HESAPLATTIRMA Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

HESAPLATTIRMA harflerini içeren 6 harfli 76 kelime bulunuyor. 6 harfli HESAPLATTIRMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Hesaplattırma ile başlayan 6 harfli kelimeler. İçinde Hesaplattırma olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

MAHLEP15, MEHTAP15, PAHALI15, SAHLEP15, ESTAMP12, HASILA12, IHLAMA12, MAHLAS12, MESAHA12, PIRASA12, SPERMA12, APARMA11, AHLAMA11, AHARLI11, HILTAR11, HATIRA11, HASLET11, HASRET11, HASTEL11, HATALI11, METHAL11, MATRAH11, PARSEL11, PASATA11, PASTAL11, PASTEL11, PASTRA11, PARALI11, RAHMET11, SATRAP11, SERTAP11, SERHAT11, SERAPA11, TRAMPA11, TAPALI11, APARAT10, HALTER10, LEHTAR10, PARTAL10, ASMALI9, ASILMA9, ISLAMA9, TIRSMA9, ARITMA8, ARMALI8, ATILMA8, ASMARA8, AMASRA8, MASTER8, MASTAR8, MASARA8, SARALI8, SARMAL8, TASARI8, TASALI8, TARTIM8, ARATMA7, ARASTA7, ARASAT7, ASETAT7, ASALET7, ATLAMA7, AMETAL7, ALESTA7, ALARMA7, ALAMET7, MATARA7, SALATA7, TERMAL7, TARAMA7, TARALI7, TATARI7, TARTMA7, TARTIL7, TATSAL7, ATALET6

ATALET (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṭālet)

[isim]

[eskimiş]

  • Tembellik

    Sabah ataletiyle gezinerek kirli karyolasından sıyrıldı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • İşsizlik, işsiz kalma
  • İşlemezlik

[fizik]

  • Süredurum

ARATMA

[isim]

  • Aratmak işi

ARASTA (Kelime Kökeni: Farsça ārāste)

[isim]

[eskimiş]

  • Çarşılarda veya alışveriş bölgelerinde aynı işi yapan esnafın bir arada bulunduğu bölüm

    Belediye çavuşu yanında jandarma onbaşısı, çarşıyı ve arastaları dolaşmış, esnafa kepenk kapattırmıştır. - Tarık Buğra

ARASAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿaraṣāt)

[isim]

  • Müslüman inanışına göre, kıyamet günü bütün ölülerin dirilip toplanacakları yer

ASETAT (Kelime Kökeni: Fransızca acétate)

[isim]

[kimya]

  • Asetik asidin tuzu veya esteri, saydam

    Demir asetat. Etil asetat.

ASALET (Kelime Kökeni: Arapça aṣālet)

[isim]

  • Soyluluk

    Fakat çilekeş kadının asaletini biliyorum. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Asillik
  • Bir görevi yüklenmiş olma, o görevin sahibi olma, vekillik karşıtı

[edebiyat]

  • Yazıda veya sözde bayağı söz ve deyim bulunmaması durumu

ATLAMA

[isim]

  • Atlamak işi

    Acemiliğimi görünce beni atlamaya, oynatmaya kalktılar. - Reşat Nuri Güntekin

  • Belirli bir yerden gerilip hız alarak yapılan sıçrama ile vücudu yerden kesip daha uzak bir yere kondurma veya belli bir yükseklikten aşırma

[spor]

  • Bu biçimde en uzağa atlamak veya en yükseği aşmak amacıyla yarışılan atletizm dalı

Birleşik Kelimeler: atlama beygiri, atlama çizgisi, atlama tahtası, atlama taşı, sırıkla atlama, uzun atlama, üç adım atlama, yüksek atlama, kaplan atlaması

AMETAL (Kelime Kökeni: Fransızca amétale)

[isim]

[kimya]

  • Metal olmayan element

    Klor, fosfor, oksijen ametaldir.

ALESTA (Kelime Kökeni: İtalyanca allesta)

[sıfat]

  • Harekete hazır, tetikte

    Şafak sökerken denizcilerin hepsi alesta idiler. - Halikarnas Balıkçısı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alesta beklemek
  • alesta durmak
  • alesta tutmak

ALARMA

[isim]

  • Alarmak durumu

ALAMET (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāmet)

[isim]

  • Belirti, işaret, iz, nişan

    İnsanlığın belli bir sonuca yöneldiğini gösterir hiçbir alamet yok. - Cemil Meriç

[mecaz]

  • Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne

Birleşik Kelimeler: alametifarika, kıyamet alameti

MATARA (Kelime Kökeni: Arapça miṭhare)

[isim]

  • Yolculukta ve askerlikte kullanılan, boyna veya bele asılı olarak taşınan, genellikle aba, deri veya metalden yapılmış su kabı

    Çatlağın ilerisindeki kaynaktan da mataralara su doldurulmuş. - Aka Gündüz

SALATA (Kelime Kökeni: İtalyanca salata)

[isim]

  • Genellikle bazı çiğ ot ve sebzelerle yapılan, yağ, limon vb. maddeler konulan, yemeklerle birlikte yenen yiyecek

    İçi çiçekli şimşir kaşıkla salatayı âdeta pilav yer gibi tıkınıyordu. - Osman Cemal Kaygılı

Birleşik Kelimeler: yeşil salata, Amerikan salatası, bastana salatası, çoban salatası, laf salatası, patates salatası, patlıcan salatası, Rus salatası, turp salatası, yayla salatası

TERMAL (Kelime Kökeni: Fransızca thermal)

[isim]

  • Sıcak kaplıca suyu
  • Bu sudan yararlanma imkânı sağlayan kuruluş vb

Birleşik Kelimeler: termal kamera

[isim]

  • Yalova iline bağlı ilçelerden biri

TARAMA

[isim]

  • Taramak işi
  • Balık yumurtası ile yapılan bir meze türü

    Tuzlu bademler, fıstıklar, fındıklar, kızarmış sucuklar, küçük börekler, tarama gibi şeylerden çimleniyorum. - Burhan Felek

[sıfat]

  • Gölgeleri yol yol ve çizgi çizgi olan (resim, harita)

Birleşik Kelimeler: arama tarama, mayın arama tarama gemisi, arazi taraması, sağlık taraması