İçinde Ahit Bulunan Kelimeler

İçinde AHİT olan 16 kelime bulunuyor. İçerisinde AHİT geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ahit kelimesinin anlamı nedir? Ahit ile başlayan kelimeler. Ahit ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

10 Harfli Kelimeler

MÜCAHİTLİK20, AHİTLEŞMEK18

9 Harfli Kelimeler

AHİTLEŞME17

8 Harfli Kelimeler

ŞAHİTSİZ19, ŞAHİTLİK15, ZAHİTLİK15, AHİTNAME13

7 Harfli Kelimeler

ŞEVAHİT20, MÜŞAHİT17, MÜCAHİT17, ŞAHİT14

5 Harfli Kelimeler

VAHİT15, ŞAHİT12, ZAHİT12, LAHİT9

4 Harfli Kelimeler

AHİT8

AHİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿahd)

[isim]

  • Kendi kendine söz vererek bir işi üzerine alma, ant

    Ahdim olsun, bu işi yapacağım.

  • Antlaşma

[eskimiş]

  • Devir, zaman

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ahde vefa
  • ahde vefa etmek

Birleşik Kelimeler: ahitname, ahdetmek, Ahd-i Atik, Ahd-i Cedit

LAHİT (Kelime Kökeni: Arapça laḥd)

[isim]

  • Duvarları taş veya tuğladan, üstü taş bir kapakla örtülü mezar

    Firavun'un açık lahitlerindeki boğuk yankıları dinledim. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Taş veya mermerden oyma mezar

ŞAHİT (Kelime Kökeni: Arapça şāhid)

[isim]

[hukuk]

  • Tanık

    Kendisine uzun uzun anlattığım hikâyemin şahidi yoktu. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şahit olmak
  • şahit tutmak

Birleşik Kelimeler: yalancı şahit

ZAHİT (Kelime Kökeni: Arapça zāhid)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Dinin yasak ettiği şeylerden sakınıp buyurduklarını yerine getiren (kimse)

    Bu sualin karşısında hakikati inkâr olunmuş bir zahit gibi doğruldu. - Ömer Seyfettin

AHİTNAME (Kelime Kökeni: Arapça ʿahd + Farsça nāme)

[isim]

[eskimiş]

  • Antlaşma belgesi

ŞAHİTLİ

[sıfat]

  • Tanıklı

Birleşik Kelimeler: ispatlı şahitli

ŞAHİTLİK

[isim]

  • Tanıklık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şahitlik etmek

ZAHİTLİK

[isim]

  • Zahit olma durumu

    Zahitlikle dindarlığı birbirinden ayırmak lazımdır. - Orhan Seyfi Orhon

VAHİT (Kelime Kökeni: Arapça vāḥid)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Bir, tek

AHİTLEŞME

[isim]

  • Antlaşma

MÜŞAHİT (Kelime Kökeni: Arapça muşāhid)

[isim]

[eskimiş]

  • Gözlemci

Birleşik Kelimeler: sandık müşahidi

MÜCAHİT (Kelime Kökeni: Arapça mucāhid)

[isim]

  • Kutsal ülküler uğruna savaşan kimse, alperen

AHİTLEŞMEK

[nesnesiz]

[-le]

  • Antlaşmak

ŞAHİTSİZ

[sıfat]

  • Tanıksız

[zarf]

  • Tanıksız

    Vakayı şahitsiz bırakmak için seni de öldürmeli idim. - Falih Rıfkı Atay

MÜCAHİTLİK

[isim]

  • Mücahit olma durumu