İçinde Gözlü Bulunan Kelimeler

İçinde GÖZLÜ olan 19 kelime bulunuyor. İçerisinde GÖZLÜ geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Gözlü kelimesinin anlamı nedir? Gözlü ile başlayan kelimeler. Gözlü ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

GÖZLÜLEŞMEK35

12 Harfli Kelimeler

GÖZLÜLEŞME34, AÇIKGÖZLÜLÜK33

11 Harfli Kelimeler

GÖZLÜKÇÜLÜK33, TOKGÖZLÜLÜK29

10 Harfli Kelimeler

GÖZLÜLÜK30, AÇIKGÖZLÜK29, KARAGÖZLÜK25

9 Harfli Kelimeler

ATGÖZLÜĞÜ33, AÇGÖZLÜCE30, GÖZLÜKSÜZ30, SULUGÖZLÜ27, CİNGÖZLÜK27

8 Harfli Kelimeler

GÖZLÜKÇÜ28, GÖZLÜKLÜ25, TOKGÖZLÜ24

7 Harfli Kelimeler

GÖZLÜ25

6 Harfli Kelimeler

GÖZLÜK21

5 Harfli Kelimeler

GÖZLÜ20

GÖZLÜ

[sıfat]

  • Gözü olan
  • Herhangi bir biçimde veya renkte gözü olan

    Yeşil gözlülerin dünyayı yeşil görüp görmediklerine meraklanıp gezindiği çocukluk günlerini anlattı. - Lâtife Tekin

  • Bölmesi veya gözleri olan

    Mutfakta maltız zaten yanmaktadır, anne iki gözlü ocağı da tutuşturuyor. - Tarık Buğra

  • Deliği olan

    Sık gözlü kalbur.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gözlüye gizli yoktur

Birleşik Kelimeler: açgözlü, ahu gözlü, ak gözlü, badem gözlü, çekik gözlü, çıyan gözlü, gök gözlü, kaşlı gözlü, kıpık gözlü, lokma gözlü, menekşe gözlü, mühür gözlü, patlak gözlü, pek gözlü, sulu gözlü, tirşe gözlü, tokgözlü, yumuk gözlü

GÖZLÜK

[isim]

  • Görme bozukluğu olan gözlerin daha iyi görmesine veya gözleri korumaya yarayan, bir çerçeveye yerleştirilmiş çift camdan oluşan araç, lünet

    Kendimi bu sarhoşluktan kurtarayım diye gözlüğümü başkasına verip kıyıya çöktüm. - Azra Erhat

  • Atların çevreden ürkmemeleri için gözlerinin iki yanına takılan siper
  • Gözene

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gözlük takmak

Birleşik Kelimeler: açıkgözlük, cingözlük, karagözlük, kelebek gözlük, kıskaç gözlük, at gözlüğü, dalgıç gözlüğü, güneş gözlüğü

TOKGÖZLÜ

[sıfat]

[mecaz]

  • Gözü malda olmayan, gözü tok, açgözlü karşıtı

KARAGÖZLÜK

[isim]

  • Güldürüp eğlendirecek davranış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karagözlük etmek

GÖZLÜKLÜ

[sıfat]

  • Gözlük takmış olan, gözlük kullanan

    Arkasındaki masada biri gözlüklü iki adam vardı. - Yusuf Atılgan

Birleşik Kelimeler: gözlüklü yılan, at gözlüklü

AÇGÖZLÜ

[sıfat]

[mecaz]

  • Mala, yiyeceğe ve içeceğe doymak bilmeyen, açgöz, gözü aç, doymaz, gözü doymaz, tamahkâr, haris, hırslı, tokgözlü karşıtı

C

[kimya]

  • Karbon elementinin simgesi
  • Romen rakamları dizisinde 100 sayısını gösterir

GÖZLÜKÇÜ

[isim]

  • Gözlük satan veya onaran kimse
  • Numaralı gözlük camını reçeteye bağlı olarak kullanıma hazırlayan kimse
  • Gözlük satılan ve onarılan iş yeri

TOKGÖZLÜLÜK

[isim]

  • Tokgözlü olma durumu

    İclâl tiksintiye benzer bir tokgözlülükle: -Bilsin ki süsüne aldanıp da ben böyle şeyleri asla ağzıma koymam. - Ömer Seyfettin

AÇIKGÖZLÜK

[isim]

  • Açıkgözlülük

AÇGÖZLÜLÜK

[isim]

  • Açgözlü olma durumu, doymazlık, gözü doymazlık, harislik, tamahkârlık, tamah

    Gönlü o kadar geniş imiş ki sair yoksullar gibi imarethaneden bir tas çorba içmeyi dahi açgözlülük sayarmış. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • açgözlülük etmek

AÇGÖZLÜCE

[zarf]

  • Açgözlüye yaraşır bir biçimde

GÖZLÜKSÜZ

[sıfat]

  • Gözlüğü olmayan, gözlük takmamış olan

AÇIKGÖZLÜLÜK

[isim]

  • Açıkgöz olanın durumu
  • Açıkgöze yakışacak davranış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • açıkgözlülük etmek

GÖZLÜKÇÜLÜK

[isim]

  • Gözlükçünün yaptığı iş