Hat ile Başlayan Kelimeler
HAT ile başlayan 49 kelime bulunuyor. Başında HAT olan kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Hat kelimesinin anlamı nedir? Hat ile biten kelimeler. İçinde hat olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
HATIRLAYIVERMEK30,
14 Harfli Kelimeler
HATIRLAYIVERME29, HATIRLAYABİLME24, HATIRLANABİLME22
13 Harfli Kelimeler
HATIRŞİNASLIK23, HATIRLATILMAK20
12 Harfli Kelimeler
HATTIHAREKET21, HATIRLATILMA19
11 Harfli Kelimeler
HATIRLATICI21, HATIRLANMAK17, HATIRLATMAK17
10 Harfli Kelimeler
HATIRLAYIŞ21, HATASIZLIK20, HATIRŞİNAS19, HATIRLANIŞ19, HATIRLATIŞ19, HATAYLILIK18, HATILLAMAK16, HATIRLAMAK16, HATIRLANMA16, HATIRLATMA16
9 Harfli Kelimeler
HATILLAMA15, HATIRLAMA15, HATMETMEK15, HATTATLIK14
8 Harfli Kelimeler
HATIRSIZ18, HATİPLİK16, HATMETME14
7 Harfli Kelimeler
HATASIZ16, HATAYLI14,
6 Harfli Kelimeler
HATİME11, HATIRA11, HATALI11, HATTAT10
5 Harfli Kelimeler
HATİF15, HATİP13, HATAY11, HATIL10, HATIR10, HATİM10, HATMİ10, HATUN10, HATTA9
4 Harfli Kelimeler
HATA8
3 Harfli Kelimeler
HAT7
HAT (Kelime Kökeni: Arapça ḫaṭṭ)
- Çizgi
- Yazı
-
Ulaşım sağlayan bir taşıtın uğradığı yerlerin bütünü, yol, geçek
Demir yolu hattı. Otobüs hattı.
-
Elektrik akımı taşıyan tel veya kablo sistemi
Bir kablodan muhtelif hatlar çıkar. - Sait Faik Abasıyanık
- Kanal
-
Savunma veya saldırma amacıyla bir araya getirilmiş asker dizisi
Dalga dalga ilerleyen hücum hatlarımız birinci düşman siperlerine girdi. - Aka Gündüz
- Sınır
-
Yüzü biçimlendiren çizgi veya kırışıklık
Kumral bıyıkları ve ölçülü yüz hatlarıyla her zamanki kadar yakışıklıydı. - İhsan Oktay Anar
-
Biçim
Vücut hatlarını korumak lazım.
Ata Sözleri ve Deyimler
- hat çekmek
Birleşik Kelimeler: hat bekçisi, hattıhareket, ana hat, dar hat, demir hat, dış hat, faturalı hat, faturasız hat, havai hat, hüsnühat, iç hat, kör hat, ana besleme hattı, ana kolon hattı, ateş hattı, avcı hattı, bağlama hattı, borda hattı, boru hattı, istiva hattı, karakol hattı, link hattı, pruva hattı, ring hattı, su hattı, telefon hattı, telgraf hattı, tramvay hattı, dış hatlar, iç hatlar, şehir hatları
HATA (Kelime Kökeni: Arapça ḫaṭāʾ)
-
Yanlış
Aynı hatayı senin de yapmana yol açmak istemiyorum. - İhsan Oktay Anar
-
İstemeyerek ve bilmeyerek yapılan yanlış, kusur, yanılma, yanılgı
Ağzını topla, dedim ama hatamı anladım. - Burhan Felek
- Suç, günah, kusur
Ata Sözleri ve Deyimler
- hata etmek (veya eylemek veya işlemek)
- hataya düşmek
Birleşik Kelimeler: hatasıyla sevabıyla, ayak hatası
HATTA (Kelime Kökeni: Arapça ḥattā)
-
Bile, hem de
Bunlar çok sağlam hatta en sağlam devlet eshamından sayılır. - Ercüment Ekrem Talu
-
(ha'tta:) Üstelik, ayrıca
Dördü de buna inanmak istiyor hatta için için inanıyorlardı. - Tarık Buğra
HATTAT (Kelime Kökeni: Arapça ḫaṭṭāṭ)
- Çok güzel el yazısı yazan sanatçı
HATIL (Kelime Kökeni: Arapça ḫaṭīl)
-
Ağırlığı yatay olarak dağıtmak ve duvarların düşey doğrultudaki çatlamalarını önlemek için yatay olarak boydan boya yerleştirilen ahşap, tuğla veya beton bağlama ögesi
İki saattir eski, sararmış hatılları sayıyordu. - Ömer Seyfettin
HATIR (Kelime Kökeni: Arapça ḫāṭir)
- Düşünme, akılda tutma, hafıza, zihin, akıl, yâd
-
Gönül, kalp
Sakın hatırını kıracak bir şey söyleme.
