İçinde Buru Bulunan Kelimeler
İçinde BURU olan 45 kelime bulunuyor. İçerisinde BURU geçen kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Buru kelimesinin anlamı nedir? Buru ile başlayan kelimeler. Buru ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
BURUŞTURUVERMEK31,
14 Harfli Kelimeler
BURUŞTURUVERME30, BURUŞTURABİLME25
13 Harfli Kelimeler
BURUŞTURULMAK23
12 Harfli Kelimeler
BURUŞUVERMEK27, BURUŞTURULMA22, BURUŞABİLMEK22, BURULABİLMEK19
11 Harfli Kelimeler
BURUŞUVERME26, BURUŞABİLME21, BURUŞTURMAK20, BURUKLAŞMAK19, BURULABİLME18
10 Harfli Kelimeler
BURUŞUKSUZ23, BUMBURUŞUK22, KEPÇEBURUN21, BURUŞUKLUK19, BURUŞTURMA19, BURUNDURUK18, BURUKLAŞMA18, BURUNSALIK16, BURUNLAMAK15
9 Harfli Kelimeler
GAGABURUN21, BURUŞUKÇA20, BURUNDİLİ15, KABABURUN15, BURUNLAMA14, KARABURUN13
8 Harfli Kelimeler
BURUŞMAK16, GİLABURU16, BURUKLUK13, BURULMAK13,
7 Harfli Kelimeler
BURUŞMA15, BURUŞUK15, BURUKÇA14, BURUKSU13, BURUNLU12, BURUNTU12, BURULMA12
5 Harfli Kelimeler
BURUN9, BURUK9
4 Harfli Kelimeler
BURU8
BURU
- Sancı, buruntu
Ata Sözleri ve Deyimler
- burusu tutmak (veya tutulmak)
BURUN
- Alınla üst dudak arasında bulunan, çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı
-
Bazı şeylerin ön ve sivri bölümü
Kadıköy vapurunun güvertesinde, paltoma bürünmüş, gidip ta burna oturmuştum. - Haldun Taner
-
Kibir, büyüklenme
Burnundan yanına varılmıyor.
- Karanın, özellikle yüksek ve dağlık kıyılarda, türlü biçimlerde denize uzanmış bölümü
Ata Sözleri ve Deyimler
- burnu bile kanamamak
- burnu büyümek
- burnu çenesine değmek
- burnu Kafdağı'na çıkmak (veya varmak)
- burnu Kafdağı'nda (olmak)
- burnu kırılmak
- burnuna girmek
- burnuna karıncalar dolmak
- burnuna koymak
- burnundan (fitil fitil) gelmek
- burnundan ayrılmamak
- burnundan düşen bin parça olmak
- burnundan gelmek
- burnundan getirmek
- burnundan kıl aldırmamak
- burnundan solumak
- burnundan yakalamak
- burnunda tütmek
- burnunu çekmek
- burnunu kırmak
- burnunun dibine sokulmak
- burnunun dikine (veya doğrusuna) gitmek
- burnunun ucundan ötesini (veya ilerisini) görmemek
- burnunun ucunu görmemek
- burnunun yeli harman savurmak
- burnunun yeli kırılmak
- burnunu sıksan canı çıkacak
- burnunu sokmak
- burnunu sürtmek (veya burnu sürtülmek)
- burnu sızlamak
- burnu yere düşse almaz
- burun bükmek
- burun kıvırmak
- burun şişirmek
- burun yapmak
Birleşik Kelimeler: burun boşlukları, burun buruna, burun deliği, burun direği, burun kanadı, burun otu, burun perdesi, gagaburun, gaga burun, kababurun, karga burun, kepçeburun, kıl burun, pat burun, burnu büyük, burnu havada, danaburnu, itburnu, kargaburnu, kuşburnu, öküzburnu, canı burnunda, çiçeği burnunda, karnı burnunda, öfkesi burnunda
BURUK
- Burulmuş olan
-
Tadı kekre olan (meyve)
Vişne şerbetinin bu buruk tadı gerçek midir? - Attila İlhan
- Uygun olmayan şartlar sonucu dönerek büyüyen ağacın kerestesi
-
Alınarak küskünlük gösteren, gücenmiş (kimse)
Rahmi'ye karşı o da ötekiler gibi buruktu. - Tarık Buğra
Birleşik Kelimeler: buruk buruk
BURUNLU
- Herhangi bir biçimde burnu olan
- Çıkıntısı olan
- Kendini beğenmiş, kibirli
Birleşik Kelimeler: kanca burunlu, koç burunlu, susak burunlu
BURUNTU
-
Buru, sancı, bağırsak bozukluğu
Sus! Buruntu geçiriyorum, azıcık kıpırdansam falya. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
BURULMA
- Burulmak işi
Birleşik Kelimeler: burulma dayanımı
KARABURUN
- İzmir iline bağlı ilçelerden biri
BURUKLUK
-
Buruk olma durumu, kekrelik
Ayvanın burukluğu.
-
Küskünlük, gücenmişlik
Onun ne zamandır bana bir burukluğu var ama nedendir anlayamadım.
Birleşik Kelimeler: iç burukluğu
BURULMAK
- Ekseni çevresinde döndürülmek
-
Sancımak, ağrımak
Bağırsaklarım buruluyor.
-
Alınarak küskünlük göstermek, gücenmek
Yavere burulduğumu sezdirmeden başka bir laf açtım. - Refik Halit Karay
BURUNLUK
- Burunsak
BURUNSAK
- Hayvan yavrusunun anasından süt emmesini önlemek için burnuna geçirilen başlık, burunsalık, burunluk
- Hayvanların burunlarına geçirilen ip, burunsalık, burunluk
BURUKSU
-
Buruğa benzer, buruk gibi
Bundan kuvvet alarak âdeta bir nevi buruksu saadet içinde yaşamaktayım. - Refik Halit Karay
BURUNLAMA
- Burunlamak işi
BURUKÇA
- Tadı biraz buruk olan
BURUNLAMAK
-
Dışlamak
Bana üvey evlat muamelesi yapıyorsun, beni burunluyorsun. - Orhan Kemal
- Aşağılamak
- Sivriltmek