İçinde Hab Bulunan Kelimeler

İçinde HAB olan 48 kelime bulunuyor. İçerisinde HAB geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Hab kelimesinin anlamı nedir? Hab ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

REHABİLİTASYON24

13 Harfli Kelimeler

MERHABALAŞMAK24, HABERLEŞİLMEK23

12 Harfli Kelimeler

MUHABBETNAME23, MERHABALAŞMA23, HABERLEŞİLME22

11 Harfli Kelimeler

HABERLEŞMEK21, HABERSİZLİK21, HABERDARLIK20

10 Harfli Kelimeler

HABERSİZCE23, MUHABERECİ21, HABERLEŞME20, HABERCİLİK19, MÜNTEHABAT19, MUHABİRLİK18, HABERLİLİK16

9 Harfli Kelimeler

SAHABETÇİ19, İLMÜHABER18, MUHABERAT17, MEHABETLİ16, İNTİHABAT15

8 Harfli Kelimeler

HABERSİZ18, MUHABBET18, MUSAHABE17, HABERDAR16, MUHABERE16, HABİSLİK15, HABANERA14, HABERLİK14, İLTİHABİ14

7 Harfli Kelimeler

HABERCİ16, BİHABER15, HABİTUS15, MUHABİR15, HABASET14, MERHABA14, MEHABET14, SAHABET14, HABERLİ13, HABİTAT13

6 Harfli Kelimeler

HABEŞİ15, SAHABE13

5 Harfli Kelimeler

HABİP15, HAB14, HABBE13, HABİS12, HABER11

3 Harfli Kelimeler

HAB9

HAB (Kelime Kökeni: Farsça ḫvāb)

[isim]

[eskimiş]

  • Uyku

HABER (Kelime Kökeni: Arapça ḫaber)

[isim]

  • Bir olay, bir olgu üzerine edinilen bilgi, salık

    Bir zabit nefes nefese şu haberi getirdi. - Orhan Seyfi Orhon

  • İletişim veya yayın organlarıyla verilen bilgi

    Herkes sofraya oturmuş, bir yandan çorbalarını kaşıklayıp bir yandan da haberleri seyrediyordu. - Elif Şafak

  • Bilgi

    Sanattan haberi yok.

[eskimiş]

[dil bilgisi]

  • Yüklem

Ata Sözleri ve Deyimler

  • haber (veya haberi) patlatmak
  • haber almak
  • haber atlamak
  • haber çıkmamak
  • haberden haber vermek
  • haber geçmek
  • haber göndermek
  • haberin olsun!
  • haberi olmak
  • haber salmak (veya yollamak)
  • haber uçurmak
  • haber vermek

Birleşik Kelimeler: haber ajansı, haber bülteni, haber bürosu, haber kaynağı, haber kipi, haber merkezi, haber stüdyosu, acı haber, ana haber sunucusu, atlatma haber, ilmühaber, kara haber, kötü haber, şişirme haber, yalan haber, tekmil haberi, doğum ilmühaberi, ikametgâh ilmühaberi, vefat ilmühaberi

HABİS (Kelime Kökeni: Arapça ḫabīs̱)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Kötü, alçak, soysuz (kimse)
  • Kötücül (hastalık veya ur)

    Bir sinek vardır, sokarsa habis çıban yapar, tedavisi zordur. - Refik Halit Karay

[mecaz]

  • Kötü, uğursuz

    Derhâl içinden tövbe edip zihninden kışkışladı bu habis fikirleri. - Elif Şafak

HABERLİ

[sıfat]

  • Bir olay veya durum üzerine bilgisi olan, haberi olan

    Haberli konuk.

[zarf]

  • Haber vermiş veya almış olarak

    Biz oraya haberli gittik.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • haberli olmak

HABİTAT (Kelime Kökeni: İngilizce habitat)

[isim]

  • Yerleşme, oturma
  • Bitkinin doğal olarak yetiştiği yer, yurt

SAHABE (Kelime Kökeni: Arapça ṣaḥābe)

[isim]

[din bilgisi]

  • Hz. Muhammed'i görmüş ve onun sohbetinde bulunmuş Müslümanlar, ashap

[eskimiş]

  • Sahipler, sahip çıkanlar

HABBE (Kelime Kökeni: Arapça ḥabbe)

[isim]

[eskimiş]

  • Tahıl tanesi, evin
  • Su kabarcığı

    Ateşoğlu, bir yandan da gözlerini deniz yüzüne gelen ve yüzde suyu fokurdatan hava habbelerinden ayırmıyordu. - Halikarnas Balıkçısı

[tiyatro]

  • Orta oyunundaki tiplerin `yemek yeme` anlamında kullandığı söz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • habbesi kalmadı (veya yok)
  • habbeyi kubbe yapmak

HABANERA (Kelime Kökeni: (Habana yer adından))

[isim]

  • Çok kıvrak bir Küba dansı
  • Bu dansın müziği

HABERLİK

[sıfat]

  • Haber durumunda olan

İLTİHABİ (Kelime Kökeni: Arapça iltihābī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • İltihabı olan, yangılı, iltihaplı

HABASET (Kelime Kökeni: Arapça ḫabās̱et)

[isim]

[eskimiş]

  • Kötülük, alçaklık

    Senin ne habasetlere kadir olduğunu ben bilirim. - Reşat Nuri Güntekin

MERHABA (Kelime Kökeni: Arapça merḥabā)

[isim]

  • Selam

    Sıkı fıkı dostluklarını değil, şöyle uzaktan bile merhabalarını istemiyorum. - Mahmut Yesari

[ünlem]

  • (me'rhaba:) `Geniş ve mamur yere geldiniz, rahat ediniz, günaydın, hoş geldiniz` anlamlarında bir esenleşme veya selamlaşma sözü

    Merhaba, arkadaş! Hoş geldiniz.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • merhaba çakmak
  • merhaba etmek
  • merhabası olmak
  • merhabayı kesmek

Birleşik Kelimeler: uzaktan merhaba

MEHABET (Kelime Kökeni: Arapça mehābet)

[isim]

[eskimiş]

  • Büyük ve saygıdeğer kimselere duyulan saygı
  • Büyüklük, ululuk, yücelik

    Dağlar ufkunda mehabet, ova ufkunda huzur. - Yahya Kemal Beyatlı

SAHABET (Kelime Kökeni: Arapça ṣaḥābet)

[isim]

[eskimiş]

  • Koruma, kayırma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sahabet etmek

HABEŞ (Kelime Kökeni: Arapça ḥabeş)

[sıfat]

  • Derisinin rengi çok koyu esmer olan (kimse)

[isim]

  • Etiyopyalı