İçinde Aks Bulunan 8 Harfli Kelimeler
İçerisinde AKS olan 8 harfli 50 kelime bulunuyor. İçinde AKS olan 8 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Aks ile başlayan 8 harfli kelimeler. aks ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
DUVAKSIZ22,
TAKSİRLİ
- Kusurlu
Birleşik Kelimeler: taksirli suç
TAKSİRAT (Kelime Kökeni: Arapça taḳṣīrāt)
-
Kusurlar, suçlar
İnsan gene kendi taksiratı yüzünden normal ömrünü yaşayamaz oldu. - Burhan Felek
AKSETMEK (Kelime Kökeni: Arapça ʿaks + Türkçe etmek)
-
Ses bir yere çarpıp geri dönmek, yankılanmak, yankı vermek
Aksetti uyanmış tepelerden sırasıyla / Dağ dağ o güzel ses bütün etrafı gezindi - Yahya Kemal Beyatlı
-
Bir ışık veya bir şekil düz ve parlak bir yüzeye çarpıp orada aynen görünmek, yansımak
Ve aynaya akseden alın kırışığında / Ölümü hatırlarız solgun mum ışığında - Halit Fahri Ozansoy
- Evirmek, tersine çevirmek
-
Ulaşmak, yayılmak, duyulmak
Zaptiye ve hafiye vakalarına dair havadisler bize, âdeta, efsaneleşmiş olarak aksetmez miydi? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
AKSATMAK
-
Bir işi gereği gibi yürütmemek
Çalışmasını da aksatmamıştı üstelik. - Ayşe Kulin
AKSAKLIK
-
Aksak olma durumu
Bütün içtenliğimizle aksaklıkları sıralamıştık. - Ahmet Ümit
KRONAKSİ (Kelime Kökeni: Fransızca chronaxie)
- Bir elektrik akımının bir sinir veya kasla uyarım oluşturabilmesi için gereken kısa süre
TAKSİMAT (Kelime Kökeni: Arapça taḳsīmāt)
- Bölüntüler
- Bölme, bölüştürme işleri
AKSIRTMA
- Aksırtmak işi., hapşırtma
AKSIRMAK
-
Burun zarlarının gıcıklanması ile solunum kaslarının birdenbire kasılması üzerine, ağız ve burundan hızlı, gürültülü soluk boşaltmak, hapşırmak
Açığa aksır, mikropları üstümüze savurma. - Burhan Felek
AKSESUAR (Kelime Kökeni: Fransızca accessoire)
- Bir aletin, bir makinenin işlevine katılmayan ancak kendine özgü ayrı bir yararı bulunan alet, araç veya nesne
- Giysiyi bütünleyen çanta, kemer, şapka, eldiven, mücevher vb. eşya
- Konunun gerektirdiği ölçüde kullanılan, bir sahne içinde yer alan veya oyuncunun dekor gereği kullandığı çeşitli eşya
IRAKSAMA
- Iraksamak işi, istibat
- Iraksak olma durumu
MAKSATLI
- Bir amacı olan
- Bilerek, isteyerek, kasıtlı olarak
MAKSİMAL (Kelime Kökeni: Fransızca maximale)
- Azami
- Maksimum
TIRNAKSI
- Tırnağı andıran, tırnağa benzeyen, tırnak gibi
Birleşik Kelimeler: tırnaksı kemik
AKSİSEDA (Kelime Kökeni: Arapça ʿaks + ṣadā)
-
Yankı
Şimdi derin bir aksiseda gibi uzayan bir ses odaya yayılıyor. - Nazım Hikmet