İçinde Hu Bulunan 5 Harfli Kelimeler

İçerisinde HU olan 5 harfli 35 kelime bulunuyor. İçinde HU olan 5 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Hu ile başlayan 5 harfli kelimeler. hu ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

FUHUŞ20, HUSUF18, FAHUR16, HUŞ15, HUL15, HURUÇ14, HUZUR14, ŞUHUT14, ZUHUR14, BUHUR13, DUHUL13, HUMUS13, HUSUS13, HUSYE13, HUYLU13, HUDUT13, HULUS12, HUMMA12, HUMOR12, HURDA12, HUSUL12, HUTBE12, TOHUM12, YAHUT12, HUMAR11, HURMA11, HULUL11, HUTUT11, HUKUK11, MAHUT11, MAHUR11, NOHUT11, SAHUR11, HURRA10, LAHUT10

HURRA

[ünlem]

  • Genellikle Batılı uluslarda hep bir ağızdan `yaşa` anlamlı destek vermek amacıyla kullanılan bir söz

LAHUT (Kelime Kökeni: Arapça lāhūt)

[sıfat]

  • Kutsal

    Dünya senin bu lahut avazeni duymadıktan sonra kimin sesini dinler, kime kulak asar? - Samiha Ayverdi

[isim]

[eskimiş]

[din bilgisi]

  • Tanrı âlemi

HUMAR (Kelime Kökeni: Arapça ḫumār)

[isim]

[eskimiş]

  • İçki veya uyku sersemliği

HURMA (Kelime Kökeni: Farsça ḫurmā)

[isim]

  • Hurma ağacı
  • Bu ağacın tatlı meyvesi

Birleşik Kelimeler: hurma ağacı, hurma tatlısı, balçık hurması, Hint hurması, Japon hurması, Trabzon hurması

HULUL (Kelime Kökeni: Arapça ḥulūl)

[isim]

[eskimiş]

  • Gelme, gelip çatma
  • Girme, sinme

[din bilgisi]

  • Tanrı ruhunun herhangi bir bedene girdiğine inanma

[fizik]

  • Geçişme

[biyoloji]

  • Geçişim

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hulul etmek

HUTUT (Kelime Kökeni: Arapça ḫuṭūṭ)

[isim]

[eskimiş]

  • Çizgiler

    Köy evlerinin kızıl loşluğundan gece karanlığına geçerken keskin hututu eriyordu. - Halide Edip Adıvar

HUKUK (Kelime Kökeni: Arapça ḥuḳūḳ)

[isim]

  • Toplumu düzenleyen ve devletin yaptırım gücünü belirleyen yasaların bütünü, tüze

    Hukuk daima âdetlerin peşinden gider, önüne geçmez. - Peyami Safa

  • Bu yasaları konu alan bilim

    Kaldı ki böyle bir hareket, milletlerarası hukuka taban tabana zıttı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Yasaların ceza ile ilgili olmayıp alacak verecek vb. davaları ilgilendiren bölümü

    Hukuk davası. Hukuk mahkemesi.

  • Haklar

    Hukukumdan vazgeçmem.

[mecaz]

  • Ahbaplık, dostluk

    Hukukumuz doktor hasta ilişkisinden daha önemlisi kişiseldir, eski dostuz. - Aydın Boysan

Birleşik Kelimeler: asliye ceza mahkemesi, asliye hukuk mahkemesi, sulh hukuk mahkemesi, pozitif hukuk, tabii hukuk, yazılı hukuk, aile hukuku, amme hukuku, ceza hukuku, deniz hukuku, hava hukuku, idare hukuku, İslam hukuku, kamu hukuku, kilise hukuku, teamül hukuku, toprak hukuku, usul hukuku, uzay hukuku

MAHUT (Kelime Kökeni: Arapça maʿhūd)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Bilinen, adı geçen, sözü geçen

    Kümbetin duvarı içinden mahut kutuyu çıkaran bendim. - Refik Halit Karay

MAHUR (Kelime Kökeni: Farsça māhūr)

[isim]

[müzik]

  • Klasik Türk müziğinde bir makam

NOHUT (Kelime Kökeni: Farsça noḫūd)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Baklagillerden, ana yurdu Akdeniz kıyıları olan, birleşik telek yapraklı, çiçekleri sarımtırak renkte, tanesi baklamsı bir bitki (Cicer arietinum)
  • Bu bitkinin bol nişastalı, yuvarlak tanesi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • nohut oda, bakla sofa

Birleşik Kelimeler: nohut rengi

SAHUR (Kelime Kökeni: Arapça saḥūr)

[isim]

  • Ramazan ayında oruç tutanların gün doğmadan önce belirli saatte yedikleri yemek

    Sonra sahur niyetine iki lokma bir şey yemek için otelin salonuna girdiğinde... - Attila İlhan

  • Bu yemeğin yendiği vakit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sahura kalkmak

Birleşik Kelimeler: sahur yemeği

HULUS (Kelime Kökeni: Arapça ḫulūṣ)

[isim]

[eskimiş]

  • Gönül temizliği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hulus (veya huluslar) çakmak

HUMMA (Kelime Kökeni: Arapça ḥummā)

[isim]

[tıp]

  • Ateşli hastalık

    Onun hummalar içinde yatan güzel yüzünü görünce hüzün ve rikkatinden yanaklarına akan bir iki damla yaşı tutamadı. - Asaf Halet Çelebi

  • Sıtma nöbeti

    Ateşsiz bir humma her tarafımı yakıyor, soğuk soğuk terliyordum. - Ömer Seyfettin

Birleşik Kelimeler: karahumma, kazıklı humma, lekeli humma, sarıhumma, Akdeniz humması, dana humması, lohusa humması, Malta humması, tatarcık humması

HUMOR (Kelime Kökeni: Fransızca humour)

[isim]

  • Gülmece

    Bunca çatık kaşlılık arasında bilgelik, humor nasıl barınabilir? - Tomris Uyar

  • Alay, dalga geçme, hafife alma, boş verme

    Türkçeyi iyi konuşanlardan biri olduğu kanısındayım. Güngörmüş, sakin, yavaş, düzenli bazen küçük bir humor nüansının bile sindiği bir tınısı var. - Haldun Taner

HURDA (Kelime Kökeni: Farsça ḫorde)

[isim]

  • Eski maden parçası

    Sonra birdenbire duruluvermiş. Oturmuş demir hurdaların üstüne. - Nazım Hikmet

[sıfat]

  • Parçalanmış, döküntü durumuna gelmiş

[sıfat]

  • İşe yarayamayacak derecede bozulmuş, zarar görmüş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hurdası çıkmak
  • hurdaya çevirmek

Birleşik Kelimeler: hurdahaş