İçinde Hud Bulunan Kelimeler

İçinde HUD olan 18 kelime bulunuyor. İçerisinde HUD geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Hud ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

BEYHUDELEŞTİRME30

14 Harfli Kelimeler

HUDUTLANDIRMAK26

13 Harfli Kelimeler

BEYHUDELEŞMEK28, HUDUTLANDIRMA25

12 Harfli Kelimeler

BEYHUDELEŞME27

11 Harfli Kelimeler

HUDAYİNABİT22

10 Harfli Kelimeler

BEYHUDELİK21

9 Harfli Kelimeler

YAHUDİLİK18

8 Harfli Kelimeler

HEMHUDUT21, HUDUTSUZ21, YAHUDİCE20, BERHUDAR17

7 Harfli Kelimeler

AHUDUDU18, BEYHUDE18, HUDUTLU16

6 Harfli Kelimeler

YAHUDİ15, NOHUDİ14

5 Harfli Kelimeler

HUDUT13

HUDUT (Kelime Kökeni: Arapça ḥudūd)

[isim]

  • Sınır

    Bir çiçek dermeden sevgi bağından / Huduttan hududa atılmışım ben - Faruk Nafiz Çamlıbel

[mecaz]

  • Uç, son

Birleşik Kelimeler: hudut boyu, hudut dışı

NOHUDİ (Kelime Kökeni: Farsça noḫūd + Arapça -ī)

[isim]

  • Nohut rengi

[sıfat]

  • Bu renkte olan

    Üstünde daima saz rengi, hardal rengi ... nohudi renklerde veya bunları andıran bir renkte bir esvabı ... vardı. - Abdülhak Şinasi Hisar

YAHUDİ (Kelime Kökeni: Arapça yehūdī)

[isim]

  • Hz. Musa'nın dinine bağlı olan kimse, Musevi, semitik

Birleşik Kelimeler: Yahudi Almancası, Yahudi Arapçası, Yahudi baklası, Yahudi ebegümeci, Yahudi pazarlığı, Yahudi takvimi, Yahudi tapınağı, Yahudi tavlası

HUDUTLU

[sıfat]

  • Sınırlı

BERHUDAR (Kelime Kökeni: Farsça berḫūrdār)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Mutlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • berhudar ol!

YAHUDİLİK

[isim]

  • Yahudi olma durumu, Musevilik
  • Yahudi dini, Musevilik

AHUDUDU

[isim]

[bitki bilimi]

  • Gülgillerden, böğürtleni andıran, çalı görünümünde, dikenli bir bitki (Rubus idaeus)
  • Bu bitkinin duta benzeyen, kırmızı renkli, sulu ve kokulu yemişi, ağaç çileği, frambuaz

Birleşik Kelimeler: ahududu şerbeti, ahududu şurubu

BEYHUDE (Kelime Kökeni: Farsça bīhūde)

[sıfat]

  • Yararsız, anlamsız

    Bu seferler, bu at koşturmalar beyhude değil. - Ahmet Kabaklı

[zarf]

  • Boşuna

    O kırkyıllık davada beyhude akıntıya kürek çekmişiz. - Yahya Kemal Beyatlı

Birleşik Kelimeler: beyhude yere

YAHUDİCE

[isim]

  • Yahudi dili

[sıfat]

  • Bu dille yazılmış olan

    Yahudice türkü.

BEYHUDELİK

[isim]

  • Beyhude olma durumu

    Elde edildiği ileri sürülen siyasi başarının beyhudeliği meydana çıkmış olur. - Attila İlhan

HEMHUDUT (Kelime Kökeni: Farsça hem + Arapça ḥudūd)

[isim]

[eskimiş]

  • Sınırdaş

HUDUTSUZ

[sıfat]

  • Sınırsız

    Ben de bu hudutsuz yığında bir kum tanesiyim. - Necip Fazıl Kısakürek

HUDAYİNABİT (Kelime Kökeni: Farsça ḫudāy + Arapça -ī + nābit)

[sıfat]

[eskimiş]

[bitki bilimi]

  • Kendiliğinden yetişen (bitki)

[mecaz]

  • Başıboş büyümüş (kimse)

[mecaz]

  • Eğitim görmemiş, kendi kendini yetiştirmiş olan (kimse)

HUDUTLANDIRMA

[isim]

  • Hudutlandırmak işi

HUDUTLANDIRMAK

[-i]

  • Sınırlandırmak, sınır çekmek