[isim]

• Basım için harfleri, kelimeleri, satırları, sayfalar oluşturacak biçimde düzenleme, tertip

[isim]

• Gemin uçlarına bağlanarak hayvanı yöneltmeye yarayan kayış

Ata Sözleri ve Deyimler

• dizgin boşaltmak
• dizgine gelmek
• dizginini çekmek
• dizginini kesmek
• dizginleri (veya dizginlerini) ele almak
• dizginleri ele vermek
• dizginleri gevşetmek
• dizginleri koparmak
• dizginleri salıvermek
• dizgin vurmak

[isim]

• Basımevinde dizgi işiyle uğraşan kimse, mürettip

[isim]

• Dizginlemek işi

[isim]

• Dizginletmek işi

[isim]

• Dizginlenmek işi

[-i]

• Ata dizgin takmak veya atı yürütmek için dizginini oynatmak

[mecaz]

• Birinin aşırı davranışlarını önlemek

[-i]

• Dizginleme işini yaptırmak

[nesnesiz]

• Dizginleme işi yapılmak veya dizginleme işine konu olmak

[isim]

• Dizgicinin yaptığı iş, mürettiplik

[sıfat]

• Dizgini olmayan

[mecaz]

• Aşırı olan, ölçüsüz

  Bir çocuk, bir büyükten daha kuvvetle sevebilir çünkü muhayyilesi daha serbest ve dizginsizdir. - Peyami Safa

[isim]

• Dizginlenme işi

[zarf]

• Son hızla, çok hızlı bir biçimde

  Bir gün doludizgin boşanan atlarımızla. - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]

• Tam anlamıyla

  Doludizgin, bir bekârlığın tam tadını çıkaran, renkli, değişken, hızlı bir yaşam sürüyordum. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

• doludizgin gitmek

[isim]

• Dizginleme işi

[isim]

• Dizginlenebilmek işi