[isim]

• Masallarda adı geçen ve gerçekte var olmayan büyük bir kuş, Simurg, Zümrüdüanka

[isim]

[teklifsiz konuşmada]

• Kardeş kadar yakın olan kimse

[isim]

• Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri, Türkiye'nin başkenti

[isim]

• Kadınların oynadığı hareketli bir Fransız dansı

[isim]

• Faizle para alıp veren, kredi, iskonto, kambiyo işlemleri yapan, kasalarında para, değerli belge, eşya saklayan ve ticaret, sanayi, ekonomi alanlarında çeşitli etkinliklerde bulunan kuruluş

• Bankacılık işleminin yapıldığı yapı

Ata Sözleri ve Deyimler

• bankadan çekmek (veya almak)
• banka gibi
• bankaya yatırmak

[isim]

• İki atlı kızak

[isim]

• Ankara ilinden olan kimse

  Ankaralılarla münasebetlerinde her zaman sıkı bir ahlak ve seviye kontrolüne tabi tutuldu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[sıfat]

• Bir oyuğa, yuvaya yerleştirilmiş (tesisat)

  Ankastre telefon tesisatı. Ankastre ocak.

[sıfat]

• Başkaldırıcı

  Bey soylu ailelerin çocukları arasından hemen her zaman bir isyankâr çıkar. - Selim İleri

[isim]

[tarih]

• Ağaç ve toprakla yapılmış, hendekle çevrilmiş küçük hisar

  Hasan Paşa palankası civarındaki hanlara geldiklerinde eşkıya hücumuna uğradılar. - Falih Rıfkı Atay

[isim]

• Toplantı ve gösterilerde taşınan, üzerinde benimsenen amacın birkaç sözle gösterildiği karton veya bezden levha

  Gençler ellerindeki pankartları bir anda açarak uygun adım sahneye dalıverdiler. - Haldun Taner

[isim]

• Ankara iline bağlı ilçelerden biri

[isim]

• Ankaralı olma durumu

[isim]

• Bankaların para işlemlerini günün her saatinde otomatik olarak yapan makine

[sıfat]

[eskimiş]

• Sürekli zarar veren veya zarar vermeyi huy edinmiş olan

  Nevi şahsına münhasır bir ziyankâr hırsız, iki üç günde bir eve giriyor. - Reşat Nuri Güntekin