HİDRODİNAMİK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

HİDRODİNAMİK harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli HİDRODİNAMİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HODKAM14, DRAHMİ13, DİMDİK11, DİDONA11, MİHRAK11, MADRİD11, DONMAK10, DİNDAR10, DİNAMO10, DANDİK10, MİKADO10, KORİDA9, KADİMİ9, MARDİN9, ARMONİ8, İKİNDİ8, KİNDAR8, KADİRİ8, MİKRON8, MORİNA8, İRONİK7

İRONİK (Kelime Kökeni: Fransızca ironique)

[sıfat]

  • İroniye dayalı

ARMONİ (Kelime Kökeni: Fransızca harmonie)

[isim]

[müzik]

  • İki veya daha çok sesin aynı anda kulağa hoş gelecek bir biçimdeki uyumu, harmoni

Birleşik Kelimeler: armoni orkestrası

İKİNDİ

[isim]

  • Öğle ile akşam arasındaki zaman dilimi

    Akdeniz'in, ikindi güneşiyle kamaşmış büyük mavi meydanına başımı çevirerek gözlerimi çocuklara göstermeden ağladım. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[din bilgisi]

  • İkindi ezanı

[din bilgisi]

  • İkindi namazı

    İkindiyi kıldım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikindiden sonra dükkân açmak

Birleşik Kelimeler: ikindi ezanı, ikindi namazı, ikindiüstü, ikindiüzeri, ikindi vakti, ikindi zamanı, kırkikindi

KİNDAR (Kelime Kökeni: Farsça kīndār)

[sıfat]

  • Öç almak isteyen, kin tutan, kinci, kinli

    Kuru, kemikli yüzü solgun, duruşu ciddi, kara gözleri kindardı. - Kerim Korcan

KADİRİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳādirī)

[isim]

  • Kadirilik'e mensup olan kimse

MİKRON (Kelime Kökeni: Fransızca micron)

[isim]

[matematik]

  • Bir metrenin milyonda biri, milimetrenin binde biri, mikrometre

MORİNA (Kelime Kökeni: İngilizce morina)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Mezgitgillerden, kuzey denizlerinde yaşayan, eti yenilen, karaciğerinden yağ çıkarılan bir balık (Gadus morrhua)

Birleşik Kelimeler: mersin morinası

KORİDA (Kelime Kökeni: İspanyolca corrida)

[isim]

  • Boğa güreşi

KADİMÎ (Kelime Kökeni: Arapça ḳadīmī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Sürekli

MARDİN

[isim]

  • Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

DONMAK

[nesnesiz]

  • Sıvı, soğuğun etkisiyle katı duruma gelmek, buz tutmak
  • Yaşamını yitirmek, soğuktan ölmek

    Arabacım neredeyse donmak üzereydi. - Kenan Hulûsi

  • Çok üşümek
  • Bitki soğuktan zarar görmek, yararlanılmaz duruma gelmek
  • Kimyasal bir etki ile katılaşmak

    Çimento ve alçı çabuk donar.

[fizik]

  • Eriyik durumda bulunan bir metal katı duruma geçmek

[mecaz]

  • Beklenmedik bir durum karşısında birden hareketsiz kalmak

    Salonun içinde kimse kımıldayamadı. Hepsi olduğu yerde dondu. Taş kesildi. - Ömer Seyfettin

[mecaz]

  • Gelişmemek, yeniliklere açık olmamak

    Bütün kafaların donmuş, taşlaşmış olmasını istiyorlar. - Çetin Altan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • donup kalmak

DİNDAR (Kelime Kökeni: Arapça dīn + Farsça -dār)

[sıfat]

[din bilgisi]

  • Din inancı güçlü, din kurallarına bağlı (kimse), mütedeyyin

    Dualarında hep hayırlı, dindar evlat isterdi. - Ömer Seyfettin

DİNAMO (Kelime Kökeni: Fransızca dynamo)

[isim]

[fizik]

  • Üreteç

[mecaz]

  • Sürükleyici

Birleşik Kelimeler: elektrik dinamosu

DANDİK

[sıfat]

[argo]

  • Düşük nitelikli
  • Düzmece

MİKADO (Kelime Kökeni: Japonca)

[isim]

  • Japon imparatorlarına verilen unvan
  • Fil dişi, tahta veya kemikten yapılmış küçük çubuklarla oynanan bir oyun