İçinde Hayal Bulunan Kelimeler

İçinde HAYAL olan 17 kelime bulunuyor. İçerisinde HAYAL geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Hayal kelimesinin anlamı nedir? Hayal ile başlayan kelimeler. Hayal ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

HAYALPERESTLİK25

13 Harfli Kelimeler

İNKİSARIHAYAL21

11 Harfli Kelimeler

HAYALPERVER27, HAYALPEREST22, SUKUTUHAYAL21

10 Harfli Kelimeler

HAYALCİLİK19, HAYALLEMEK17

9 Harfli Kelimeler

HAYALHANE19, HAYALLEME16

8 Harfli Kelimeler

HAYALBAZ19

7 Harfli Kelimeler

HAYAL16, HAYALAT13, HAYALEN13, HAYALET13, HAYAL13

6 Harfli Kelimeler

HAYALİ12

5 Harfli Kelimeler

HAYAL11

HAYAL (Kelime Kökeni: Arapça ḫayāl)

[isim]

  • Zihinde tasarlanan, canlandırılan ve gerçekleşmesi özlenen şey, imge, hülya

    Mustafa Kemal hayallerin değil hakikatlerin adamı idi. - Falih Rıfkı Atay

  • Belli belirsiz görülen şey, gölge

[fizik]

  • Görüntü

    İnsanın aynadaki hayali.

[ruh bilimi]

  • İmge

[eskimiş]

  • Aydınlatılan bir perde arkasında deri veya kartondan yapılmış, hareket edebilen resimler ve bunlarla oynatılan oyun

    Hayal yani Karagöz oynatan bir sanatkârmış. - Abdülhak Şinasi Hisar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hayale dalmak
  • hayale kapılmak
  • hayal etmek
  • hayal gibi
  • hayalinden geçirmek
  • hayal kurmak
  • hayal olmak

Birleşik Kelimeler: hayal gücü, hayalhane, hayal kırıklığı, hayal meyal, hayal oyunu, ham hayal, inkisarıhayal, sukutuhayal

HAYALÎ (Kelime Kökeni: Arapça ḫayālī)

[sıfat]

  • Gerçekte var olmayan, gerçek olmayan, fantastik, ütopik

[isim]

  • Karagözcü

Birleşik Kelimeler: hayalî fener, hayalî ihracat

HAYALAT (Kelime Kökeni: Arapça ḫayālāt)

[isim]

[eskimiş]

  • Hayaller

    Boş laflarınla şairane hayalatımı dağıtıyorsun. - Ömer Seyfettin

HAYALEN (Kelime Kökeni: Arapça ḫayālen)

[zarf]

[eskimiş]

  • Hayalî olarak

HAYALET (Kelime Kökeni: Arapça ḫayālet)

[isim]

  • Gerçekte var olmadığı hâlde bazen görüldüğü sanılan peri, hortlak vb. görüntüler

    Gözümün önünden durmaksızın geçen bir hayalet var. - Yusuf Ziya Ortaç

  • Belli belirsiz görülen şey, gölge

[mecaz]

  • Çok zayıf kimse

HAYALLİ

[sıfat]

  • Hayali olan

    Kısır hayalli bir adam olmama rağmen bu düşünce... - Reşat Nuri Güntekin

HAYALLEME

[isim]

  • Hayallemek işi

HAYALCİ

[isim]

  • Bir şeyi gerçekleşmiş gibi kabul edip zihninde tasarlayan kimse, ütopist

    Beş yıllık plan hayalci olmadığımızı göstermektedir.

  • Karagözcü

[sıfat]

  • Hayale kapılan, hayal kuran, hayalperest, hayalperver

    Bizim kız biraz hayalci, biraz romantik, biraz çokça duygun olsaydı belki başka şeyler de öğrenecekti. - Memduh Şevket Esendal

HAYALLEMEK

[-i]

  • Hayal etmek

    Asker kaçağı vatan hainlerinin keleş keleş sırıtan yüzlerini hayalliyordu. - Orhan Kemal

HAYALCİLİK

[isim]

  • Hayalci olma durumu, hayalperestlik, hayalperverlik

    Hayalcilikte ileri gidenlerden biri... Necdet'e taraftar çıkmıştı. - Peyami Safa

  • Hayalcinin yaptığı iş

HAYALHANE (Kelime Kökeni: Arapça ḫayāl + Farsça ḫāne)

[isim]

[eskimiş]

  • Karagöz oynatılan yer
  • Hayal dünyası

    Biz şimdi Evliya'nın hayalhanesinden aktardığı tatları unutmadan gerçeklere dönelim. - Aydın Boysan

HAYALBAZ (Kelime Kökeni: Arapça ḫayāl + Farsça -bāz)

[isim]

[eskimiş]

  • Karagözcü

İNKİSARIHAYAL (Kelime Kökeni: Arapça inkisār + ḫayāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Beklediğini, umduğunu bulamamaktan doğan düş kırıklığı, hayal kırıklığı

    Eyvah, benim külüstür çiftliği, Avrupa çiftlikleri gibi bir şey zannetmiş. İnkisarıhayale uğrayacak. - Reşat Nuri Güntekin

SUKUTUHAYAL (Kelime Kökeni: Arapça suḳūṭ + ḫayāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Hayal kırıklığı

    Fahim Bey böyle birçok heyecanlar geçirdiği hâlde işinin reddolunmasından büyük bir sukutuhayale uğrayarak ümidini kaybetmiyor. - Abdülhak Şinasi Hisar

HAYALPEREST (Kelime Kökeni: Arapça ḫayāl + Farsça -perest)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Hayalci

    Hiç tecrübesi olmayan, yaşı küçük, fazla hayalperest bir çocuğa bunlar nasıl anlatılabilir? - Peyami Safa