[isim]

[tarih]

• Bir kişinin mülkiyetinde olmayıp devlete ait olan toprakların vergilerinin veya gelirlerinin asker veya sivil erkâna hizmet ve maaşlarına karşılık verilmesi

[isim]

• Bir şeyin ölçülebilen, sayılabilen veya azalıp çoğalabilen durumu, nicelik

• Ölçü

  Yapılan yardımın miktarı artırıldı.

[isim]

• Hiçbir şart olmaksızın körü körüne uyulması gereken buyruk

[isim]

[tarih]

• Sarayın leğen, ibrik vb. eşyalarından sorumlu olan görevli

  Büyük kâhya, kahveci, ibriktar sofa ile selamlık odalarında. - Ahmet Rasim

[sıfat]

• Yönetimde dikta yanlısı olan

[isim]

• İstanbul iline bağlı ilçelerden biri

[isim]

• Bütün siyasi yetkileri kendinde toplamış bulunan kimse

  İmparatorluk diktatörü olacağını hayalime bile getirmiyordum. - Falih Rıfkı Atay

[sıfat]

[mecaz]

• Zorba

  Herhangi bir diktatörün ismini veya resmini gördüğüm zaman tüylerim diken diken ürperir. - Mehmet Kaplan

[isim]

• Diktacı olma durumu

[isim]

• Bir tür ses alma cihazı

[isim]

• Diktatör olma durumu

  Seni diktatörlük hırsını beslemekle suçluyorum. - Necip Fazıl Kısakürek

• Egemen ve mutlak siyasi bir gücün, bir veya birçok kişinin oluşturduğu bir yürütme organınca, denetimsiz olarak yürütüldüğü siyasi düzen

  Diktatörlükten kurtulmak isteyen her toplum dil öğrenimine ne denli önem verse yeridir. - Nermi Uygur

• Bir diktatör tarafından yönetilen ülke

Ata Sözleri ve Deyimler

• diktatörlük etmek

[sıfat]

• Diktatöre yakışır

  Ya falan mesele hakkında verdiği o meşhur diktatörce demeç? - Haldun Taner

[zarf]

• (diktatö'rce) Diktatöre yakışır bir biçimde, diktatör olarak