İçinde Elemek Bulunan 10 Harfli Kelimeler

İçerisinde ELEMEK olan 10 harfli 43 kelime bulunuyor. İçinde ELEMEK olan 10 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "elemek ile biten 10 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

GÖLGELEMEK25, MÜJDELEMEK25, BÖLGELEMEK23, DÜĞMELEMEK23, GÖNYELEMEK23, ÇİFTELEMEK20, ÇEVRELEMEK20, FREZELEMEK20, ŞİFRELEMEK20, GÜBRELEMEK19, HADDELEMEK19, BÜTÇELEMEK18, FİSKELEMEK18, KEPÇELEMEK18, MÜHRELEMEK18, PENÇELEMEK18, BELGELEMEK17, DENGELEMEK17, FİTNELEMEK17, GEBRELEMEK17, PERDELEMEK17, SİMGELEMEK17, MADDELEMEK16, PLASELEMEK16, SAHNELEMEK16, SERPELEMEK16, ÇELMELEMEK15, DÜRTELEMEK15, DARBELEMEK15, KÜNDELEMEK15, PARKELEMEK15, SÜRMELEMEK15, BESTELEMEK14, DESTELEMEK14, SÜTRELEMEK14, SENDELEMEK14, MASKELEMEK13, RENDELEMEK13, KEMRELEMEK12, LİSTELEMEK12, SİLKELEMEK12, SİKKELEMEK12, TEKMELEMEK12

KEMRELEMEK

[-i]

[halk ağzında]

  • Gübrelemek

LİSTELEMEK

[-i]

  • Liste durumuna getirmek

SİLKELEMEK

[-i]

  • Üstündeki şeyleri düşürmek, kaydırmak için bir şeyi üst üste, birden silkmek

    Avcı, elinde ipi silkeleyerek hafif, sanki balıklarını ürkütmek istemiyormuş gibi yavaş yavaş ağını çekiyordu. - Memduh Şevket Esendal

  • Kuvvetle sarsmak

    Birini yakasından tutup silkelemek.

[mecaz]

  • Dövmek

[mecaz]

  • Sarsmak, etkilemek

[mecaz]

  • Yük olan, yük sayılan birinin geçim ve sorumluluğunu üstünden atmak

    Seni ben değil amma bu çeneyle galiba damadın sokağa silkeleyecek. - Reşat Nuri Güntekin

SİKKELEMEK

[-i]

[halk ağzında]

  • Hayvanları sikkeye bağlamak

[eskimiş]

  • Damgalatmak, mühürletmek

TEKMELEMEK

[-i]

  • Tekme vurmak, tekme atmak

    Ayağımın ucuna ne gelirse çiğniyor, tekmeliyordum. - Reşat Nuri Güntekin

[mecaz]

  • Nankörce davranmak

MASKELEMEK

[-i]

  • Görünmemesini sağlamak, maske ile örtmek
  • Gerçek görünüşünü, niteliğini saklamak
  • Gerçek duygularını gizlemek

RENDELEMEK

[-i]

  • Rende ile pürüzlerini gidermek, istenilen biçimi vermek

    Tahtayı rendelemek.

[nesnesiz]

  • Rende ile ufak parçalara ayırmak

    Peynir rendelemek.

BESTELEMEK

[-i]

  • Beste yapmak

    Üstat hemen rasttan bestelediği bir şarkıyı mırıldanmaya başladı. - Aka Gündüz

DESTELEMEK

[-i]

  • Deste durumuna getirmek, deste yapmak

SÜTRELEMEK

[-i]

  • Sütre ile kaplamak

SENDELEMEK

[nesnesiz]

  • Dengesi bozularak düşecek gibi olmak, adımlarını şaşırmak

    İkimiz de birbirine sarılmış sarhoşlar gibi bir sağa bir sola sendeliyorduk. - Halikarnas Balıkçısı

[mecaz]

  • Herhangi bir olay karşısında ne yapacağını şaşıracak kadar sarsılmak

    Bu haberi alınca fena hâlde sendeledi.

ÇELMELEMEK

[-i]

  • Çelme takmak

    Hademelerden biri odaya lamba getirirken Mebrure bahçeye fırladı, birbirini çelmeleyen adımlarla, istediği hâlde koşmaya muvaffak olamayarak sokağa yürüdü. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Bir iş veya kimseyi engellemek

[mecaz]

  • Bir işi baltalamak

DÜRTELEMEK

[-i]

  • Dürter gibi yapmak, hafifçe dürtmek

DARBELEMEK

[-i]

  • Vurmak, çarpmak

[mecaz]

  • Yıkıma uğratmak

[mecaz]

  • Bir işi engellemek

KÜNDELEMEK

[-i]

[spor]

  • Künde oyununu yapmak