İçinde Bağ Bulunan 8 Harfli Kelimeler

İçerisinde BAĞ olan 8 harfli 33 kelime bulunuyor. İçinde BAĞ olan 8 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Bağ ile başlayan 8 harfli kelimeler. bağ ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

BAĞBOĞAN27, BAĞDAŞIM24, BAĞIMSIZ24, BAĞDAŞMA23, BAĞDAŞIK23, BAĞITSIZ23, BAĞLAYIŞ23, BAĞIRGAN22, BAĞCILIK22, BAĞCIKLI22, BAĞLAŞIM22, BAĞRIŞMA22, BAĞLAÇLI21, BAĞLANIŞ21, BAĞCILAR21, BAĞLAŞIK21, BAĞLAŞMA21, BAĞILDAK20, BAĞIRDAK20, BAĞDAMAK20, BAĞILLIK19, BAĞIRMAK19, BAĞIRTMA19, BAĞLANIM19, BAĞIRSAK19, BAĞLILIK19, BAĞRILMA19, BAĞKESEN18, BAĞLAMAK18, BAĞLANMA18, BAĞLANTI18, BAĞLATMA18, BAĞLANAK17

BAĞLANAK

[isim]

  • Bağlantı

    Bu kopuk kopuk, küçük yaşantıların ekseni, tek bağlanağı da kendisi. - Haldun Taner

BAĞKESEN

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Makaslı böcek

BAĞLAMAK

[-e]

[-i]

  • Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak

    Gemiyi iskeleye bağlamak.

  • Düğümlemek

    İpi ipe bağlamak.

[-i]

  • Yaraya ilaç koyup bezle sarmak

    Yarayı bağlamak.

[-i]

  • Denk yapmak, paket yapmak

    Yatakları bağlamak. Eşyayı bağlamak.

  • Anlaşma yapmak

    İşleri bugün sözleşmeye bağladı.

[-i]

  • Uyulması zorunlu olmak

    Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır. - Anayasa

[-e]

[-i]

  • Eklemek, bir araya getirmek, birleştirmek
  • Başka bir işle uğraşamaz durumda olmak

    Bu iş beni bağladı.

[-i]

  • Sona erdirmek, bitirmek, tamamlamak

[-i]

  • Geçişi engellemek

    Bütün yolları bağlamışlar.

[-i]

  • Birini söz veya yazı ile bağlamak, taahhüt etmek, angaje etmek

[-i]

  • Büyü, muska vb.nin aracılığıyla birinin birtakım isteklerini veya yetkinliğini engellemek, yok etmek

[mecaz]

  • Gönlünü kazanmak

    Bu davranışınız beni size bağladı.

[mecaz]

  • Birinde bir şeye karşı ilgi, istek uyandırarak o şeye ilgi, yakınlık duymasını sağlamak

[mecaz]

  • Bütün ilgisini bir yerde yoğunlaştırmak

    Kızım, ne yapsak da seni bu eve bağlayabilsek acaba? - Reşat Nuri Güntekin

Birleşik Kelimeler: biçerbağlar

BAĞLANMA

[isim]

  • Bağlanmak işi veya durumu

    Tasavvuf ıstılahında ise arzu edilen makbul ve sevimli bir işin elde edilmesine kalbin bağlanmasıdır. - Necip Fazıl Kısakürek

BAĞLANTI

[isim]

  • İki veya daha çok şeyin birbiriyle bağlı bulunması, ilişki, irtibat, bağlanak

    Kar yüzünden çevre ile bağlantı kesildi.

  • İki şey arasında ilişki sağlayan bağ

    Bütün ulaştırma bağlantıları tahrip edilmiştir. - Falih Rıfkı Atay

  • Yapılacak işle ilgili sözlü veya yazılı anlaşma, angajman

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bağlantı kurmak
  • bağlantı yapmak

Birleşik Kelimeler: bağlantı borusu, bağlantı doku, bağlantı gücü, bağlantı ünlüsü, bağlantı ünsüzü, ara bağlantı, telsiz bağlantısı

BAĞLATMA

[isim]

  • Bağlatmak işi

BAĞILLIK

[isim]

  • Görece olma durumu, izafiyet, rölativite

BAĞIRMAK

[nesnesiz]

  • İnsan yüksek ve gür ses çıkarmak

    Yaşasın hürriyet diye bağırsa ismi tarihe geçecekti. - Ömer Seyfettin

[mecaz]

  • Kendini belli etmek

    Kitap buradayım diye bağırıyor, sen onu görmüyorsun.

[-e]

  • Yüksek sesle azarlamak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bağırıp çağırmak

BAĞIRTMA

[isim]

  • Bağırtmak işi

BAĞLANIM

[isim]

  • Bağlanma işi
  • Siyasal veya sosyal konularda yan tutma

BAĞIRSAK

[isim]

[anatomi]

  • Sindirim organının mideden anüse kadar olan, ince bağırsak ve kalın bağırsaktan oluşan bölümü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bağırsakları bozulmak
  • bağırsaklarını deşerim

Birleşik Kelimeler: bağırsak askısı, bağırsak düğümlenmesi, bağırsak düşüklüğü, bağırsak gazı, bağırsak iltihabı, bağırsak ingini, bağırsak kazıntısı, bağırsak kurdu, bağırsak otu, bağırsak solucanı, bağırsak spazmı, ince bağırsak, kalın bağırsak, kör bağırsak, göden bağırsağı, onikiparmak bağırsağı

BAĞLILIK

[isim]

  • Bağlı olma durumu, merbutiyet

    Babama olan bağlılığımdan ziyade, anneme duyduğum kızgınlıktan yaptım bunu. - Elif Şafak

  • Birine karşı, sevgi, saygı ile yakınlık duyma ve gösterme, sadakat

[biyoloji]

  • Bağlılaşım

Birleşik Kelimeler: başı bağlılık, gözü bağlılık

BAĞRILMA

[isim]

  • Bağrılmak işi

BAĞILDAK

[isim]

  • Bağırdak

BAĞIRDAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Beşikteki çocuğun düşmemesi için beşiğe sarılıp bağlanan, kumaştan yapılmış enli bağ, bağıldak
  • Kadınların âdet zamanında bağladıkları bez, bağıldak
  • Yaklaşık 30 santimetre eninde bir metre boyunda, uçlarında birer metre kaytanı olan, astarlı, ipek ve sırma işlemeli kumaş, bağıldak