İçinde Bi Bulunan 6 Harfli Kelimeler

İçerisinde Bİ olan 6 harfli 111 kelime bulunuyor. İçinde olan 6 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Bi ile başlayan 6 harfli kelimeler. bi ile biten 6 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

VEFA20, LE19, NGÖL18, ROZF18, TEVH18, CEVA17, AMFİ15, LGİÇ15, LEĞİ15, GUDİ15, GIYA15, HİÇR15, HODN15, TEŞH15, ZZAT14, TEVİ14, FTEK14, ÇİCİ14, BAHT14, FLET14, ZM14, MÜCR14, MUHR14, TEVA14, ZMUT13, ZDEN13, 13, HESA13, TEMH13, UCUK13, 13, RACI12, RÇOK12, LGİN12, LMİŞ12, ÇMEK12, GANE12, BEDN12, HARA12, HALE12, İZRO12, LO12, MÜMT12, TAKH12, ZEML12, CENU12, NYIL11, NİCİ11, LYON11, LİNÇ11, LİCİ11, RKAÇ11, ŞKEK11, SSAU11, İLAÇ11, ÇARE11, ÇELE11, ECNE11, ST11, DO11, ŞARA11, CERE11, NR10, LDİK10, RDEN10, YELİ10, STRO10, SMİL10, RYAN10, RSAM10, EBAL10, ENYA10, İK10, REBA10, TÜRN10, TOMK10, TEDR10, YİLK10, NMEK9, LSAT9, LMEK9, LLUR9, LEME9, RİSİ9, TLİS9, TMEK9, AMAN9, ELSE9, İKSİ9, STAL9, SATE9, NLİK8, NKAT8, NAEN8, KİNİ8, TTER8, TNİK8, TLER8, TKİN8, RLİK8, RLER8, ENAL8, EKAR8, İKLİ8, KİTA8, KALE8, KANE8, NİKN8, TATK8, TAAT8, TEKR8

BİNLİK

[isim]

  • Bin birimden oluşan para
  • Yaklaşık üç litrelik büyük şişe

[sıfat]

  • Bin tanesi bir arada olan

Birleşik Kelimeler: beş binlik, elli binlik, on binlik, yirmi binlik, yüz binlik

BİNKAT

[zarf]

  • Pek çok, kıyaslanmayacak ölçüde

    Ölümün bu izdivaçtan binkat hayırlı olduğunu söylüyordu. - Reşat Nuri Güntekin

BİNAEN (Kelime Kökeni: Arapça bināʾen)

[zarf]

  • Dayanarak

    Bu mülahazaya binaen, padişaha hitaben bir telgrafname hazırlandı. - Atatürk

[eskimiş]

  • -den dolayı, -den ötürü, -diği için

Birleşik Kelimeler: binaenaleyh

BİKİNİ (Kelime Kökeni: Fransızca bikini)

[isim]

  • Deniz, göl, havuz vb. yerlere girerken veya güneşlenirken giyilen, iki parçadan oluşan kadın giysisi

BİTTER (Kelime Kökeni: Almanca Bitter)

[isim]

  • Bir tür acı bira
  • Bir tür ardıç rakısı
  • Acı çikolata

BİTNİK (Kelime Kökeni: İngilizce beatnik)

[isim]

  • Genel davranışları ve hırpani giysileri ile toplum hayatından kopma eğilimi gösteren ve toplum dışında bir yaşantısı olan genç

BİTLER

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kanatlılar alt sınıfına giren, ağız yapıları sokup emmeye elverişli, memelilerde yaşayan ve kanla beslenen bir böcek takımı

Birleşik Kelimeler: bitki bitleri, yaprak bitleri

BİTKİN

[sıfat]

  • Gücü tükenmiş olan, çok yorgun, argın, aygın, dermansız

    Bitkin ve tükenik hâliyle cevaplar veriyordu. - Gürbüz Sazak

BİRLİK

[isim]

  • Tek, bir olma durumu, vahdaniyet

    Tanrı'nın birliğine inanır.

  • Bir arada olma durumu, vahdet

    Türk milletinin birliği.

  • Bağlılık, benzerlik, bağlantı, vahdet

    Dil birliği. Ülkü birliği.

  • Belli bir topluluğun yararlarını korumak için kurulmuş dernek

    Mühendisler birliği. Öğretmenler birliği.

[sıfat]

  • Bir taneden oluşmuş, bir tane alabilen

    Birlik cezve.

[askerlik]

  • Bölük, tabur, alay vb. bir bütün sayılan topluluk

    Birliğine dönerken karısını kendi anasının babasının yanına bıraktı. - Necati Cumalı

[edebiyat]

  • Konunun bir ana düşünce çevresinde toplanması

[felsefe]

  • Bölünmezliği içeren yalın bütün

[müzik]

  • En büyük değerdeki nota, dört dörtlük

Ata Sözleri ve Deyimler

  • birlik olmak
  • birlikten kuvvet doğar

Birleşik Kelimeler: beşibirlik, günübirlik, zırhlı birlik, acemi birliği, ağız birliği, çıkarma birliği, dağ birliği, dil birliği, din birliği, el birliği, evlilik birliği, gönül birliği, görüş birliği, güç birliği, gümrük birliği, hava birliği, ırk birliği, ihtiram birliği, iş birliği, kader birliği, mal birliği, mekanize birliği, oy birliği, söz birliği, şirketler birliği, tören birliği, varlık birliği, yüklem birliği, paraşüt birlikleri, üç birlik kuralı, iş birlikli

BİRLER

[isim]

[matematik]

  • Ondalık sayı sistemine göre yazılan bir tam sayıda sağdan sola doğru ilk sayının bulunduğu basamak

BİENAL (Kelime Kökeni: Fransızca biennal)

[zarf]

  • Yılaşırı

EKÂBİR (Kelime Kökeni: Arapça ekābir)

[isim]

[eskimiş]

  • Büyükler, devlet büyükleri, ileri gelenler

    Kaymakam beyin hemen arkasında kalan ekâbiri umursamadan sıtma doktoru da kalkmıştı. - Tarık Buğra

[alay yollu]

  • Kendini beğenmiş kimse

    Senin gibi ekâbir bir adam bu tür haberlerin peşinde koşturmaz. - Ahmet Ümit

İBİKLİ

[sıfat]

  • İbiği olan

    Ak, kırmızı ibikli cins tavuklar vardı gözünün önünde. - Oktay Rifat

KİTABİ (Kelime Kökeni: Arapça kitābī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Kitapla ilgili
  • Kitaba uygun
  • Kitaba bağlı kalan, özgür düşünemeyen (kimse)
  • Düzgün, dil bilgisi kurallarına uygun (anlatım)

[mecaz]

  • Kuru, sıkıcı (anlatım)

KABİLE (Kelime Kökeni: Arapça ḳabīle)

[isim]

[toplum bilimi]

  • Boy (II)

    Avla geçinen bir kabile, bu gıdaları tesadüfe borçlu olduğuna inanabilir. - Cemil Meriç