HOŞGÖRÜCÜ ile Oluşan Kelimeler (HOŞGÖRÜCÜ Kelime Türetme)
HOŞGÖRÜCÜ harflerinden oluşan 22 kelime bulunuyor. HOŞGÖRÜCÜ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Hoşgörücü kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
9 Harfli Kelimeler
HOŞGÖRÜCÜ34
7 Harfli Kelimeler
HOŞGÖRÜ27
6 Harfli Kelimeler
GÖRÜCÜ23, ÖRGÜCÜ23, ÖŞÜRCÜ22
5 Harfli Kelimeler
GÖRÜŞ20, ÖRÜCÜ18, GÜRCÜ16
4 Harfli Kelimeler
GÖRÜ16, ÖRGÜ16, GÜCÜ15, ÖRÜŞ15, ÖŞÜR15
3 Harfli Kelimeler
ÖCÜ14, HOŞ11, ÖRÜ11, GÜR9, HÜR9, HOR8, ORG8, ŞOR7
2 Harfli Kelimeler
OH7
ŞOR
- Batı Sibirya'da yaşayan bir Türk topluluğunun adı
OH
-
Sevinç, beğenme, hayranlık, rahatlama vb. duyguları belirten bir söz
Oh, hele şükür! Hepsinin ellerinden kurtulduk. - Abdülhak Şinasi Hisar
Ata Sözleri ve Deyimler
- oh çekmek
- oh demek
- oh olsun!
HOR (Kelime Kökeni: Farsça ḫvār)
- Değersiz, önemi olmayan, aşağı
Ata Sözleri ve Deyimler
- hora geçmek
- hor bakmak
- hor davranmak
- hor görmek
- hor kullanmak
- hor tutmak
ORG (Kelime Kökeni: Fransızca orgue)
- Klavyeli büyük ve küçük borulardan yapılmış, körüklerden elde edilen havanın bu borulardan geçmesiyle değişik ses tonları verebilen, genellikle kilise çalgısı, erganun
GÜR
-
Bol ve güçlü olarak çıkan veya fışkıran
Gür, kumral saçlarının çerçevelediği narin yüzü kıpkırmızı idi. - Ömer Seyfettin
-
Bol, verimli, feyyaz
Eski toprağa ektiklerin / Bir yeni güçle göverdi gür - Behçet Necatigil
Birleşik Kelimeler: gürsoluk
HÜR (Kelime Kökeni: Arapça ḥurr)
-
Özgür
Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür bir şairim. - Tevfik Fikret
- Özgür bir biçimde
Birleşik Kelimeler: hür teşebbüs, hüryemez
HOŞ (Kelime Kökeni: Farsça ḫoş)
-
Beğenilen, duyguları okşayan, zevk veren
Gelmiş o yaylanın baharı / Öter bülbüller hoştur avazı - Âşık Veysel
-
Bununla birlikte
Hoş, benim de evlenmeye pek niyetim yok ya. - Halide Edip Adıvar
- Beğenilen, duyguları okşayan bir biçimde
Ata Sözleri ve Deyimler
- hoşa gitmek
- hoş bulduk (veya gördük)
- hoş geldiniz
- hoş görmek (veya karşılamak)
- hoş tutmak
- hoşuna gitmek
Birleşik Kelimeler: hoşbeş, hoşgörü, hoş koku, hoşkuran, hoşsohbet, bir hoş, helalühoş, mayhoş, meyvehoş
ÖRÜ
- Örme işi
- Yama olarak yapılan örgü
- Tarlalarda sele karşı taştan yapılmış set
- Otlak
Birleşik Kelimeler: besi örü
ÖCÜ
- Küçük çocukları korkutmak için uydurulmuş hayalî yaratık, umacı
GÜCÜ
- Bez tezgâhında ipliği ayarlayan tezgâh tarağı
Birleşik Kelimeler: gücü ipliği
ÖRÜŞ
- Örme işi
ÖŞÜR (Kelime Kökeni: Arapça ʿuşr)
- Ondalık
GÜRCÜ (Kelime Kökeni: Farsça gurcī)
- Gürcistan halkından veya bu halkın soyundan olan kimse
GÖRÜ
- Görme yetisi
-
Bir yerin çevreyi görme özelliği, nezaret
Buranın görüsü geniş.
- Dolaysız kavrama, birden kavrama
Birleşik Kelimeler: hoşgörü, içgörü, öngörü, sağgörü
ÖRGÜ
- Örme işi veya biçimi
- Tığ, şiş veya özel makineyle ilmiklerin yan yana getirilmesiyle örülerek yapılmış şey
- Dokumacılıkta atkı ve çözgü ipliklerinin, dokumayı oluşturacak biçimde belli bir desene göre kesişmesi
-
Örülmüş saç bölüğü, belik
Kadının başına doladığı örgülerden biri, firketelerden kurtulup omzuna düşüyor eğilince. - Nezihe Meriç
- Dramatik metinlerde konunun ana çizgisi , olayın işlenişi veya çatısı
-
Yapı
Batı Avrupa medeniyeti bütün dış ve iç örgüleriyle bana ilk defa orada ayan olmuştu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Her türlü eylem ve olaydan oluşan akış
Yaşamın örgüsü içinde gereğinden bile çok çalışkanım. - Nezihe Meriç
-
Örülerek yapılan, örme
Örgü bir giysi.
- Bazı sinir veya damarların birbirine geçip dolaşmasından ortaya çıkan oluşum
- Duvar veya ayak örme işi, tarzı
Birleşik Kelimeler: hezaren örgü, pirinç örgü, tel örgü, saç örgüsü