HODANGİLLER Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

HODANGİLLER harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli HODANGİLLER kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DERGAH16, DRAGON13, DİRGEN12, DERHAL12, GRANDİ12, GERDAN12, LEGORN11, AHİREN10, ALGLER10, ERGANİ10, GALERİ10, HELALİ10, HANELİ10, HALELİ10, HALİLE10, HARELİ10, NİHALE10, NEHARİ10, REGLAN10, LONDRA9, LAEDRİ8

LAEDRİ (Kelime Kökeni: Arapça lāedrī)

[sıfat]

[eskimiş]

[edebiyat]

  • Anonim

[felsefe]

  • Bilinemezci

AHİREN (Kelime Kökeni: Arapça āḫiren)

[zarf]

[eskimiş]

  • Son zamanlarda, son günlerde, yakınlarda
  • Son olarak

ALGLER

[isim]

[bitki bilimi]

  • Su yosunları

ERGANİ

[isim]

  • Diyarbakır iline bağlı ilçelerden biri

GALERİ (Kelime Kökeni: Fransızca galerie)

[isim]

  • Bir yapının birçok bölümünü aynı katta birbirine bağlayan içten veya dıştan yapılmış geniş geçit

    Loşluğunu ışıklar bile gidermeyen koyu mavi bir uzun galeriye girdik. - Ruşen Eşref Ünaydın

  • Sanat eserlerinin veya herhangi bir malın sergilendiği salon

    Hilmi Bey'in evi, bir sanat ve ihtişam galerisi değildi. - Samiha Ayverdi

  • Maden ocaklarında açılan yer altı yolu
  • Otomobil alınıp satılan yer

HELALÎ (Kelime Kökeni: Arapça ḥalālī)

[isim]

  • Ham ipekten dokunmuş bürümceğe pamuk ipliği katılarak elde edilen kumaş

[sıfat]

[eskimiş]

  • Bu kumaştan yapılmış

    Başta abani sarık, tende helalî gömlek. - Mehmet Akif Ersoy

HANELİ

[sıfat]

  • Herhangi bir sayıda evi olan

[matematik]

  • Herhangi bir sayıda hanesi olan

    Beş haneli bir sayı.

HALELİ

[sıfat]

  • Halesi olan

HALİLE (Kelime Kökeni: Farsça helīle)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Doğu Hindistan'da yetişen bir bitki (Terminalia citrina)

Birleşik Kelimeler: karahalile, sarıhalile

HARELİ

[sıfat]

  • Haresi olan

    Elinde şampanya bardağı, dişlerinin arasında bir sap karanfil, hareli gözleri süzgün. - Attila İlhan

NİHALE (Kelime Kökeni: Farsça nihāle)

[isim]

  • Sofrada kullanılan, tencere, çaydanlık veya tava altlığı

NEHARİ (Kelime Kökeni: Arapça nehārī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Gündüzlü

    En arka sırada, derslerde nadiren gözüken bir nehari talebe yalnız başına oturuyordu. - Sait Faik Abasıyanık

[zarf]

  • Gündüzlü olarak

REGLAN (Kelime Kökeni: İngilizce raglan)

[sıfat]

  • Omuzlardan geçerek boyna kadar uzanan (kol)

    Reglan kollu bir ceket.

[isim]

  • Pelerinli bir çeşit palto

LEGORN (Kelime Kökeni: İngilizce leghorn)

[isim]

  • Yumurta verimi yüksek, genellikle beyaz tüylü bir tavuk ırkı

    İki sarılı yumurta yumurtlayan bu canım legornlar, iki üç gün ara ile birer birer helak olup gitmişlerdi. - Haldun Taner

DİRGEN (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[halk ağzında]

  • Genellikle harmanda sapları yaymaya yarayan demirden, çatallı bir tarım aracı, diren