16, SEVİLMEK16, ÇİZİLMEK15, EVRİLMEK15, GEDİLMEK15, GİDİLMEK15, GİYİLMEK15, VERİLMEK15, BEZİLMEK14, BİÇİLMEK14, DİZİLMEK14, DEŞİLMEK14, DİDİLMEK13, GİRİLMEK13, GERİLMEK13, SEZİLMEK13, SEÇİLMEK13, TEPİLMEK13, YEDİLMEK13, ÇİTİLMEK12, ÇEKİLMEK12, BİNİLMEK11, DİTİLMEK11, DİRİLMEK11, DİKİLMEK11, DENİLMEK11, DERİLMEK11, YENİLMEK11, YERİLMEK11, EKSİLMEK10, KESİLMEK10, SERİLMEK10, İRKİLMEK9

İRKİLMEK

[nesnesiz]

  • Ürkerek geri çekilir gibi olmak

    Elimi omzuna koyuyorum. İrkiliyor, sertçe çeviriyor bakışını. - Erhan Bener

  • Şaşırıp duraklamak

    İnsanlar iki büklüm olup düştükleri konduların içinde dozer kasnaklarının sesiyle irkildiler. - Lâtife Tekin

[biyoloji]

  • Vücudun bir yeri dışarıdan gelen bir uyarıcının etkisiyle kanlanıp şişmek, taharrüş etmek

[halk ağzında]

  • Akan bir şey, bir engel karşısında duraklayıp birikmek

EKSİLMEK

[nesnesiz]

  • Azalmak, az duruma gelmek

    Doktorun eksilmeyen güleçliğini, cana yakınlığını maske sanıyor. - Tarık Buğra

  • Bulunmamak, var olmamak, rastlanmamak

    Bu dağdan kar eksilmez.

KESİLMEK

[nesnesiz]

  • Kesme işi yapılmak, katolunmak
  • Bitkin duruma gelmek, gücü, takati kalmamak, çok yorulmak

    Sonunda elleri, ayakları yorgunluktan kesilerek uzanıyorlardı yattıkları hasırlara. - Necati Cumalı

  • Gibi olmak, benzemek, dönmek

    Senelerden beri hizmetçinin, sütninenin türlü çeşidi ile uğraşa uğraşa insan sarrafı kesilmiş. - Reşat Nuri Güntekin

  • Süt, ayran vb. bozulmak, ekşimek
  • Dinmek

    Rüzgâr kesilmiş, toprak üstüne yalın ayak basılmayacak kadar ısınmıştı. - Necati Cumalı

  • Sona ermek

    Tam umudumuz kesilecek gibi olup da epey üzüldükten sonra kapı tokmağı tak ederdi. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Akmamak

    Su kesilmek.

  • Akım gelmez olmak

    Dışarıdan biri mi geldi de onları söndürdü yoksa şehir cereyanı mı kesilmiş? - Reşat Nuri Güntekin

  • Kendinden önceki kelimeyi `olmak` anlamıyla pekiştiren bir fiil

    Acele yürümeden nefesi tıkanmış ve heyecandan yüzü kıpkırmızı kesilmiş bir hâlde ihtiyarın yanına girdi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Son veya aralık verilmek

    Okulda cumartesi günleri dersler saat kaçta kesiliyor? - Ayla Kutlu

  • Kendini herhangi bir şey gibi göstermek

    Üçüncü gün sabahı, o bir kuzu oldu, ben bir iradeli aslan kesildim. - Aka Gündüz

  • Tutulmak, kapatılmak
  • Makaslanmak
  • Durmak

    Muazzez cevap vermedi ve münakaşa kesildi. - Peyami Safa

[-den]

  • Yoksun kalmak

    Çocuk yiyip içmeden kesildi. - Reşat Nuri Güntekin

  • Sünnet olmak

    Galip Baba, çeker gider diye çocuk kesilinceye dek böyle yapmayı uygun görmüştü. - Muzaffer İzgü

[argo]

  • Çok beğenmek, çok hoşlanmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kesilen baş yerine konmaz

SERİLMEK

[-e]

  • Serme işi yapılmak

    Sanki sedirlerine Bursa ipeklileri serilen bizim odalarımız değildi. - Orhan Seyfi Orhon

  • Bir yere uzanıp yatmak

    Yorgun ve bitkin, korkudan tir tir titrer bir hâlde salın üstüne serildik. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • serilip serpilmek
  • serilip yatmak

BİNİLMEK

[-e]

  • Binme işi yapılmak

    Uzun, tenteli, tek atlı muhacir arabalarına binilir. - Refik Halit Karay

DİTİLMEK

[nesnesiz]

  • Ditme işi yapılmak

DİRİLMEK

[nesnesiz]

  • Güçlenip canlanmak

    Bir bardak suyu içince dirildi.

