[isim]

[halk ağzında]

• Binme işi

  Bu hayvan biniye gelmez.

• Kapı, dolap vb. şeylerin, kanatları kapandığında kalan aralığı örtebilmek için bu kanatların kenarına çakılan çıta

[isim]

[eskimiş]

• Binilecek taşıt veya hayvan

  Tavla tavla şahbaz atlarım sana binit olsun. - Dede Korkut

[isim]

[halk ağzında]

• Hamur durumundaki ekmeklerin, fırına atılmadan önce içine konulduğu oyuk gözlü tahta

[isim]

• Binilmek işi

[isim]

• Binme işi

  Bütün kabahat vapura biletsiz olarak binişimde ise bunun sebebini herkes çoktan öğrenmiş olmak lazım gelir. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

• Üniversite öğretim üyelerinin giydikleri cübbe

[tarih]

• Yüksek aşamalı bilginlerin ve yeniçeri subaylarının giydikleri cübbe

[eskimiş]

• Atlı alay

[eskimiş]

• Atlı alayda giyilen giysi

[-e]

• Binme işi yapılmak

  Uzun, tenteli, tek atlı muhacir arabalarına binilir. - Refik Halit Karay

[isim]

• Ata binen kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

• binicinin sağı solu olmaz

[sıfat]

• Bin sayısının sıra sıfatı, sırada dokuz yüz doksan dokuzuncudan sonra gelen

[isim]

• Binişmek durumu

[isim]

• Binici olma durumu

  Artık köy ağaları, çocuğun biniciliğini kahve tartışmalarının başlıca konuları arasına koydular. - Halide Edip Adıvar

• Ata binilerek yapılan spor

[nesnesiz]

• İki parçadan biri, öbürünün üstünde olmak

• Kas kirişleri birbiri üstüne binmek

• Kırık bir kemiğin iki parçası birbiri üstüne gelmek

[isim]

• Binivermek işi

[-e]

• Ansızın veya çabucak binmek