İçinde Aile Bulunan Kelimeler

İçinde AİLE olan 14 kelime bulunuyor. İçerisinde AİLE geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Aile kelimesinin anlamı nedir? Aile ile başlayan kelimeler. Aile ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

GAİLESİZLİK19

9 Harfli Kelimeler

MUMAİLEYH18

8 Harfli Kelimeler

GAİLESİZ16

7 Harfli Kelimeler

AİLESİZ11, GAİLE11, AİLECEK10, AİLELİK7

6 Harfli Kelimeler

AİLE12, AİLECE9, MAAİLE7

5 Harfli Kelimeler

GAİLE9, HAİLE9, MAİLE6

4 Harfli Kelimeler

AİLE4

AİLE (Kelime Kökeni: Arapça ʿaʾile)

[isim]

[toplum bilimi]

  • Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik

    Birbirlerine nasıl tutkun, yangın bir aile olduklarını sayıp döktü. - Lâtife Tekin

  • Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü

    Kendilerinin hangi asil aileye mensup olduklarını bilmiyorum. - Nazım Hikmet

  • Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü

[halk ağzında]

  • Eş, karı
  • Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışan kimselerin bütünü
  • Temel niteliği bir olan dil, hayvan veya bitki topluluğu, familya

Birleşik Kelimeler: aile adı, aile bahçesi, aile bütçesi, aile doktoru, aile dostu, aile fotoğrafı, aile gazinosu, aile hayatı, aile hekimi, aile hukuku, aile ismi, aile mahkemesi, aile matinesi, aile meclisi, aile ocağı, aile planlaması, aile reisi, aile saadeti, büyük aile, çekirdek aile, koruyucu aile, köklü aile

MAİLE (Kelime Kökeni: Arapça māʾile)

[isim]

[eskimiş]

[coğrafya]

  • Aklan

AİLELİK

[sıfat]

  • Aile ile ilgili, aileye özgü olan

MAAİLE (Kelime Kökeni: Arapça maʿaʿāʾile)

[zarf]

[eskimiş]

  • Ailece, ev halkıyla birlikte

    Bizim evin bacası çekmiyor. Bütün kış, maaile kömür vuruyor bizi bu yüzden. - Nazım Hikmet

AİLECE

[zarf]

  • Bütün aile ile, ailecek

    Evimizi, evimizde ailece birlikte yapılan çok şeyi özlüyordum. - Adalet Ağaoğlu

GAİLE (Kelime Kökeni: Arapça ġāʾile)

[isim]

[eskimiş]

  • Sıkıntı, dert, keder, üzüntü

    Küçücük yaşta, büyüklüğün olanca gaileleri kendi üzerlerine yığılmış kimseler görülür. - Ahmet Midhat

  • Uğraştırıcı iş, çekilmesi zor yük
  • İstenmeyen durum, baş belası

HAİLE (Kelime Kökeni: Arapça hāʾile)

[isim]

[eskimiş]

  • Çok acıklı olay

    Beni öldürmek için birisi fazla bile / Ancak onun elinden çıkar böyle haile - Faruk Nafiz Çamlıbel

[edebiyat]

  • Manzum biçimde yazılmış trajedi

AİLECEK

[zarf]

[halk ağzında]

  • Ailece

    Cumartesi sabahı olduğu gibi gene ailecek oturmaya gitmişlerdi anneannesine. - Elif Şafak

AİLESİZ

[sıfat]

  • Ailesi olmayan

[zarf]

  • Ailesi olmadan

    Cebinde birkaç para ile ailesiz ve dostsuz iş bulana kadar yaşamak mecburiyetinde idi. - Peyami Safa

GAİLELİ

[sıfat]

  • Başa dert olan, üzüntü veren, gaile çıkaran

    Çok gaileli bir iş.

  • Sıkıntısı olan, dertli

    Ne gaileli başım var.

AİLEVİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿāʾilevī)

[sıfat]

  • Aileye dayalı

    Ailevi bir laubalilikle genç adam, köşe koltuğuna kuruldu. - Peyami Safa

  • Aile ile ilgili

GAİLESİZ

[sıfat]

  • Gaile çıkarmayan

    Gailesiz iş.

  • Gailesi olmayan, dertsiz, huzurlu, dinç

    Gailesiz baş olmaz.

MUMAİLEYH (Kelime Kökeni: Arapça mūmā + ileyh)

[isim]

[eskimiş]

  • Adı geçen, yukarıda anılan, sözü edilen kimse

GAİLESİZLİK

[isim]

  • Gailesiz olma durumu, dertsizlik