İçinde Für Bulunan Kelimeler

İçinde FÜR olan 20 kelime bulunuyor. İçerisinde FÜR geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Für ile başlayan kelimeler. Für ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

SÜLFÜRİMETRE₂₄

11 Harfli Kelimeler

ÜFÜRÜKÇÜLÜK₃₀, KÜFÜRBAZLIK₂₇, KÜFÜRLEŞMEK₂₅, SÜLFÜRLEMEK₂₃

10 Harfli Kelimeler

KÜFÜRLEŞME₂₄, SÜLFÜRLEME₂₂

8 Harfli Kelimeler

ÜFÜRÜKÇÜ₂₅, KÜFÜRBAZ₂₃, BİSÜLFÜR₂₁, FÜRUMAYE₂₀, SÜLFÜRİK₁₉

7 Harfli Kelimeler

ÜFÜRMEK₁₈, TENAFÜR₁₅

6 Harfli Kelimeler

ÜFÜRÜK₁₈, SÜLFÜR₁₇, ÜFÜRME₁₇

5 Harfli Kelimeler

KÜFÜR₁₅

4 Harfli Kelimeler

FÜRS₁₃, FÜRU₁₃

FÜRS

[isim]

[tarih]

Eski Fars halkından olan kimse

FÜRU (Kelime Kökeni: Arapça furūʿ)

[isim]

[eskimiş]

Dallar, kollar, ayrıntılar

[hukuk]

Çocuklar, torunlar

TENAFÜR (Kelime Kökeni: Arapça tenāfur)

[isim]

[eskimiş]

[edebiyat]

Ses uyumsuzluğu

KÜFÜR (Kelime Kökeni: Arapça kufr)

[isim]

Sövgü
Bir yosma geçiyor kaldırımdan / Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar - Orhan Veli Kanık

[din bilgisi]

Tanrı'nın varlığı ve birliği gibi dinin temellerinden sayılan inançları inkâr etme

Ata Sözleri ve Deyimler

küfrü basmak
küfür savurmak
küfür yemek

Birleşik Kelimeler: küfretmek, kandilli küfür, kantarlı küfür, sunturlu küfür

SÜLFÜR (Kelime Kökeni: Fransızca sulfure)

[isim]

[kimya]

Kükürdün başka bir elementle yaptığı bileşik

Birleşik Kelimeler: potasyum sülfür

ÜFÜRME

[isim]

Üfürmek işi
Birdenbire kavalı dudaklarına götürdü ve üfürmeye başladı. - Halide Edip Adıvar

ÜFÜRMEK

[-i]

Üflemek

Üfleyerek bulunduğu yerden uzaklaştırmak
Pencereden ince bir rüzgâr, güneş tozlarını tül perdelere üfürüyor. - Attila İlhan

[nesnesiz]

Esmek
Kapının altından rüzgâr üfürüyor.

[nesnesiz]

Üfleyerek çalmak

[nesnesiz]

[mecaz]

Abartarak konuşmak

ÜFÜRÜK

[isim]

Üfürülerek verilen soluk

Üfürükçülerin hastaların üstüne okuyarak üfürdükleri soluk

SÜLFÜRİK (Kelime Kökeni: Fransızca sulfurique)

[sıfat]

[kimya]

Sülfürle ilgili

Birleşik Kelimeler: sülfürik asit

FÜRUMAYE (Kelime Kökeni: Farsça furū + māye)

[sıfat]

[eskimiş]

Sütü bozuk, mayası bozuk, soysuz

BİSÜLFÜR (Kelime Kökeni: Fransızca bisulfure)

[isim]

[kimya]

Molekülünde iki kükürt atomu bulunduran birleşik

SÜLFÜRLEME

[isim]

[kimya]

Kükürtle birleştirmek için yapılan işlem

Kükürtleme

SÜLFÜRLEMEK

[-i]

[kimya]

Kükürtle birleştirmek
Bakır sülfürlemek.

KÜFÜRBAZ (Kelime Kökeni: Arapça kufr + Farsça -bāz.)

[sıfat]

Kaba sövgüleri çok kullanan, ağzı bozuk

SÜLFÜRİMETRE (Kelime Kökeni: Fransızca sulfurimètre)

[isim]

Bir maddedeki kükürt oranını tespit etmek için kullanılan alet