İçinde Bır Bulunan Kelimeler
İçinde BIR olan 41 kelime bulunuyor. İçerisinde BIR geçen kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Bır ile başlayan kelimeler. Bır ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
BIRAKTIRABİLMEK22
14 Harfli Kelimeler
BIRAKILIVERMEK26, SABIRSIZLANMAK24, BIRAKTIRABİLME21, BIRAKILABİLMEK21
13 Harfli Kelimeler
SABIRSIZLANIŞ26, BIRAKILIVERME25, SABIRSIZLIKLA23, SABIRSIZLANMA23, BIRAKILABİLME20, BIRAKTIRILMAK19
12 Harfli Kelimeler
BIRAKIVERMEK23, ZIMBIRDATMAK23, DIMBIRDATMAK22, BIRAKTIRILMA18, BIRAKABİLMEK18
11 Harfli Kelimeler
ROPDÖŞAMBIR31, BIRAKIVERME22, ZIMBIRDATMA22, DIMBIRDATMA21, SABIRSIZLIK21, BIRAKABİLME17, BIRAKTIRMAK16
10 Harfli Kelimeler
BIRAKIŞMAK18, BIRAKILMAK15, BIRAKTIRMA15
9 Harfli Kelimeler
BIRAKIŞMA17, BIRAKILIŞ17, SARISABIR15, BIRAKILMA14
8 Harfli Kelimeler
SABIRSIZ17, ZIMBIRTI17, BIRAKMAK12
7 Harfli Kelimeler
BIRAKIŞ14, BIRAKIM12, SABIRLI12, BIRAKIT11, BIRAKMA11, SABIRLA11
6 Harfli Kelimeler
ÇILBIR13
5 Harfli Kelimeler
SABIR9
SABIR (Kelime Kökeni: Arapça ṣabr)
-
Acı, yoksulluk, haksızlık vb. üzücü durumlar karşısında ses çıkarmadan onların geçmesini bekleme erdemi, dayanç
Annem pek yorgun bir saatinde değilse bu tutturmalarıma sabır gösterirdi. - Adalet Ağaoğlu
- Olacak veya gelecek bir şeyi telaş göstermeden bekleme
Ata Sözleri ve Deyimler
- sabır acıdır, meyvesi tatlıdır
- sabrı taşmak (veya tükenmek)
Birleşik Kelimeler: sabır taşı, sarısabır, sabretmek, sabreylemek, karınca sabrı
BIRAKIT
- Miras
BIRAKMA
- Bırakmak işi
SABIRLA
- Sabrederek, sabır göstererek
BIRAKMAK
- Elde bulunan bir şeyi tutmaz olmak
-
Koymak
Mermer masaya bir yirmi beşlik bıraktı. - Tarık Buğra
-
Bir işi başka bir zamana ertelemek
Gezmeyi haftaya bıraktık.
-
Unutmak
Acaba eldivenlerimi nerede bıraktım?
- Bulunduğu yeri veya durumu değiştirmemek
-
Saklamak, artırmak
Paranın bir kısmını bırakırsan rahat edersin.
-
Bir işin sorumluluğunu, yükümlülüğünü başkasına vermek, görevlendirmek
Cemal Paşa'da anlamadığı işi ehline bırakmak meziyeti vardı. - Falih Rıfkı Atay
-
Engel olmamak
Bırak, burasını benim defterimden okuyayım. - Ömer Seyfettin
-
Sarkıtmak
Saçlarını omzuna bırakmış.
-
Ölen, ayrılan birinden iş, kişi, nesne vb. şeyler kalmak
Hayata gözlerini kaparken ardında yedi yaşında bir oğul, on iki yaşında bir kız bırakıyordu. - Cahit Uçuk
-
Bir alışkanlıktan veya bir işten vazgeçmek
Gerçekten sigarayı bıraktı, bıraktı ama huzuru da sükûnu da kalmadı. - Halide Edip Adıvar
-
Uğraşmaz olmak, artık uğraşmamak
Bu yazarın bir de Fransızca kitabını almıştım ama sıkılmış bırakıvermiştim. - Refik Halit Karay
- Bıyık veya sakal uzatmak
-
Özgürlük vermek, hürriyetine kavuşmasını sağlamak
Bıraksam acaba beyaz bir çift güvercin gibi uçarlar mı? - Refik Halit Karay
-
Boşamak
Bıraktıkları zevcelerini yine canları isterse tekrar alabilirler. - Ömer Seyfettin
- Kötü bir durumda terk etmek
-
Ayrılmak, terk etmek
Mahalle arasındaki küçük dükkânını bırakarak karısını, şehrin başka bir tarafında bir eve yerleştirdi. - Peyami Safa
-
Sınıf geçirmemek, döndürmek
Öğretmen üç tembel çocuğu bıraktı.
-
Bir pazarlıkta, belli bir fiyata vermeyi kabul etmek
Başkalarına on ikiye veriyoruz ama sana onar kuruştan bırakayım. - Memduh Şevket Esendal
-
Bakılmak, korunmak için vermek
Eşyamı size bırakacağım.
-
Yanına almamak, yanında götürmemek
Telgrafhanede bir zabit bırakarak işinin başına gitmesini rica ettim. - Atatürk
-
Sahiplik hakkını başkasına vermek
Bizim komşu bütün malını Kızılay'a bırakmış.
- Yapışık olan bir şey yapışıklıktan kurtulmak
-
Bulunduğu veya dokunduğu yerde bir şey oluşturmak, meydana getirmek
İz bırakmak. Leke bırakmak.
Ata Sözleri ve Deyimler
- bırak Allah'ını seversen
- bırak ki
- bıraktığı (veya bağladığı) yerde (veya çayırda) otlamak
BIRAKIM
- Bırakma işi
Birleşik Kelimeler: iş bırakımı
SABIRLI
-
Sabır gösteren, katlanan, sabreden
Halim, adı üstünde sabırlı bir adamdır. - Burhan Felek
ÇILBIR
- Kaynamış suyun içine kırılan yumurta piştikten sonra kevgirden geçirilip üzerine sarımsaklı yoğurt ve sos dökülerek hazırlanan bir yemek türü
- Yulara takılan ip veya zincir
BIRAKILMA
- Bırakılmak işi
BIRAKIŞ
-
Bırakma işi
Şimdi hüzün vardı, yorgunluk ve kendisini bütünüyle bırakış vardı. - Tarık Buğra
BIRAKILMAK
-
Bırakma işine konu olmak, terk edilmek
Önüne bırakılmış dosyalar dağ gibiydi. - Ayşe Kulin
BIRAKTIRMA
- Bıraktırmak işi
SARISABIR
- Zambakgillerden, sıcak bölgelerde yetişen, yaprakları oldukça yüksek bir sapın tepesinde rozet biçiminde toplanmış bulunan bir süs bitkisi, azvay (Aloe vera)
- Bu bitkinin etli ve kalın yapraklarından çıkarılan, kırmızımtırak esmer renkli, hekimlikte ve boyacılıkta kullanılan bir madde
BIRAKTIRMAK
- Bırakmasını sağlamak, bırakmasına yol açmak
Birleşik Kelimeler: iş bıraktırımı
BIRAKABİLME
- Bırakabilmek işi