HUMBARACI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

HUMBARACI harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli HUMBARACI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AHCAR12, BUHAR12, CUMBA12, ABACI11, BARCI11, BAHAR11, HUMAR11, HURMA11, HAMUR11, HARIM11, MAHUR11, UMACI11, ACIMA10, HARAM10, MAHRA10, RUMCA10, ARACI9, BURMA9, MACAR9, RUMBA9, AMBAR8, IRAMA7

IRAMA

[isim]

  • Iramak işi

AMBAR (Kelime Kökeni: Farsça anbār)

[isim]

  • Genellikle tahıl saklanan yer

    Asker ambarlarında buğday var. - Halide Edip Adıvar

  • Yiyecek ve bazı eşyanın saklandığı yer
  • Geminin yük koymaya ayrılmış yeri

    Hakaretlerle bağırarak haşlıyor ve onlara ambarda ve güvertedeki yerlerini gösteriyordu. - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]

  • Genellikle tahılın çok üretildiği yer, bölge

    Buğday ambarımız Konya.

[mimarlık]

  • Kum, çakıl vb. yapı malzemesini ölçmekte kullanılan ve her yanı çoğunlukla 75 santimetre olan küp ölçek

    Şu dört yüz elli dört kuruş, iki ambar kum. - Halit Fahri Ozansoy

[ticaret]

  • Eşya taşıma işleri yapan kurum veya ortaklık

Birleşik Kelimeler: ambar memuru, ambarda kurutma, kırkambar, tahıl ambarı

ARACI

[isim]

  • Ara bulucu
  • İki şey arasında bağlantı kuran kimse, vasıta

[ticaret]

  • Üretici ile tüketici arasında alım satım konusunda bağlantı kuran ve bundan kazanç sağlayan kimse, mutavassıt, komprador

[ekonomi]

  • İhracatçının ihracattan doğan alacaklarının büyük bir bölümünün malın yüklenmesinden hemen sonra, kalan kısmının ise para, malı alandan tahsil edildiğinde bir aracı banka tarafından ödenmesini sağlayan kredi veya yatırım tekniği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aracı koymak

Birleşik Kelimeler: aracı banka, borsa aracısı

BURMA

[isim]

  • Burmak işi

    Ani bir diş ağrısı gibi, manevi bir sancı ruhumu burmaya başladı. - Hüseyin Cahit Yalçın

  • Sarığıburma
  • Burularak yapılmış altın bilezik

[sıfat]

  • Burulmuş, burularak yapılmış, kıvrılmış

    Yoksa ben hiç de aptal, tutsak ruhlu, herhangi maskara herifin burma bıyıklarına hayran olan dişilerden değilim. - Halide Edip Adıvar

  • Hadım etme, iğdiş etme

[halk ağzında]

  • Musluk

[halk ağzında]

  • Eğrilmek için bükülmüş yün

[halk ağzında]

  • Yaşken burularak kurutulan ot

    Arabacılık, sararsın burmayı, çalarsın kamçıyı, haylarsın hayvanı geçer gidersin. - Ahmet Rasim

[halk ağzında]

  • Kuru incir

Birleşik Kelimeler: sarığıburma

MACAR

[isim]

  • Macaristan halkından veya bu halkın soyundan olan kimse

Birleşik Kelimeler: Macar biberi, Macar ineği, Macar salamı

RUMBA (Kelime Kökeni: Fransızca rumba)

[isim]

  • Küba'dan Amerika ve Avrupa'ya yayılan bir dans
  • Bu dansın müziği

    Caz, o yıl çok yayılan bir rumbayı çalıyor. - Necati Cumalı

ACIMA

[isim]

  • Acımak durumu
  • Başka bir kimsenin veya canlının mutsuzluğuna karşı duyulan üzüntü, merhamet

    Sizin zerre kadar acımanız yok mu? - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: acıma duygusu, acıma hissi

HARAM (Kelime Kökeni: Arapça ḥarām)

[sıfat]

[din bilgisi]

  • Din kurallarına aykırı olan, dinî bakımdan yasak olan, helal karşıtı
  • Yasak

    Biraz sevinmek için bekledim dinsin yaram / Anladım, bana gülmek değil yaşamak haram - Faruk Nafiz Çamlıbel

Ata Sözleri ve Deyimler

  • harama uçkur çözmek
  • haram etmek
  • haramın temeli olmaz
  • haram olmak
  • haram olsun!
  • haram yemek

Birleşik Kelimeler: haram lokma, haram para, haramzade

MAHRA (Kelime Kökeni: Arapça mahrā)

[isim]

[eskimiş]

  • Üzüm taşımaya yarayan ağzı geniş, dibi dar tahta kap

RUMCA

[isim]

  • Rumların kullandığı, yeni Yunancanın bir lehçesi

[sıfat]

  • Bu dille yazılmış olan

ABACI

[isim]

  • Aba yapan veya satan kimse
  • Abadan giyecek yapan veya satan kimse

[sıfat]

[mecaz]

  • Asalak

[halk ağzında]

  • Bedavacı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • abacı kebeci (ara yerde) sen neci?

BARCI

[isim]

  • Bar işleten kimse

BAHAR (Kelime Kökeni: Farsça bahār)

[isim]

[gök bilimi]

  • İlkbahar

    Biz çiçeği bahardan bahara görürüz. - Tarık Buğra

  • Bu mevsimde ağaçlarda açan çiçekler ve yapraklar

[mecaz]

  • Gençlik dönemi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • baharı başına vurmak

Birleşik Kelimeler: bahar bayramı, bahar dönemi, bahar nezlesi, erken bahar, evvel bahar, gülbahar, ikinci bahar, ilkbahar, nevbahar, sonbahar

[isim]

  • Baharat

Birleşik Kelimeler: yenibahar

HUMAR (Kelime Kökeni: Arapça ḫumār)

[isim]

[eskimiş]

  • İçki veya uyku sersemliği

HURMA (Kelime Kökeni: Farsça ḫurmā)

[isim]

  • Hurma ağacı
  • Bu ağacın tatlı meyvesi

Birleşik Kelimeler: hurma ağacı, hurma tatlısı, balçık hurması, Hint hurması, Japon hurması, Trabzon hurması