HİGROSTAT Harflerini İçeren 3 Harfli Kelimeler

HİGROSTAT harflerini içeren 3 harfli 31 kelime bulunuyor. 3 harfli HİGROSTAT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GAH11, HİS8, HOR8, HAS8, OHA8, ORG8, SİH8, SAH8, AHİ7, GRİ7, GAR7, HİT7, HAR7, HAT7, TOS5, ASİ4, AST4, İSA4, İRS4, ORA4, ROT4, SİT4, TOR4, TAS4, ARİ3, ART3, ATİ3, AİT3, İTA3, TAR3, TAT3

ARİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿārī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Çıplak
  • Arınmış, soyutlanmış

    Bu görüş her türlü edebî şişirmelerden ari bir görüştür. - Yahya Kemal Beyatlı

[isim]

  • İran'dan geçerek Kuzey Hindistan'a yerleşen halk veya bu halktan olan kimse

Birleşik Kelimeler: Ari dil

ART

[isim]

  • Arka, geri

    Ardında kapı koyu karanlık bir sonsuzluğa açılıyordu. - Tarık Buğra

  • Bir şeyin öbür yüzü

[sıfat]

  • Arkada bulunan

    Art damak ünsüzü. Art teker.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ardı arası (veya arkası) kesilmemek (veya gelmemek)
  • ardı kesilmemek
  • ardına (veya arkasına) düşmek
  • ardına kadar açık
  • ardından atlı kovalamak
  • ardından gitmek
  • ardından sapan taşı yetişmez
  • ardında yüz köpek havlamayan kurt, kurt sayılmaz
  • ardını almak (veya getirmek)
  • ardını bırakmamak
  • ardını kesmek
  • art eteğinde namaz kılmak

Birleşik Kelimeler: art alan, art arda, art avurt, art bölge, art damak, art düşünce, art elden, art niyet, art oda, art teker, art yetişim, art zamanlı, iğne ardı, ardı ardına, ardı sıra, artsız arasız

ATİ (Kelime Kökeni: Arapça ātī)

[isim]

[eskimiş]

  • Gelecek

AİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿāʾid)

[sıfat]

  • İlgilendiren, ilişkin, ilişik, ilgili

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ait olmak

İTA (Kelime Kökeni: Arapça iʿṭāʾ)

[isim]

[eskimiş]

  • Verme, ödeme

Birleşik Kelimeler: ita amiri, ita emri, ahzüita, amiriita

TAR

[isim]

  • Doğu Anadolu ile Azerbaycan'da çalınan bir çalgı türü

TAT

[isim]

  • Canlıların besinlerdeki uçucu olmayan bileşikleri damak, boğaz ve dil yüzeyindeki mukoza noktaları aracılığıyla algıladığı duyum
  • Tatlılık

[mecaz]

  • Hoşa giden durum, lezzet, zevk

    Öğle yemeğinden sonra gelen rehavetin tadı, hiçbir gece uykusunda bulunmaz. - Şevket Rado

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tadı damağında kalmak
  • tadı gelmek
  • tadı kaçmak (veya gitmek)
  • tadına bakmak
  • tadına doyum olmamak
  • tadına varmak
  • tadında bırakmak
  • tadından yenmemek
  • tadını almak
  • tadını bulmak
  • tadını çıkarmak
  • tadını kaçırmak
  • tadını tuzunu bulmak
  • tadı tuzu kalmamak (veya bozulmak)
  • tadı tuzu yok
  • tat almak
  • tat kazanmak
  • tat vermek

Birleşik Kelimeler: tat alma duyusu, tat alma organı, tatbilir, tat duyusu, ağız tadı, damak tadı, kabak tadı

[isim]

[halk ağzında]

  • Dilsiz

[isim]

[eskimiş]

  • Türklerin egemen olduğu yerlerde yaşayan Arap veya İranlılar
  • Hazar Denizi kıyısında, İran Azerbaycanı sınırında yaşayan, İran soyundan olan bir topluluğun adı

ASİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿāṣī)

[sıfat]

  • Başkaldırıcı

    Padişah içeriye geçince asilerin bir an önceki sersemliği geçti. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Dikbaşlı

    Asi evlat.

AST

[isim]

  • Alt
  • Birinin buyruğu altında olan görevli, madun
  • Birine göre alt aşamada olan kimse, madun

[askerlik]

  • Rütbe veya kıdemce küçük olan asker

Birleşik Kelimeler: astsubay

İSA (Kelime Kökeni: İbranice)

[isim]

  • `İyilik edeyim derken kimseyi memnun edemedi` anlamındaki İsa'yı küstürdü, Muhammed'i memnun edemedi atasözünde geçen bir söz

İRS (Kelime Kökeni: Arapça irs̱)

[isim]

[eskimiş]

[biyoloji]

  • Kalıtım

ORA

[isim]

  • O yer

    Bizimkiler ora senin, bura benim derken bir ulu dağın başına geldiler. - Yaşar Kemal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • oralarda olmamak

Birleşik Kelimeler: oradan oraya

ROT (Kelime Kökeni: İngilizce rod)

[isim]

  • Motorlu taşıtlarda direksiyon ile tekerlek arasındaki bağlantıyı sağlayan demir çubuk

SİT (Kelime Kökeni: Fransızca site)

[isim]

  • Tarih öncesinden günümüze kadar değişik çağların ve uygarlıkların kültür değerlerini temsil eden eser veya kalıntı

Birleşik Kelimeler: sit alanı

TOR

[isim]

[halk ağzında]

  • Sık gözlü ağ

[sıfat]

[halk ağzında]

  • İşe alışkın olmayan, yabani

    Bazı da oynarsın tor atlar gibi / Kış günü aç kalmış boz kurtlar gibi - Ali İzzet Özkan

  • Toy, acemi kimse
  • Olgunlaşmamış, ham

[mecaz]

  • Çekingen, utangaç

[isim]

[matematik]

  • Bir dairenin kendi düzleminde bulunan fakat merkezinden geçmeyen bir doğru çevresinde dönmesiyle oluşan cisim