İçinde Akıl Bulunan Kelimeler

İçinde AKIL olan 67 kelime bulunuyor. İçerisinde AKIL geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Akıl kelimesinin anlamı nedir? Akıl ile başlayan kelimeler. Akıl ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

AKILSALLAŞTIRMA22

14 Harfli Kelimeler

BIRAKILIVERMEK26, AKILLANIVERMEK23, BIRAKILABİLMEK21, AKILLANABİLMEK18

13 Harfli Kelimeler

BIRAKILIVERME25, AKILLANIVERME22, BIRAKILABİLME20, AKILLANMAZLIK19, AKILLANDIRMAK18, AKILLANABİLME17

12 Harfli Kelimeler

ÇAKILIVERMEK24, ÇAKILAYAZMAK22, ÇAKILABİLMEK19, BAKILABİLMEK18, AKILLANDIRMA17

11 Harfli Kelimeler

ÇAKILIVERME23, ÇAKILAYAZMA21, ÇAKILABİLME18, ÇAKILDATMAK18, BAKILABİLME17, TAKILGANLIK17

10 Harfli Kelimeler

YENİFAKILI20, AKILSIZLIK17, ÇAKILDAMAK17, ÇAKILDATMA17, AKILLANMAZ15, ADAMAKILLI15, BIRAKILMAK15, KARAKILÇIK15, AKILLANMAK12

9 Harfli Kelimeler

AKILSIZCA18, BIRAKIL17, ÇALAKIL17, ÇAKILDAMA16, AKILCILIK15, AKILLANIŞ14, BIRAKILMA14, AKILLILIK12, AKILLANMA11

8 Harfli Kelimeler

ÇAKILDAK14, ŞAKILDAK14, AKILLICA13, ÇAKILMAK13, ÇAKILLIK13, TAKILGAN13, BAKILMAK12, YAKILMAK12, KAKILMAK10, TAKILMAK10

7 Harfli Kelimeler

ÇAKIL15, AKILSIZ13, ÇAKILLI12, ÇAKILMA12, ÇAKILTI12, TAKIL12, BAKILMA11, YAKILMA11, AKILSAL9, KAKILMA9, TAKILMA9

6 Harfli Kelimeler

AKILCI11, ÇAKILI11, AKILLI8, TAKILI8

5 Harfli Kelimeler

ÇAKIL9

4 Harfli Kelimeler

AKIL5

AKIL (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳl)

[isim]

  • Düşünme, anlama ve kavrama gücü, us
  • Öğüt, salık verilen yol

    Bu aklı size kim verdi.

  • Düşünce, kanı

    Şimdiki aklım olsaydı bu dükkânın yerine aç bir kahve! - Ahmet Kutsi Tecer

[ruh bilimi]

