İçinde Ağı Bulunan 7 Harfli Kelimeler
İçerisinde AĞI olan 7 harfli 53 kelime bulunuyor. İçinde AĞI olan 7 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Ağı ile başlayan 7 harfli kelimeler. ağı ile biten 7 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
GÖZDAĞI30,
AĞILAMA
- Zehirleme
AĞINMAK
- Hayvan yere yatıp yuvarlanmak
AĞIRLIK
-
Ağır olma durumu
Taşın ağırlığı.
Yükün ağırlığı.
- Terazilerde tartma işi yapılırken bir kefeye konulan nesne
- Değerlendirmelerde herhangi bir konu veya evreye, olağanın üzerinde ve belli oranda tanınan değer
-
Sıkıcı, bunaltıcı, iç karartıcı durum
Havanın ağırlığı.
- Uykudayken gelen ve insana boğulur gibi bir duygu veren durum
-
Yük, külfet
Bütün ailenin ağırlığı omuzlarındadır.
-
Takı
Kadın bütün ağırlığını takıp düğüne gitti.
-
Sorumluluk
Bu işin ağırlığını tek başıma yüklendim.
- Etki, baskı, güçlük
-
Dikkati ve önemi bir şey üzerinde yoğunlaştırmak
Şimdi bütün ağırlığı reklama vermeli. - Attila İlhan
- Çeyizini düzmek için damadın geline verdiği para, kalın (II)
- Sıkıntı
-
Ağırbaşlılık
Çocuğa yıllar geçtikçe bir ağırlık geldi.
-
Değerli olma durumu
Hediyenin ağırlığı.
-
Uyuşukluk ve gevşeklik durumu
Beynime bir ağırlık peyda olmuştu. - Aka Gündüz
-
Orduda bir birliğin cephane, yiyecek ve eşya yükleri
Akşama doğru, ağırlığın başında bezgin neferlere iş gördürmeye uğraşıyordum. - Falih Rıfkı Atay
- Yer çekiminin, bir cismin molekülleri üzerindeki etkisinin oluşturduğu bileşke, gravite
- Güreş, boks, halter, judo vb. spor dallarında, sporcuların kilolarına göre girdikleri kategori
Ata Sözleri ve Deyimler
- ağırlığınca altın etmek (veya değmek)
- ağırlığını (ortaya) koymak
- ağırlığı olmak
- ağırlık basmak (veya çökmek)
- ağırlık olmak
Birleşik Kelimeler: ağırlık merkezi, ağırlık yitimi, başağırlık, gramağırlık, horoz ağırlık, kilogramağırlık, orta ağırlık, özgül ağırlık, sinek ağırlık, tüy ağırlık, atom ağırlığı
AĞITSAL
- Ağıtla ilgili, ağıt özelliği taşıyan
KÂĞITLI
-
Kâğıdı olan
Kâğıtlı şeker.
Birleşik Kelimeler: çift kâğıtlı
KÂĞITSI
- Kâğıdı andıran, kâğıda benzeyen, kâğıt gibi, kâğıdımsı
SARIAĞI
- Kışın yapraklarını döken, sarı çiçekli ve çalı görünüşünde bir bitki, sifin, zifin (Rhododendron luteun)
SAĞILMA
- Sağılmak işi
AĞIRŞAK
- Yün veya iplik eğrilen iği ağırlaştırmak için alt ucuna geçirilen yarım küre biçiminde, ortası delik ağaç veya kemik parça
-
Teker biçiminde yassı nesne, kurs (I)
Kandil ağırşağı. Emzik ağırşağı. Diz ağırşağı.
Birleşik Kelimeler: çadır ağırşağı, çıban ağırşağı, diz ağırşağı
BAĞINTI
- Bir nesneyi başka bir nesne ile uyarlı kılan bağ
- Organizmanın değişik yapı, özellik ve olaylarında görülen karşılıklı ilgi, bağlılık, korelasyon
- İki ayrı veri grubu arasında bulunan ilişki derecesinin ölçümü, deneştirme, korelasyon
- İki veya daha fazla değişken arasındaki bağıntı
- Görelik
-
İki veya daha çok nitelik arasında matematik işlemleri yardımı ile kurulan bağlılık veya eşitlik
Bir dairenin `r` yarı çapı ile alanı arasında şöyle bir bağıntı vardır: S=? x r².
BAĞIRMA
-
Bağırmak işi
Beni durdurmak için bağırmaya başladı. - Elif Şafak
BAĞIRTI
- Bağırırken çıkarılan sesin adı
BAĞITLI
- Sözleşme ile bağlanmış olan
ÇALKAĞI
- Çalkar
DAĞITMA
-
Dağıtmak işi, tevzi
Çok geceler gözlerimi ovalaya ovalaya uykumu dağıtmaya çalışır, kendimi güç tutarak verilen işleri yapmaya uğraşırdım. - Etem İzzet Benice