HAYKIRTI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
HAYKIRTI harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli HAYKIRTI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
HIYAR12,
ARKIT
- Köy evlerinde kapıların arkasına konulan kalın kuşak
ARTIK
- İçildikten, yenildikten veya kullanıldıktan sonra geriye kalan
-
Bir şeyin harcandıktan veya kullanıldıktan sonra artan bölümü
Kumaş artığı.
Dibinde bir yudumluk kararmış çay artığı vardı. - Yusuf Atılgan
- Daha çok, daha fazla
-
(a'rtık) Bundan böyle, bundan sonra
Artık onlar en lüks gazino ve barlara gidiyorlar, gecelerini oralarda geçiriyorlardı. - Tarık Buğra
- Büyük ve tam aralıkların yarım ses artmış hâli
Birleşik Kelimeler: artık değer, artık emek, artık göl, artık gün, artık yıl, eksik artık, üretim artığı
KATIR
-
Atgillerden, kısrak ile erkek eşeğin çiftleşmesinden doğan melez hayvan
Otomobilimizi gören katırlar ejderha görmüşcesine kaçışıyorlar. - Necip Fazıl Kısakürek
- Kaba, bayağı, görgüsüz (kimse)
Ata Sözleri ve Deyimler
- katır gibi
- katır kuyruğu gibi kalmak
- katır tepmişe dönmek
Birleşik Kelimeler: katır boncuğu, katır inadı, katır karı, katırkuyruğu, katırtırnağı, katır yılanı
KIRAT (Kelime Kökeni: Arapça ḳīrāṭ)
-
Elmas, zümrüt vb. değerli taşların tartısında kullanılan, 0,20043 gramlık ağırlık ölçü birimi
Bilmem hangi milyarder kocakarının porsuk gerdanında ışıldayan bilmem kaç kırat pırlanta mı diyeceksiniz? - Nazım Hikmet
-
Nitelik, değer, düzey, seviye
Karşısındaki oyuncu belki de orta kıratı hiçbir zaman geçmeyen birisi idi. - Tarık Buğra
Ata Sözleri ve Deyimler
- kıratını ölçmek
TIRAK
- Kırılan kuru bir şeyin çıkardığı ses
Birleşik Kelimeler: tırık tırak
KITIR
- Minderin sertleşmesini sağlayan içindeki saman parçaları
- Yalan
- Patlamış mısır
Ata Sözleri ve Deyimler
- kıtıra almak
- kıtır atmak
Birleşik Kelimeler: kıtır kıtır
TIRIK
-
Bir nesnenin art arda iki yere çarpmasından çıkan ince ve kuru ses
Kapı tırık diye kapandı.
Birleşik Kelimeler: tırık tırak
TIKIR
- Tıkırdayan, birbirine vuran, çarpan şeylerin çıkardığı ses
- Para
Ata Sözleri ve Deyimler
- tıkırını yoluna koymak
- tıkırı yolunda olmak (veya gitmek)
Birleşik Kelimeler: tıkır tıkır, keyfi tıkırında
AYRIT
-
İki düzlemin ara kesiti
Bir küpün on iki ayrıtı vardır.
AYRIK
-
Ayrılmış
Yandan ayrık, tek tük gümüş pırıltılı saçları. - Yusuf Ziya Ortaç
- Ayrı tutulan, başkalarına benzemeyen, ayrıcalı, müstesna
- Kural dışı
-
Düzgün ve uygun olmayan, çarpık
Apış arasına fazla tülbent ve mermerşahi tıkarak bebeği çarpık ve ayrık bacaklı, tenasüpsüz olmaktan korur. - Refik Halit Karay
- Ayrık otu
Birleşik Kelimeler: ayrık kümeler, ayrık otu
KIRAY
- Yol kesen, asi
- Genç, delikanlı
KAYIR
- Kalın kum
- İnce kum
KAYIT (Kelime Kökeni: Arapça ḳayd)
-
Bir yere mal ederek deftere geçirme
Çocuğun kaydı bulunamadı.
-
Bir yazının, bir hesabın tarih, numara vb.nin veya kopyasının bir yerde yazılı bulunması
Hafızama güvenmeyiniz. Kayıtlarınız daha sağlamdır. - Refik Halit Karay
- Önem verme
- Resmî belge
- Sesi veya görüntüyü manyetik bant üzerine geçirme işlemi
-
Şart
Kitabımı geri gönderme kaydıyla verebilirim.
-
Sınırlama, davranışlarını çerçeveleme
Hiçbir kayıt ileri sürmeksizin.
Ata Sözleri ve Deyimler
- kayda geçirmek
- kaydını düşmek
- kaydını silmek
- kayıt altına girmek
- kayıt koymak
- kayıttan düşmek
Birleşik Kelimeler: kayıt defteri, kayıt dışı, kayıt kabul, kayıt kuyut, kayda değer, kaydedilmek, kaydetmek, kaydettirmek, kaydıhayat, kaydıihtiyat, kaydolmak, kesin kayıt, ön kayıt, nüfus kaydı, sabıka kaydı
- Pencere çerçevesi
- Araç, eşya
- Yiyecek
Birleşik Kelimeler: kış kayıtı
YAKIT
-
Doğal gaz, mazot gibi ısı sağlamak amacıyla yakılan madde
Yakıt bittiği için kaloriferler yanmıyor.
- Enerji ve ısı ortaya çıkaran yanıcı madde
Birleşik Kelimeler: yakıt deposu, yakıt göstergesi, yakıt parası, akaryakıt, yağ yakıt, jet yakıtı
YARIK
-
Yarılarak açılmış yer, geniş çatlak
Tam öğle vakitleri yüksek kaya yarığının dibinde toplanıyor, bir saat kadar güneşleniyorduk. - Aka Gündüz
- İnce bir çizgi durumunda açılmış yara
-
Anlaşmazlık
Şimdiden birtakım yarıklar açan siyasi rekabetten başka ne mana verilebilirdi? - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Küçük bir ışık demeti elde etmek için ışık kaynağının önüne konulan, saydam olmayan bir düzlem üzerine açılmış, dikdörtgen biçiminde küçük delik
- Çatlak
- Dişinin cinsel organı
- Yarılarak açılmış veya yarılarak oluşmuş
Birleşik Kelimeler: yarık dudak, karnıyarık, tabanı yarık, dudak yarığı