İçinde Ge Bulunan 5 Harfli Kelimeler
İçerisinde GE olan 5 harfli 65 kelime bulunuyor. İçinde GE olan 5 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Ge ile başlayan 5 harfli kelimeler. ge ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
GÖLGE19,
ERGEN
- Döl verebilecek duruma gelmiş olan, erin, yeni yetme, akil baliğ, baliğ
- Henüz evlenmemiş, bekâr
Ata Sözleri ve Deyimler
- ergene karı boşamak kolay
- ergen gözüyle kız alma, gece gözüyle bez alma
- ergen olmak
ENGEL
-
Bir şeyin gerçekleşmesini önleyen sebep, mâni, mahzur, müşkül, pürüz, mânia, handikap, ket
Seçme ve aracılık işlevini yerine getiren dünyanın önünde ise öyle aşılması güç engeller yok gibi. - Adalet Ağaoğlu
- Hemzemin geçitlerde kara yolu güvenliğini sağlamak için kullanılan açılır kapanır düzenek, bariyer
- Herhangi bir yolu kapamak için konulan nesne, bariyer
- Kara yollarının kenarlarına yapılan korkuluk, bariyer
- Engelli koşularda, her yarışçının üzerinden atlaması gereken tahta düzenek, bariyer
Ata Sözleri ve Deyimler
- engel çıkarmak
- engel olmak
- engel tanımamak
Birleşik Kelimeler: engel balığı, engel sınavı, kutup engel, güvenlik engeli
GELEN
- Gelme işini yapan (kimse veya nesne)
- Bir ışık kaynağından çıkıp bir aynanın yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine düşen (ışın)
Ata Sözleri ve Deyimler
- gelen ağam giden paşam
- gelene git denilmez
- gelen gideni aratır (veya gelen gidene rahmet okutur)
Birleşik Kelimeler: gelen geçen, gelen giden, ileri gelen
GELİR
-
Bir kimseye veya topluluğa belli zamanlarda, belli yerlerden gelen para, varidat
Saklanan bir gelir vardı ki aç, çıplak kalmıyorlardı. - Mahmut Yesari
- Bir ekonomik birimin belli bir süre içinde kazandırdığı aylık, kira vb. getiri, varidat, irat
Birleşik Kelimeler: gelir dağılımı, gelir düzeyi, gelir kaynağı, gelir ortaklığı, gelir vergisi, millî gelir, ulusal gelir, dar gelirli
GENEL
-
Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi
Genel seçim. Genel tarih.
-
Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan
Söylediklerim kuşkusuz genel anlamda geçerli. - Adalet Ağaoğlu
-
Yetkisi ve sorumluluğu çok olan
Genel başkan. Genel müdür.
-
Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne)
Genel kitaplık.
-
Bir genelleme sonucunda elde edilen
Genel düşünce.
Birleşik Kelimeler: genel af, genel ağ, genel başkan, genel bütçe, genel coğrafya, genel dil bilimi, genelev, genelgeçer, genel gider, genel görünüm, genel görüşme, genel grev, genel kadın, genelkurmay, genel kurul, genel kütüphane, genel müdür, genel ölçek, genel sekreter, genel uygunluk bildirimi, genel yazman, genel yetenek, genel zekâ
GEREK
-
İcap
Vaziyeti bir bütün hâlinde ve bir anda kestirdikten sonra anların gereklerine göre davranırım. - Necip Fazıl Kısakürek
- Gerçekleşmesi zorunlu olarak beklenen, lazım
Ata Sözleri ve Deyimler
- gereği düşünülmek
- gereği gibi
- gerek görmek
Birleşik Kelimeler: neme gerek
GEREN
- Kuruyunca çatlayan toprak, verimsiz, tuzlu, killi toprak
GELİN
- Evlenmek için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın
- Aileye evlenme yoluyla girmiş olan kadın
Ata Sözleri ve Deyimler
- gelin almak
- gelin altın taht getirmiş, çıkmış kendisi oturmuş
- gelin eşikte, oğlan beşikte
- gelin etmek
- gelin gibi süzülmek
- gelin girmedik ev olur, ölüm girmedik ev olmaz
- gelin gitmek
- gelini ata bindirmişler "ya nasip" demiş
- gelin olmak
- gelin yazmak
Birleşik Kelimeler: gelin abla, gelin alayı, gelin alıcı, gelinboğan, gelin böceği, gelin çiçeği, gelinfeneri, gelin hamamı, gelin havası, gelinkuşağı, gelin kuşu, gelin otu, gelinparmağı, gelin teli
TENGE
- Kazakistan'ın para birimi
GELME
-
Gelmek işi
Ne söylense duyulur bir ürperme sesinde / Neden hayır olmasın üç beyin gelmesinde - Faruk Nafiz Çamlıbel
-
Gelmiş olan
Avrupa'dan gelme bir televizyon.
-
Yetişme
İyi aileden gelme çocuk.
- Bir ışının, kaynağından çıkarak bir ayna yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine erişmesi
Birleşik Kelimeler: bilmezlikten gelme, gidip gelme
GEMRE
- Son turfanda yetişen, sert kabuklu bir tür siyah üzüm
Birleşik Kelimeler: pembegemre
GEOİT (Kelime Kökeni: Fransızca géoïde)
- Yerkürenin geometrik olmayan gerçek biçimi
GERİM
- Dinlenme durumundaki kasın normal gerginliği
GERME
- Germek işi
- Bir yeri bölmek, sınırı belli etmek için yapılan tahta perde
GETTO (Kelime Kökeni: Fransızca ghetto)
- Avrupa ülkelerinde Yahudilerin gönüllü olarak veya zorlanarak yerleştirildikleri ve her türlü gereksinimini başka yere gitmeden karşılayabildikleri mahalle, Yahudi mahallesi
- Bir yerleşim bölgesinin, aynı şehirden gelen insanların yerleştiği bölümü