İçinde Atmak Bulunan 8 Harfli Kelimeler

İçerisinde ATMAK olan 8 harfli 33 kelime bulunuyor. İçinde ATMAK olan 8 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "atmak ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

SIVATMAK17, UĞRATMAK17, AĞLATMAK16, AVLATMAK15, BOŞATMAK15, BOYATMAK14, BUDATMAK14, YAŞATMAK14, DAYATMAK13, KOCATMAK13, KUŞATMAK13, KAPATMAK13, OKŞATMAK13, BULATMAK12, DONATMAK12, OYNATMAK12, SUSATMAK12, YIKATMAK12, YAMATMAK12, ALDATMAK11, ISLATMAK11, SINATMAK11, SULATMAK11, YALATMAK11, YARATMAK11, AKSATMAK10, OTLATMAK10, ORNATMAK10, TIKATMAK10, ANLATMAK9, ATLATMAK9, KANATMAK9, TARATMAK9

ANLATMAK

[-e]

[-i]

  • Bilgi vermek, izah etmek

    Gece sabaha kadar düşündüğü şeyleri babasına da anlatmak isterdi. - Peyami Safa

  • Bir konu üzerinde açıklama yapmak, açıklamada bulunmak

[nesnesiz]

  • Nakletmek

    Sonra bir hikâye anlattı. - Abdülhak Şinasi Hisar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anlata anlata bitirememek

ATLATMAK

[-i]

  • Atlama işini yaptırmak
  • Basında başka ilgililerden önce bir haberin yayımlanmasını sağlamak

[mecaz]

  • Kötü bir durumu geçiştirmek, savmak

    Bana sorarsanız işin en güç tarafını atlattık. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • Görüşmek, konuşmaktan kaçmak

[mecaz]

  • Savsaklamak

[mecaz]

  • Aldatmak

    Onları da ara sıra atlatanlar bulunur. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

KANATMAK

[-i]

  • Kanamasına yol açmak veya kanamasını sağlamak

    Kendilerine acındırmak için yalandan kavgaya tutuşup birbirlerinin saçlarını başlarını yoldular. Yüzlerini kanattılar. - Lâtife Tekin

TARATMAK

[-e]

[-i]

  • Tarama işini yaptırmak

AKSATMAK

[-i]

  • Bir işi gereği gibi yürütmemek

    Çalışmasını da aksatmamıştı üstelik. - Ayşe Kulin

OTLATMAK

[-i]

  • Hayvanı veya sürüyü otlayabileceği bir yere götürmek, otlamaya bırakmak, otlamasını sağlamak

ORNATMAK

[-i]

  • Bir şeyin yerine başka bir şeyi koymak, ikame etmek

TIKATMAK

[-e]

[-i]

  • Tıkama işini yaptırmak

ALDATMAK

[-i]

  • Beklenmedik bir davranışla yanıltmak

    Ama bu münferit hayranlıklar aldatmamalı bizi. - Cemil Meriç

  • Karşısındakinin dikkatsizliğinden, ilgisizliğinden yararlanarak onun üzerinden kazanç sağlamak

    Üç defadır bu yezit beni aldatıyor. - Burhan Felek

  • Birine verilen sözü tutmamak

    Arkadaş bizi aldattı, toplantıya gelmedi.

  • Yalan söylemek
  • Bir şeyin görünürdeki durumu, o şeyin niteliği bakımından yanlış bir kanı vermek

    Dekor, tarihî esvap gözleri aldatıyor. - Yahya Kemal Beyatlı

  • Ayartmak, kötü yola sürüklemek, baştan çıkarmak, iğfal etmek

    Genç kızı aldatmak için dil dökmeye başlamıştır. - Peyami Safa

  • Karı ve kocadan biri eşine sadakatsizlik etmek, ihanet etmek
  • Oyalamak, avutmak

Birleşik Kelimeler: çobanaldatan

ISLATMAK

[-i]

  • Islak duruma getirmek

[argo]

  • Dayak atmak veya ağır hakarette bulunmak

    Müfettiş, gazete sahibini iyice ıslattıktan sonra bastonunu, şapkasını aldı, küfrederek kapıdan çıktı. - Reşat Nuri Güntekin

[argo]

  • Mutlu bir olayı yeme içme ile kutlamak

Birleşik Kelimeler: ahmakıslatan

SINATMAK

[-e]

[-i]

  • Sınama işini yaptırmak

SULATMAK

[-e]

[-i]

  • Sulama işini yaptırmak

    Belediye bahçeleri sulatıyor, yangın söndürmenin yedek sularını da kullanıyormuş. - Memduh Şevket Esendal

YALATMAK

[-e]

[-i]

  • Yalama işini yaptırmak

YARATMAK

[-i]

[din bilgisi]

  • Allah, olmayan bir şeyi var etmek

    Allah, mutlaka dünyayı kullarına sevdirmek için baharı yaratmış olacaktı. - Ömer Seyfettin

[nesnesiz]

[mecaz]

  • Zekâ, düşünce ve hayal gücünden yararlanarak o zamana kadar görülmeyen yeni bir şey ortaya koymak, yapmak

    Bir cazibe yaratmak için ne yapmalı diye düşünüyorduk. - Falih Rıfkı Atay

[nesnesiz]

[mecaz]

  • Olmasına, ortaya çıkmasına yol açmak, sebep olmak

    Bu haber sinirli bir hava yarattı. Yangın büyük tehlike yarattı.

BULATMAK

[-e]

[-i]

  • Bulaştırmak