HÜKÜMFERMA Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
HÜKÜMFERMA harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli HÜKÜMFERMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
MAHFE16,
KREMA (Kelime Kökeni: İtalyanca crema)
- Bir tür yumurtalı süt tatlısı
- Kaymak
- Kevgirden geçirilmiş sütle koyulaştırılmış çorba
KAMER (Kelime Kökeni: Arapça ḳamer)
- Ay
Birleşik Kelimeler: kamer balığı
MARKE (Kelime Kökeni: Fransızca marqué)
- `Takım oyunlarında karşı takımdaki bir oyuncuyu yakından izlemek, tutmak, gölgelemek, markaja almak` anlamındaki marke etmek birleşik fiilinde geçen bir söz
MERAK (Kelime Kökeni: Arapça merāḳ)
-
Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek
Biraz sonra yine bazı sesler işittim / Merak ile merdivenin başına gittim - Enis Behiç Koryürek
-
Bir şeyi edinme, yapma, bir şeyle uğraşma isteği
Öteden beri güzel giyinmeye, güzel konuşmaya merakım vardır. - Reşat Nuri Güntekin
-
Düşkünlük, heves
Meslek dışında biricik merakı, kendi tabiriyle hobisi fotoğrafçılıktı. - Haldun Taner
- Kaygı, tasa
Ata Sözleri ve Deyimler
- meraka düşmek
- meraka sokmak
- merak etmek
- merak getirmek
- merakına dokunmak
- merakından çatlamak
- merakını mucip olmak
- merakını uyandırmak
- merak olmak
- merak sarmak (veya duymak veya salmak)
- merakta bırakmak
- merakta kalmak
- meraktan çatlamak
- meraktan ölmek
Birleşik Kelimeler: kırkmerak
MERAM (Kelime Kökeni: Arapça merām)
-
İstek
Benim meramım sana yalnız bir şey sormak. - Ömer Seyfettin
Ata Sözleri ve Deyimler
- meram (veya meramını) anlatmak
- meram etmek
- meramın elinden bir şey kurtulmaz
- Konya iline bağlı ilçelerden biri
ÜRKME
- Ürkmek işi, tevahhuş
ÜMERA (Kelime Kökeni: Arapça umerā)
- Beyler, amirler
-
Üstsubaylar
Ordu kumandanı, kendi ümerasından birinin istediği bir matara suyu esirgedi. - Falih Rıfkı Atay
EHRAM (Kelime Kökeni: Arapça ehrām)
- Piramit
- Piramit
HAKEM (Kelime Kökeni: Arapça ḥakem)
- Tarafların aralarındaki anlaşmazlığı çözmek için yetkili olarak seçtikleri ve üzerinde anlaştıkları kişi, yargıcı
- Belirli bir konudan iyi anlayan kimse
- Seçme ve karar verme yetkisi bulunan kimse
-
Karşılaşmaları, yarışmaları kurallara uygun ve yansız olarak yöneten kimse
Hakem, üçüncü defa tekrar ederse güreşe son vereceğini ilan etti. - Halide Edip Adıvar
Birleşik Kelimeler: hakem heyeti, hakem kararı, başhakem, orta hakem, yan hakem, yardımcı hakem, çıkış hakemi, çizgi hakemi
HAREM (Kelime Kökeni: Arapça ḥarem)
-
Saray ve konaklarda kadınlara ayrılan bölüm, selamlık karşıtı
Harem, ihtiyar hatunların bembeyaz patiska sedirli küçük köşe odalarında kalmıştı. - Falih Rıfkı Atay
- Bu bölümde oturan kadınların hepsi
-
Karı, eş
Gelen doktormuş, bizim doktor Hüsnü Bey. Haremim hastalanmış da. - Refik Halit Karay
Birleşik Kelimeler: harem ağası, harem kâhyası, harem selamlık
KEMAH
- Erzincan iline bağlı ilçelerden biri
KEMHA (Kelime Kökeni: Farsça kemḫā)
-
Bir tür ipek kumaş
Yazın yeşil kemha giymiş kışın beyaz giyen dağlar - Halk türküsü
ÜRÜME
- Ürümek işi
Ata Sözleri ve Deyimler
- ürümesini bilmeyen köpek sürüye kurt getirir
EFKÂR (Kelime Kökeni: Arapça efkār)
- Düşünceler, fikirler
- Tasa, kaygı
Ata Sözleri ve Deyimler
- efkâr basmak
- efkâr dağıtmak
- efkâr etmek
- efkârı dağılmak
Birleşik Kelimeler: umumi efkâr, amme efkârı
FERMA (Kelime Kökeni: İtalyanca ferma)
- Av köpeğinin gizlendiği yerden avı gözetlemesi