HEMATOLOJİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

HEMATOLOJİK harflerini içeren 5 harfli 86 kelime bulunuyor. 5 harfli HEMATOLOJİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KOLAJ15, KOLEJ15, LOJİK15, OJELİ15, AJİTE14, JİKLE14, JİLET14, HİKEM10, HEKİM10, HİTAM10, HALİM10, HAMEL10, HAMİL10, HAMLE10, HAKEM10, HAKİM10, HATİM10, HATMİ10, İTHAM10, İLHAM10, İHMAL10, KEMAH10, KEMHA10, LEHİM10, MEHİL10, ELHAK9, HELAK9, HELİK9, HİLAT9, HALET9, HALİK9, HAİLE9, İTHAL9, İHALE9, İLHAK9, İLKAH9, İLAHE9, KAHİL9, LAHİT9, TALİH9, KOMOT8, LOKMA7, MOTEL7, OMLET7, OLMAK7, TOMAK7, AMELİ6, AKEMİ6, EMLAK6, EMLİK6, EMTİA6, İTMEK6, İMALE6, İLMEK6, İMLEK6, İKAME6, İKMAL6, KOLİT6, KLİMA6, KAMET6, KAMİL6, KALEM6, KAİME6, KEMAL6, KELAM6, MİLAT6, METİL6, METAL6, MALİK6, MAKET6, MAİLE6, MELİK6, OTLAK6, OLEİK6, TAMİK6, TALİM6, TAKİM6, ETLİK5, KİTLE5, KATİL5, KETAL5, TİKEL5, TALİK5, TEALİ5, TEKLİ5, TEKİL5

ETLİK

[isim]

[halk ağzında]

  • Kış için etinden kıyma, kavurma, pastırma ve sucuk yapılan semiz hayvan
  • Buzdolabında et koymak için ayrılmış yer

KİTLE (Kelime Kökeni: Arapça kutle)

[isim]

  • Bir yerde toplanmış, bir araya gelmiş insan topluluğu, kütle

    Kendimi bu acı ve acıklı kitlenin bir parçası gibi hissediyordum. - Halide Edip Adıvar

  • Belirli işleviyle özellik gösteren büyük insan kalabalığı, kütle

[tıp]

  • Kist

Birleşik Kelimeler: kitle haberleşmesi, kitle iletişimi, kitle turizmi, hedef kitle

KATİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳātil)

[isim]

  • İnsan öldüren kimse, cani

    Öldürdüğü güzele ağlayan bu katilin / Elleri kanlı fakat gözyaşları temizdi - Enis Behiç Koryürek

[sıfat]

  • Öldürücü, ölüme neden olan

    Katil kurşun.

Birleşik Kelimeler: kanlı katil, kiralık katil

[isim]

  • Öldürme

Birleşik Kelimeler: katletmek, katliam

KETAL

[isim]

  • Çirişli bir tür parlak bez

TİKEL

[sıfat]

  • Kısmi

[felsefe]

  • Bir türün bütün bireylerine değil de bir veya birkaç bireyine ilişkin olan, cüzi, tümel karşıtı

Birleşik Kelimeler: tikel önerme

TALİK (Kelime Kökeni: Arapça taʿlīḳ)

[isim]

[eskimiş]

  • Asma, yukarı kaldırma
  • Bir işin yapılmasını herhangi bir şarta bağlı tutma
  • Belli bir zamana bırakma, erteleme
  • Arap alfabesinde geliştirilen, yatık olarak yazılan yazı türlerinden biri

[sıfat]

  • Bu tür yazı ile yazılmış

    ... sonra üç de eski talik levha. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talik etmek

TEALİ (Kelime Kökeni: Arapça teʿālī)

[isim]

[eskimiş]

  • Yükselme, yücelme

TEKLİ

[isim]

  • Tek yataklı otel odası

[müzik]

  • Bir sanatçının tek eserinin veya o eserin değişik yorumlarının kaydedildiği kaset, plak vb

TEKİL

[isim]

[dil bilgisi]

  • Teklik

AMELÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿamelī)

[sıfat]

  • Uygulamalı

    Kitaplardan gelen fikirler nazari, yaşanan fikirler ise amelîdir. - Mehmet Kaplan

AKEMİ

[isim]

  • İki elemanlı mermer yapıştırıcısı

EMLAK (Kelime Kökeni: Arapça emlāk)

[isim]

  • Ev, arsa, bahçe vb. taşınamayan mal ve mülklerin ortak adı, taşınmazlar, gayrimenkul

    Eline geçen serveti emlake yatırıyordu. - Ercüment Ekrem Talu

Birleşik Kelimeler: emlak bürosu, emlak kredisi, emlak vergisi

EMLİK

[isim]

[halk ağzında]

  • Emme döneminde olan çocuk

    Koç yiğidin yanında olur yazısı / Ananın babanın emlik kuzusu - Halk türküsü

  • Zamanından daha geç doğan kuzu veya oğlak

EMTİA (Kelime Kökeni: Arapça emtiʿa)

[isim]

[eskimiş]

[ticaret]

  • Mal

İTMEK

[-i]

  • Bir şeyi güç uygulayarak ileri götürmek

    Erzak yüklü arabayı arkadan iten iki uşak, sırtı tırmandılar. - Halide Edip Adıvar

  • Kapı, pencere vb.ni güç uygulayarak açmak veya kapamak

    Yavaşça kapıyı itti, elinde yoğurt bakracıyla girdi. - Halide Edip Adıvar

  • Bulunduğu yerden aşağı düşürmek

    Suya itmek. Havuza itmek.

  • Sürüklemek, sevk etmek

    Bu oğlanı amcama itmek doğru değil, bir ara gönlünü almalı. - Ahmet Ümit

[fizik]

  • Bir cisim, belli bir yakınlıktaki başka bir cismi kendisinden uzaklaşmaya zorlamak, çekmek karşıtı

    Aynı cins elektrikli iki cisim birbirini iter.