  • Bellek

    Hâlâ aklımda o tufan yağmuru. - Cahit Sıtkı Tarancı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akıl akıldan üstündür
  • akıl akıl, gel çengele takıl
  • akıl alır gibi değil
  • akıl almak
  • akıl almamak
  • akıl bırakmamak
  • akılda kalmak
  • akıldan çıkarmak
  • akıldan çıkmak
  • akıl danışmak
  • akılda tutmak
  • akıl durdurmak
  • akıl erdirememek (veya ermemek)
  • akıl erdirmek
  • akıl ermek
  • akıl etmek
  • akıl havsala almamak
  • akıl için yol (veya tarik) birdir
  • akıl işi değil
  • akıl kişiye sermayedir
  • akılları pazara çıkarmışlar, herkes yine kendi akılını almış (veya akıllar gelin olmuş, herkes kendininkini beğenmiş)
  • akıl öğretmek
  • akıl para ile satılmaz
  • akıl sır ermemek
  • akıl terelelli (olmak)
  • akıl var, izan (veya mantık veya yakın) var
  • akıl vermek
  • akıl yaşta değil baştadır
  • akıl yürütmek
  • akla (veya akıllara) durgunluk (veya şaşkınlık) vermek
  • akla fenalık vermek
  • akla gelmek
  • akla gelmemek
  • akla gelmeyen başa gelir
  • akla hayale gelmemek
  • akla sığar gibi
  • akla sığmamak
  • aklı almamak
  • aklı başa yaş getirir
  • aklı başına gelmek
  • aklı başından gitmek
  • aklı başka yerde olmak
  • aklı bir (veya beş) karış yukarıda (veya havada) olmak
  • aklı bir yerde olmak
  • aklı bokuna karışmak
  • aklı çıkmak
  • aklı dağılmak
  • aklı durmak
  • aklı ermek
  • aklı fikri bir şeyde olmak
  • aklı gitmek
  • aklı kalmak
  • aklı karışmak
  • aklı kesmek
  • aklı kesmemek
  • aklıma gelen başıma geldi
  • aklına bir şey gelmek
  • aklına bir şey gelmesin
  • aklına düşmek
  • aklına esmek
  • aklına geleni işleme, her ağacı taşlama
  • aklına geleni söylemek
  • aklına geleni yapmak
  • aklına gelmek
  • aklına getirmek
  • aklına getirmek
  • aklına koymak
  • aklına koymak
  • aklına mukayyet olmak
  • aklına sığdırmak
  • aklına sığmamak
  • aklına şaşayım (veya şaşarım)
  • aklına takmak
  • aklına turp sıkayım
  • aklına tüküreyim
  • aklına uymak
  • aklına yatmak
  • aklına yelken etmek
  • aklında kalmak
  • aklından çıkarmamak
  • aklından çıkmak
  • aklından geçirmek
  • aklından geçmek
  • aklından zoru olmak
  • aklında olsun (veya kalsın!)
  • aklında tutmak
  • aklını (bir şeyle) bozmak
  • aklını başına almak (veya toplamak veya devşirmek)
  • aklını başından almak
  • aklını başka yere vermek
  • aklını çalmak
  • aklını çelmek
  • aklını devşirmek
  • aklını kaçırmak
  • aklını karıştırmak
  • aklını kullanmak
  • aklının ayarını bozmak
  • aklının bir köşesine yazmak
  • aklının köşesinden geçmemek
  • aklının terazisi bozulmak
  • aklının ucundan bile geçirmemek
  • aklını oynatmak
  • aklını peynir ekmekle yemek
  • aklını şaşırmak
  • aklını takmak
  • aklını yormak
  • aklınla bin yaşa
  • aklın süzgecinden geçirmek
  • aklın yolu birdir
  • aklı sonradan gelmek
  • aklı takılmak
  • aklı yatmak
  • aklı zıvanadan çıkmak

Birleşik Kelimeler: akılalmaz, akıl defteri, akıl dışı, akıl dişi, akıl doktoru, akıl hastanesi, akıl hastası, akıl hocası, akıl kârı, akıl kethüdası, akıl kumkuması, akıl kutusu, akıl küpü, akıl zayıflığı, akıldan yoksun, akıllara seza, akıllara şifa, akıllara zarar, akıllara ziyan, koyma akıl, oyma akıl, akla yakın, akla yatkın, akla zarar, akla ziyan, aklı başında, aklıevvel, aklı kıt, aklıselim, aklı sıra, aklı tam ayar, aklı yetik

AKILLI

[sıfat]

  • Gerçeği iyi gören ve ona göre davranan, akil

    İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı. - Yusuf Ziya Ortaç

[ünlem]

  • Karşısındakini küçümseme amacıyla söylenen bir söz

[alay yollu]

  • Uyanık geçinen

    Akıllıya bak, bu işten kendisine bir pay çıkarmak istiyor.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akıllı düşününceye kadar deli çocuğunu (veya oğlunu) everir
  • akıllı geçinmek
  • akıllı köprü arayıncaya dek deli suyu geçer
  • akıllım
  • akıllı olmak