-
Birine karşı duyulan saygı, sevgi
Hatırınız için bu işi yaptım.
-
Durum, keyif, hâl
Hatırını sormak.
Ata Sözleri ve Deyimler
- hatır (veya hatırını) saymak
- hatıra (veya hatır ve hayale) gelmemek
- hatır almak
- hatır eylemek
- hatır gönül bilmek (veya saymak veya tanımak)
- hatır gönül yapmak
- hatır gönül yıkmak (veya kırmak)
- hatırı için
- hatırı kalmak
- hatırına bir şey gelmesin
- hatırına gelmek
- hatırına getirmek
- hatırında kalmak
- hatırından (veya hatır ve hayalinden) geçmemek
- hatırından çıkmamak
- hatırında olmak
- hatırında tutmak
- hatırını hoş etmek
- hatırını kırmak
- hatırını sormak
- hatırı sayılır
- hatır için çiğ tavuk yemek
- hatır sormak
Birleşik Kelimeler: hatır belasına, hatır senedi, istifsarıhatır, komşu hatırı
HATİM (Kelime Kökeni: Arapça ḫatm)
- Kur'an'ın tamamını okuma
- Sona erdirme, bitirme
Ata Sözleri ve Deyimler
- hatim indirmek
- hatim sürmek
Birleşik Kelimeler: hatim duası, hatmetmek
HATMİ (Kelime Kökeni: Arapça ḫaṭmī)
-
Ebegümecigillerden, bazı cinslerinin kök ve çiçekleri hekimlikte kullanılan, çok yıllık otsu bir süs bitkisi, ağaçküpesi (Althaea officinalis)
Ey tahta perdenin üzerinden aşan hatmi. - Orhan Veli Kanık
Birleşik Kelimeler: gülhatmi
HATUN
-
Kadın
Birdenbire uzun boylu, diri memeli bir hatun askerin önüne çıktı. - Sait Faik Abasıyanık
-
Bayan, hanım
Emine Hatun.
-
Eş, zevce
Bizim hatun bir manifatura mağazasında tezgâhtardı. - Nazım Hikmet
-
Yüksek makamdaki kadınlara ve hakan eşlerine verilen unvan
Bağdat Hatun.
Birleşik Kelimeler: hatun kişi, güzelhatun çiçeği
HATİME (Kelime Kökeni: Arapça ḫātime)
- Son, sonuç
- Son deyiş
Ata Sözleri ve Deyimler
- hatime çekmek
HATIRA (Kelime Kökeni: Arapça ḫāṭira)
-
Anı
Hatıralarımızda onun hüviyeti harp cephesinde bir yalçın tepe hâlinde kaldı. - İbrahim Alâeddin Gövsa
- Andaç, anmalık, yadigâr
Birleşik Kelimeler: hatıra defteri
HATALI
-
Hatası olan, yanlışlığı bulunan
Hatalı yazı. Hatalı davranış.
Birleşik Kelimeler: hatalı yürüme
HATAY
- Türkiye'nin Akdeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri
HATIRAT (Kelime Kökeni: Arapça ḫāṭirāt)
-
Anılar
Hatıratım yalnız benim değil biraz da tarihin, münhasıran tarihindir. - Necip Fazıl Kısakürek
HATIRLI
-
Hatırı sayılan, etkili, saygın
Çok hatırlı adammış belki sana yardımı dokunur. - Yusuf Ziya Ortaç