[isim]

• Giyecek, perde, çanta, ayakkabı vb. şeylerde, kumaşın veya derinin iç tarafına geçirilen ince kat

• Sıvanacak, boyanacak yerlere boyadan önce sürülen kat

  Siz hiç eski tahtalara yağlı boya yaptınız mı? / Bütün iş ilk çekilen boyadadır, astarda - Behçet Necatigil

• Gemicilikte bir şeyi sağlamlaştırmak için kullanılan bez, halat, ağaç vb

Ata Sözleri ve Deyimler

• astar bol olmayınca yüze gelmez
• astarı yüzünden pahalı olmak (veya pahalıya gelmek)
• astar sürmek (veya vurmak veya çekmek)

[isim]

[halk ağzında]

• Pamuk ipliğini veya bezini bol ve soğuk su ile yıkayarak ağartma işi

[isim]

[dil bilgisi]

• Fiilin -mak / -mek veya -ma / -me ekleri alan ve ad gibi kullanılan biçimi, eylemlik: al-mak, üşü-mek, bul-ma, gör-me, vb

[isim]

• Sıvacı ve duvarcıların cetvel gibi kullandıkları uzun, ensiz ve düz tahta

[sıfat]

• Astar geçirilmiş, astarlanmış

  Astarlı avcı yeleği.

[isim]

[eskimiş]

[matematik]

• İletki

[sıfat]

• Astar olmaya elverişli (kumaş vb.)

[sıfat]

• Kastarlanmış olan

[isim]

[eskimiş]

• Kumaş biçen, prova yapan, parçaları patrona göre ayarlayan, iş dağıtımını yapan usta, makasçı

[isim]

• Bir gemiye yükleme veya boşaltma için tanınan süre

[isim]

• Astarlamak işi

[isim]

• Astarlatmak işi

[isim]

• Astarlanmak işi

[-i]

• Astar geçirmek

• Boyacılıkta, astar vurmak, astar sürmek

[isim]

• Kastarlamak işi

[nesnesiz]

• Astar geçirilmek