İçinde Aralama Bulunan Kelimeler

İçinde ARALAMA olan 12 kelime bulunuyor. İçerisinde ARALAMA geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Aralama kelimesinin anlamı nedir? Aralama ile başlayan kelimeler. Aralama ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

ZIMPARALAMAK22

11 Harfli Kelimeler

ZIMPARALAMA21, NUMARALAMAK14

10 Harfli Kelimeler

NUMARALAMA13

9 Harfli Kelimeler

PARALAMAK14, YARALAMAK12, KARALAMAK10

8 Harfli Kelimeler

PARALAMA13, YARALAMA11, ARALAMAK9, KARALAMA9

7 Harfli Kelimeler

ARALAMA8

ARALAMA

[isim]

  • Aralamak işi

ARALAMAK

[-i]

  • İki şey arasında açıklık oluşturmak, az açmak

    Kapısını hafifçe araladı. - Falih Rıfkı Atay

  • Aralıklı duruma getirmek, seyrekleştirmek

    Şu sandalyeleri biraz aralayınız.

[halk ağzında]

  • Bitkilerin fazla dal ve çubuklarını kesmek, seyrekleştirmek

KARALAMA

[isim]

  • Karalamak işi
  • El alıştırmak için çok tekrarlanarak yazılan yazı
  • Üstünde düzeltmeler yapılan, temize çekilmemiş yazı taslağı, müsvedde

    İlk şiirim olan bir türkü güftesini, Üsküp türkülerinde gördüğüm vezinle karalamaya başladım. - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]

  • Leke sürme, kötülük yükleme

Birleşik Kelimeler: karalama beyti, karalama defteri

KARALAMAK

[-i]

  • Boya veya kalemle birtakım şekiller çizerek bir yeri kirletmek

    Duvarı karalamışlar.

  • Bir yazının üzerini çizerek onu geçersiz kılmak

    Son iki satırı karalamalı.

  • Taslak olarak yazmak veya çizmek

    Defteri elime alıp şu iki sayfalık yazıyı karaladıktan sonra kapının yavaşça gıcırdadığını işittim. - Halit Ziya Uşaklıgil

[nesnesiz]

  • Hızlı ve acele olarak yazmak

    Birdenbire ayağa kalktı ve ayakta bir reçete karaladı. - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]

  • Leke sürmek, kötülük yüklemek, iftira etmek

YARALAMA

[isim]

  • Yaralamak işi

YARALAMAK

[-i]

  • Silah, bıçak vb. bir araçla yara açmak

    Kocaman bir bıçağı kuşağının arasından çıkarıp Seher'i böğründen yaraladı. - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]

  • Gücendirmek, incitmek, kırmak

    Gururunu yaraladılar.

NUMARALAMA

[isim]

  • Numaralamak işi

PARALAMA

[isim]

  • Paralamak işi

NUMARALAMAK

[-i]

  • Bir veya daha fazla sıra numarasıyla göstermek, numara koymak

PARALAMAK

[-i]

  • Parçalamak
  • Yıpratıp eskitmek

    Yepyeni ayakkabıları bir ayda paraladı.

[mecaz]

  • Dövmek, hırpalamak

    El âlemin çocuklarının tek evladını paraladıklarını düşündükçe aklı başından gidiyordu. - Elif Şafak

ZIMPARALAMA

[isim]

  • Zımparalamak işi

ZIMPARALAMAK

[-i]

  • Zımpara kâğıdı sürerek bir şeyin yüzeyindeki pürüzleri yok etmek