  • Bitki solmuş, pörsümüş durumdayken yeniden canlılık kazanmak, diri duruma gelmek
  • Hasta yeniden sağlığını kazanmak, iyileşmek
  • Öldüğü sanılan şey canlanmak

    Masal bu, ölüyken dirilmiş, kabirden dışarı atlamış insanların masalı. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Yeniden etkin olmak, geçerli duruma gelmek

    Aruz ölçüsü bir gün yeniden dirilecek mi bilmiyorum. - Nurullah Ataç

Birleşik Kelimeler: öle dirile

DİKİLMEK

[nesnesiz]

  • Dikme işi yapılmak

    Buraya anıt dikilecek. Bahçeye ağaçlar dikildi.

  • Dik duruma gelmek
  • Ayakta durmak

    Bütün o ağrılı, uzun gecelerimde yatak odasının kapısında dikilir, bana bakardı. - Adalet Ağaoğlu

  • Göz belli bir noktaya uzun süre bakmak

    Herkesin gözleri hayret ve tecessüsle onun üzerine dikilir. - Ahmet Muhip Dranas

  • Karşı koymak, engellemek

[fizyoloji]

  • Bazı üreme organları dokularına kan dolmasıyla sert ve dik bir duruma gelmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dikilip durmak
  • dikilip kalmak

[nesnesiz]

  • Dikme işi yapılmak

    Bebelere çedik, kadınlara, erlere çizme, çarık dikildi. - Nezihe Araz

DENİLMEK

[nesnesiz]

  • Ad verilmek

    Hıyarlar, o marul denilen yağlı yapraklar da ateş pahasınaydı. - Sait Faik Abasıyanık

  • Söylenmek, sözü edilmek

    Dilenci denileni yaptıktan sonra kalan şerbeti zavallı fırın işçisine zorla içirdiler. - İhsan Oktay Anar

  • Sayılmak, kabul edilmek

    Öldüğünde genç denilecek yaştaydı. Daha çok besteler yapabilir, öğrenciler yetiştirebilirdi. - Cahit Külebi

DERİLMEK

[nesnesiz]

  • Derme işine konu olmak

    Gider oldum, el başıma derildi - Halk türküsü

YENİLMEK

[nesnesiz]

  • Yeme işi yapılmak veya yeme işine konu olmak

    Kuru fasulye ve balık çorbası iştahla yenilip içildi. - Halikarnas Balıkçısı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yenilir yutulur değil (veya olmamak)

[nesnesiz]

  • Savaş veya yarışmada karşısındakinden aşağı durumda kalmak, kaybetmek, mağlup olmak

[mecaz]

  • Bir işte, bir uğraşta başarısızlığa uğramak, kaybetmek

    İnsan onun şimdi sakin duran azamet ve kudreti karşısında bile ruhunun yenildiğini hissediyor. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

YERİLMEK

[nesnesiz]

  • Yerme işine konu olmak, kötülenmek

ÇİTİLMEK

[nesnesiz]

  • Çitme işine konu olmak

ÇEKİLMEK

[nesnesiz]

  • Çekme işi yapılmak

    Ağlar çekiliyor dalyanlarda. - Orhan Veli Kanık

[-e]

  • Kendini geriye veya bir yana çekmek

[-den]

  • Bir işten, bir görevden kendi isteğiyle ayrılmak, istifa etmek

    Hiçbir zaman mebusluktan çekilmek niyetinde değilim. - Tarık Buğra

  • Azalmak
  • Yok olmak

    İneğin sütü çekildi.

  • Bir yerden uzaklaşmak, bir yere uğramamak

    Dükkân karmakarışık, mallar bayat, kibar müşteriler birer birer çekiliyor, ayaktakımı her gün artıyor. - Halide Edip Adıvar

  • Geri gitmek, ricat etmek

[-den]

  • Katılmamak, vazgeçmek

    Yarışmadan çekildi.

  • Katlanmak, üstlenmek, tahammül etmek

    Tabii kuaför salonu da çekilmez oluyor, sen konuşup güldürmeyince milleti. - Elif Şafak

  • Tartılmak
  • Parça hâlindeki et kıyma biçimine getirilmek

[mecaz]

  • Uzaklaşmak, araya mesafe koymak

    Yalnız ben baştan boş bulundum, buna fazla sokuldum. Şimdi çekildiğimi de belli etmek istemiyorum. - Falih Rıfkı Atay

DİDİLMEK

[nesnesiz]

  • Ditme işi yapılmak