Birleşik Kelimeler: akıllı başlı, akıllı uslu, adamakıllı, horoz akıllı, sivri akıllı, uslu akıllı, yarım akıllı

TAKILI

[sıfat]

  • Takılmış, tutturulmuş, asılmış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takılı kalmak

AKILSAL

[sıfat]

[felsefe]

  • Düşünceyi ve gerçeği somut değerlerle birbirine bağlayan, hakikati içine alan

KAKILMA

[isim]

  • Kakılmak işi

TAKILMA

[isim]

  • Takılmak işi

    Sonradan kapının kaldırılıp yerine takılması için yetmiş kişinin çalışması icap etti. - Necip Fazıl Kısakürek

ÇAKIL

[isim]

[mineraloji]

  • Çakıl taşı

    Çakıl dolu kamyonla, klakson çalarak yapı yerine girdi. - Aydın Boysan

Birleşik Kelimeler: çakıl çukul, çakıl kuşu, çakıl taşı, çakıl yol

KAKILMAK

[-e]

  • Kakma işi yapılmak

    O kadar çok, o kadar bol inci kakılmıştı ki tahtın üstüne, bunları insan birer sedef düğme sanıyordu. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kakılıp kalmak

TAKILMAK

[nesnesiz]

  • Takma işi yapılmak

    O gece üst katla bizim odayı birleştiren merdivenin üstüne koca kapak takıldı. - Ayla Kutlu

[-e]

  • Bir yere iliştikten veya dokunduktan sonra oradan kurtulamamak

    Önünü çok iyi göremeyen hayvanın ayağı bir taşa takıldı. - Osman Cemal Kaygılı

[-e]

  • Engelle karşılaşıp geçici olarak işlemez duruma gelmek

    İğne bir müddetten beri plağın bozuk yerine takılmış, ha babam ha, bir melodiyi tekrar edip duruyordu. - Haldun Taner

[-e]

  • Bir yerde bir süre kalmak, oyalanmak

    Yolda bir arkadaşına takıldı.

[-e]

[mecaz]

  • Olumsuz veya aksayan, eksik bir yanını görerek üstünde durmak

    Son günlerde bir de usta sözüne takılır oldum. - Nezihe Meriç

[-e]

[mecaz]

  • Kızdırmak, üzmek, şaşırtmak amacıyla şaka yollu konuşmak

    İstasyon memuru onun şehre seyrek indiğini bildiğinden her seferinde takılır. - Haldun Taner

[-e]

[argo]

  • Biriyle, bir toplulukla sık sık birlikte olmak, onlara katılmak

[-e]

[argo]

  • Kahvehane, meyhane vb.ne sık sık gitmek, eğlenmek

[-e]

  • Birinin sürekli peşinden gitmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takılıp kalmak

AKILLANMA

[isim]

  • Akıllanmak durumu

BAKILMA

[isim]

  • Bakılmak işi

    Bayram nasılsa koymuştu oğlunu bir başka kadının evine, bakılması için. - Ayşe Kulin

YAKILMA

[isim]

  • Yakılmak işi

AKILCI

[sıfat]

[felsefe]

  • Akılcılıktan yana olan, usçu, rasyonalist (kimse)
  • Akılcılıkla ilgili

ÇAKILI

[sıfat]

  • Çivi, kazık vb. bir şeyle tutturulmuş

    Duvara çakılı büyük rakkaslı saati tamire götüren hademe, Reşat'ın omzuna adamakıllı bindirmiş. - Yusuf Ziya Ortaç

  • Çakılmış, bir şeye bağlı

    Genç kadın, forsaların çakılı bulunduğu oturak dairesini görmeyi merak ediyordu. - Feridun Fazıl Tülbentçi

  • Yeri değişmez, sabit

    Gülnaz için için ağlıyor, gözleri hep öyle döşemeye çakılı. - Emine Işınsu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çakılı kalmak

AKILLANMAK

[nesnesiz]

  • Karşılaşılan olayların sonuçlarından yararlanarak davranmak
  • Uslanmak