[isim]

• Dayanma işi

[isim]

• Dayanışmak işi, tesanüt

  Ara sıra yükselen çatlak sesler, sorulan aykırı sorular bu dayanışmayı bozacaktır. - Tomris Uyar

[toplum bilimi]

• Bir topluluğu oluşturanların duygu, düşünce ve ortak çıkarlarda birbirlerine karşılıklı bağlanması, tesanüt

[sıfat]

• Üyeleri arasında dayanışma bulunan (millet, topluluk, sınıf vb.), mütesanit

[nesnesiz]

[-le]

• Bir topluluğu oluşturan kişiler bir şeyi gerçekleştirmek için duygu, düşünce ve çıkar birliği göstermek, birbirini kollamak, mütesanit olmak

[sıfat]

• Aralarında dayanışma bulunan

[isim]

• Dayanışabilmek işi

[sıfat]

[toplum bilimi]

• Dayanışmacılıktan yana olan, solidarist

[nesnesiz]

[-le]

• Dayanışma ihtimali veya imkânı bulunmak

[isim]

[toplum bilimi]

• Bir topluluğun bütün bireyleri arasında bir dayanışma bulunmasını toplu durumda yaşamanın gereklerinden sayan ve bireycilikle ortaklaşacılık arasında yer alan öğreti, solidarizm