HIZLILIK ile Oluşan Kelimeler (HIZLILIK Kelime Türetme)

HIZLILIK harflerinden oluşan 12 kelime bulunuyor. HIZLILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Hızlılık kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

8 Harfli Kelimeler

HIZLILIK18

5 Harfli Kelimeler

HIZLI14, ZIHLI14, KIZIL10, KILLI7

4 Harfli Kelimeler

ILIK6

3 Harfli Kelimeler

HIZ11, ZIH11, HIK8, KIZ7, KIL4

2 Harfli Kelimeler

IH7

KIL

[isim]

  • Bazı hayvanların derisinde, insan vücudunun belli yerlerinde çıkan, üst deri ürünü olan ipliksi uzantı
  • Keçi tüyü

[sıfat]

  • Keçi tüyünden yapılmış veya dokunmuş olan

    Sana kız mı verirler / Kıl şalvar giymeyincek - Halk türküsü

[sıfat]

[argo]

  • Huysuz, geçimsiz (kimse)

[bitki bilimi]

  • Bitkilerde görülen, genellikle silindirimsi, içi boş, çok ince uzantı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kıl (kadar) kalmak
  • kıl gibi
  • kılı kıpırdamamak
  • kılı kırk yarmak
  • kılına dokunmamak
  • kılına halel gelmemek
  • kılını (bile) kıpırdatmamak (veya oynatmamak)
  • kıl kapmak
  • kıl olmak

Birleşik Kelimeler: kıl burun, kıl çadır, kıl dönmesi, kılkapan, kıl keçisi, kılkıran, kıl kurt, kılkuyruk, kıl kuyruk, kıl otu, kıl payı, kıl testere, kıl yumağı, kılı kılına, emici kıllar

ILIK

[sıfat]

  • Soğukla sıcak arası, ne soğuk ne sıcak

    Galip ıssız bir gece içinde, ılık bir bahçede, bir havuz kenarında yanan bir meşaledir. - Asaf Halet Çelebi

KILLI

[sıfat]

  • Kılı olan, kıl ile kaplı

    İhtiyarın zayıf damarları kabarmış kıllı elleri dizlerinin üstündeydi. - Peyami Safa

KIZ

[isim]

  • Dişi çocuk

    Oğlu savaşın birinde şehit düştü, iki kızı da evlenip ücra yerlere gittiler. - Halikarnas Balıkçısı

  • Üzerinde kadın resmi bulunan iskambil kâğıdı

    Karo kızı.

[ünlem]

  • Dişi cinsten birine daha yaşlı biri tarafından kullanılan bir seslenme sözü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kız almak
  • kız beşikte (veya kundakta), çeyiz sandıkta
  • kız gibi
  • kızı gönlüne bırakırsan ya davulcuya kaçar (veya varır) ya zurnacıya
  • kızı kısrağı
  • kızım sana söylüyorum (veya dedim) gelinim sen anla (veya işit)
  • kızını (veya evladını) dövmeyen dizini döver
  • kız istemek
  • kız kaçırmak
  • kız vermek

Birleşik Kelimeler: kız başına, kız böceği, kızevi, kızkalbi, kız kardeş, kız kızan, kız kilimi, kız kurusu, kız kuşu, kızmemesi, kızoğlan, kız tavlası, kızlar ağası, kızlı erkekli, besleme kız, gelinlik kız, karı kız milleti, kiralık kız, naylon kız, üvey kız, Yedikızkardeş, dayı kızı, denizkızı, deniz kızı, elkızı, emmi kızı, hala kızı, kapak kızı, maça kızı, sokak kızı, analıkızlı

IH

[isim]

  • Deveyi çöktürmek için çıkarılan ses

HIK

[isim]

  • Hıçkırırken boğazdan çıkan ses

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hık demiş (anasının veya babasının) burnundan düşmüş
  • hık tutmak

Birleşik Kelimeler: hık mık

KIZIL

[isim]

  • Parlak kırmızı renk

[sıfat]

  • Bu renkte olan

    Sular sarardı... Yüzün perde perde solmakta / Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta - Ahmet Haşim

[sıfat]

[mecaz]

  • Aşırı derecede olan

    Softalar arasında kızıl bir kavga kopmuştu. - Falih Rıfkı Atay

[mecaz]

  • Komünist

[tıp]

  • Genellikle küçük yaşlarda görülen, bulaşıcı, yüksek ateşli, kırmızı renkte geniş lekeler döktüren, kuluçka dönemi üç dört gün süren tehlikeli hastalık

[halk ağzında]

  • Altın

Birleşik Kelimeler: kızılağaç, Kızılbaş, kızılboya, kızılçam, Kızılderili, Kızılelma, kızılgeyik, kızıl ısı, kızıl iblis, kızılkanat, kızılkantaron, kızıl kıyamet, kızılkök, kızılkurt, kızılkuyruk, kızılötesi, kızılsöğüt, kızıl su yosunları, kızılşap, kızılyaprak, kızılyara, kızıl yel, kızılyörük, kankızıl

HIZ

[isim]

  • Çabukluk, sürat

    Hikâyede baştan sona kadar hareket ve hız olmalıdır. - Falih Rıfkı Atay

  • Bir hareketten doğan güç, şiddet

    Yağmur şimdi hızını daha da arttırmıştı. - Haldun Taner

  • Çaba, güç, gayret, takat

[fizik]

  • Alınan yolun harcanan zamana oranı, sürat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hız almak
  • hızını alamamak
  • hızını almak
  • hızını kaybetmek (veya yitirmek)
  • hız vermek

Birleşik Kelimeler: hızölçer, açısal hız, alan hızı, büyüme hızı, dalga hızı, dolanım hızı, ışık hızı, kalkınma hızı, var hızıyla

ZIH (Kelime Kökeni: Farsça zih)

[isim]

  • Giysilerin kol, yaka, etek vb. kenarlarına dikilen şerit veya kaytan

    Pantolon zıhı.

  • Marangoz işlerinde ince kenar pervazı
  • Sayfa çevresine çekilen çizgi

HIZLI

[sıfat]

  • Çabuk, seri, süratli

    Bir akşamüzeri her zamanki hızlı adımlarla geldi. - Ayla Kutlu

[zarf]

  • Güç kullanarak

    Hızlı vurmak.

[zarf]

  • Çabucak

    Bünyamin, gücünün yettiği kadar hızlı yürüyüp Haliç'e indi. - İhsan Oktay Anar

[mecaz]

  • Uçarı, çapkın, hovarda

    Doludizgin, bir bekârlığın tam tadını çıkaran, renkli, değişken, hızlı bir yaşam sürüyordum. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hızlı sağanak tez geçer
  • hızlı yaşamak

Birleşik Kelimeler: hızlı akın, hızlı hızlı, hızlı hücum

ZIHLI

[sıfat]

  • Zıhı olan

HIZLILIK

[isim]

  • Hızlı olma durumu, sürat