HOPLATIŞ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

HOPLATIŞ harflerini içeren 4 harfli 21 kelime bulunuyor. 4 harfli HOPLATIŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HOPA13, APIŞ12, HOŞT12, PIŞT12, HALI9, OPAL9, POTA9, TIPA9, TAPI9, AŞIT8, ATIŞ8, ALIŞ8, HALT8, ŞATO8, ATIL5, ATLI5, ATOL5, ALTI5, ALTO5, LOTA5, OLTA5

ATIL (Kelime Kökeni: Arapça ʿāṭil)

[sıfat]

  • Tembel
  • İşsiz, aylak
  • Etkisiz, işe yaramaz

[fizik]

  • Süreduran

ATLI

[sıfat]

  • Atı olan

    Atlı araba ormanın içinden geçen ince bir yolda çıngırak sesleriyle uzaklaşıyor. - Adalet Ağaoğlu

[isim]

  • Ata binmiş kimse, süvari

    Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik / Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik - Yahya Kemal Beyatlı

[askerlik]

  • Binek atı kullanan (asker veya asker sınıfı)

    Biraz sonra da atlı jandarma yetişti. - Memduh Şevket Esendal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • atlıya saat olmaz

Birleşik Kelimeler: atlıkarınca, atlı karınca, atlı spor

ATOL

[isim]

[denizcilik]

  • Mercan adası

ALTI

[isim]

  • Beşten sonra gelen sayının adı
  • Bu sayıyı gösteren 6 ve VI rakamlarının adı

[sıfat]

  • Beşten bir artık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • altıdan yemek
  • altı karış beberuhi
  • altı okka etmek
  • altı olur, yedi olur, hep Allah'ın dediği olur

Birleşik Kelimeler: altıgen, Altıkardeş, altıparmak, altıpatlar, altı yol

ALTO (Kelime Kökeni: İtalyanca alto)

[isim]

[müzik]

  • Viyola
  • Kontralto

LOTA (Kelime Kökeni: Latince)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Tatlı sularda yaşayan, bir tür gelincik balığı (Lota vulgaris)

OLTA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Genellikle, bir olta takımının ava hazır bütünü
  • Balık avlamada kullanılan, ucuna çengelli iğne takılı, çoğunlukla naylon tellerden veya at kuyruğu kılından yapılmış iplik

    Oltanın ucuna bir şeyler takılmış olmalıydı. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • Hile, düzen, oyun, yem

    Ankara'nın sorumluları bu oltanın yabancısı değillerdi. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • olta atmak
  • oltaya düşmek
  • oltaya gelmek
  • oltaya takılmak
  • oltaya vurmak
  • oltayı yutmak

Birleşik Kelimeler: olta balığı, olta iğnesi, olta takımı, el oltası

AŞIT

[isim]

[halk ağzında]

  • Siper, kuytu yer
  • Aşılacak yer
  • Dağ geçidi

ATIŞ

[isim]

  • Atma işi
  • Kalp veya nabzın vuruşu, çarpışı

Birleşik Kelimeler: atış yeri, çengel atış, çift atış, endirekt atış, potalı atış, ayak atışı, başlama atışı, borda atışı, ceza atışı, hava atışı, kenar atışı, korner atışı, köşe atışı, nokta atışı, penaltı atışı, taç atışı, yan atışı

ALIŞ

[isim]

  • Alma işi

Birleşik Kelimeler: alış fiyatı, alışveriş, efektif alış

HALT (Kelime Kökeni: Arapça ḫalṭ)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir şeyi başka bir şeyle karıştırma

[teklifsiz konuşmada]

  • Uygunsuz söz söyleme, uygunsuz iş yapma

[teklifsiz konuşmada]

  • Uygun olmayan, beğenilmeyen şey

    Zehri şurupla, daha bilmem ne haltla karıştırıp yudum yudum içmek, pis şey, iğrenç şey. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • halt etmek
  • halt karıştırmak
  • halt yemek

ŞATO (Kelime Kökeni: Fransızca château)

[isim]

  • Avrupa'da soylu kimselerin oturduğu, çevresi hendek, sur ve kulelerle çevrili konak
  • Geniş toprağı olan büyük konut

    Bu şato sahibi elbette şatonun her şeyiyle uğraşmak zorundadır. - Ahmet Kabaklı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şato gibi

HALI

[isim]

  • Yere veya mobilya üstüne serilmek, duvara gerilmek için, genellikle yünden dokunan, kısa ve sık tüylü, nakışlı, kalın yaygı

    Pencerelerden Türk kadınlarının dokuduğu halılar ve seccadeler sarkıyor. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • halı altına süpürmek

Birleşik Kelimeler: halıhane, halı saha, duvar halısı, Isparta halısı, taban halısı, yol halısı

OPAL (Kelime Kökeni: Fransızca opale)

[isim]

[jeoloji]

  • Silisin hidratlı ve jelatinli bütün türlerini kapsayan değerli bir mineral, panzehir taşı
  • İnce, düzgün dokunmuş pamuklu kumaş

POTA (Kelime Kökeni: Farsça būte)

[isim]

  • İçinde maden eritilen kap

[isim]

[spor]

  • Basketbolda düşey bir levhaya monte edilmiş yatay çember ile ağdan meydana gelen düzenek