İçinde Asl Bulunan Kelimeler

İçinde ASL olan 100 kelime bulunuyor. İçerisinde ASL geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Asl ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

İDAREİMASLAHAT22

13 Harfli Kelimeler

MASLAHATGÜZAR28, HATIRŞİNASLIK23, İHTİSASLAŞMAK23, KADİRŞİNASLIK20, ESASLANDIRMAK19

12 Harfli Kelimeler

ASLANKUYRUĞU25, PASPASLANMAK23, PASPASLATMAK23, İHTİSASLAŞMA22, PASLANMAZLIK22, ASLANPENÇESİ21, PASLANDIRMAK21, ESASLANDIRMA18

11 Harfli Kelimeler

MURAHHASLIK23, PASPASLAMAK22, PASPASLANMA22, PASPASLATMA22, ASLANKULAĞI21, HAKŞİNASLIK20, PASLANDIRMA20, DENİZASLANI18, ASLANLAŞMAK16, ASLANGİLLER16, KIYASLANMAK16, MAKASLANMAK14, TERASLANMAK13

10 Harfli Kelimeler

PASPASLAMA21, HONDURASLI20, SİVASLILIK20, ASLANLAŞMA15, KIYASLAMAK15, KIYASLANMA15, ESASLANMAK13, KABATASLAK13, MAKASLANMA13, MAKASLAMAK13, TERASLANMA12, TERASLAMAK12

9 Harfli Kelimeler

ASLANAĞZI21, PASLANMAZ18, PASLAŞMAK18, FASLETMEK17, HASSASLIK17, GASLETMEK15, İHTİRASLI15, PASLANMAK15, PASLATMAK15, ASLANIMSI14, KIYASLAMA14, KASLAŞMAK14, YASLANMAK13, ESASLANMA12, İLTİMASLI12, MAKASLAMA12, TERASLAMA11

8 Harfli Kelimeler

PASLAŞMA17, PASLANIŞ17, FASLETME16, KAVASLIK16, GASLETME14, MASLAHAT14, PASLATMA14, PASLANMA14, ASLANAPA13, KASLAŞMA13, MİKYASLI13, NADASLIK12, YASLANMA12, YASLAMAK12, ASLANLIK10, RAKKASLI10, TASLAMAK10

7 Harfli Kelimeler

SİVASLI16, ESPASLI14, İHLASLI13, CİNASLI12, ASLANCA11, ASLINDA11, NADASLI11, YASLAMA11, ASLANSI10, ELMASLI10, MAKASLI10, TASLAMA9

6 Harfli Kelimeler

MASLUP13, HASLET11, ASLİYE9, ESASLI9, MASLAK8, TASLAK7

5 Harfli Kelimeler

FASLI13, PASLI11, YASLI9, ASLIK7, KASLI7, ASLAN6, ASLEN6

4 Harfli Kelimeler

ASLA5, ASLİ5

ASLA (Kelime Kökeni: Arapça aṣlā)

[zarf]

  • Hiçbir zaman, hiçbir şekilde, katiyen

    Kimseye faydası olmayıp da yalnız kendi nefsine ayırdığın servet, asla makbul değildir. - Ahmet Kabaklı

  • Sakın, zinhar

ASLİ (Kelime Kökeni: Arapça aṣlī)

[sıfat]

  • Birincil

    Kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür. - Anayasa

  • Temel olarak alınan, birincil
  • Asıl olan

    Kurumun asli üyeleri.

Birleşik Kelimeler: asli düşünce, asli maaş, asli nüsha

ASLAN

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kedigillerden, Afrika'da ve Asya'da yaşayan, erkekleri yeleli, yırtıcı, uzunluğu 160, kuyruğu 70 santimetre ve ucu püsküllü, çok koyu sarı renkli güçlü bir tür memeli, arslan

[mecaz]

  • Gürbüz, cesur ve yiğit adam

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aslan gibi
  • aslanım!
  • aslanın ağzında olmak
  • aslan kesilmek
  • aslan kocayınca sıçan deliği gözetir
  • aslan kükrerse atın ayağı kösteklenir
  • aslan postunda, gönül dostunda
  • aslan yatağından belli olur

Birleşik Kelimeler: aslanağzı, aslankulağı, aslankuyruğu, aslan payı, aslanpençesi, aslansütü, aslan yürekli, dağ aslanı, denizaslanı, gemi aslanı, Yeni Dünya aslanı

[isim]

[gök bilimi]

  • Zodyak üzerinde Yengeç ile Başak arasında yer alan takımyıldızın adı

ASLEN (Kelime Kökeni: Arapça aṣlen)

[zarf]

  • Kök veya soy bakımından

TASLAK

[isim]

  • Bir şeyi, bir sanat veya edebiyat eserini ana çizgileriyle, türlü bölümleriyle belirten ön çalışma

    Evet, diye devam ettim, hikâyen henüz taslak hâlinde. - Refik Halit Karay

  • Eskiz

[mecaz]

  • Usta olmadığı hâlde kendini ustaymış gibi göstermeye çalışan kimse

Birleşik Kelimeler: kabataslak

ASLIK

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Kısır olan (kadın veya dişi hayvan)

KASLI

[sıfat]

  • Kasları sıkı, gelişmiş, adaleli

MASLAK (Kelime Kökeni: Arapça maṣlāḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Sürekli su akan boru

    İlerideki maslaktan su doldurmaya giden simsiyah bir zenci kızının yakasından asıldı. - Osman Cemal Kaygılı

  • Boruları aşırı basınçtan korumak amacıyla su yolu üzerinde yapılan içi su dolu hazne
  • Büyük yalak

TASLAMA

[isim]

  • Taslamak işi

    Bu yüzden efendisine ev sahipliği taslamaya karar verdi. - İhsan Oktay Anar

ASLİYE (Kelime Kökeni: Arapça aṣliyye)

[isim]

[eskimiş]

  • Temel, esas

Birleşik Kelimeler: asliye ceza mahkemesi, asliye hukuk mahkemesi

ESASLI

[sıfat]

  • Köklü, geniş ölçüde etkili, güzel, doğru

    Büyüdüğü vakit de kendisine esaslı bir şey söylenmemiş. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Kuvvetli, etkili

    Annesi ona bağırırken babası da esaslı bir şamar indirdi. - Elif Şafak

[zarf]

  • Köklü, etkili, güzel bir biçimde, doğru olarak

    Konuyu esaslı öğrendi mi?

YASLI

[sıfat]

  • Yas tutan (kimse), matemli

    Yaşlı ve yaslı kadını, bitik bir hâlde kulübenin köşesinde biraz kımıldanarak buyur etti. - Halikarnas Balıkçısı

ASLANLIK

[isim]

  • Yiğitlik, cesaretlilik

RAKKASLI

[sıfat]

  • Sarkacı olan

    Evlerin başka odalarında duvara asılmış rakkaslı ve rakamları alaturka bir çalar saat işler. - Abdülhak Şinasi Hisar

TASLAMAK

[-i]

  • Taşçılıkta bir taşın kaba bölümlerini, çıkıntılarını almak

[mecaz]

  • Kendinde olmayan bir özelliği varmış gibi göstermek

[halk ağzında]

  • Gözetlemek, gizlice izlemek