HASEKİKÜPESİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
HASEKİKÜPESİ harflerini içeren 5 harfli 33 kelime bulunuyor. 5 harfli HASEKİKÜPESİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
HESAP14,
EKSİK
-
Bir bölümü olmayan, noksan, natamam
Bu kitap eksik, baş tarafı yok.
- Mükemmel olmayan, kusurlu, muallel, sakat
- Az
-
İhtiyaç duyulan şey
Aynı zamanda, eski dönem edebiyatımızın sohbet ve mülakat türlerinde boşluk olan eksiğini tamamlıyordu. - Ahmet Kabaklı
Ata Sözleri ve Deyimler
- eksik çıkmak
- eksik doğmak
- eksik etmemek
- eksik gelmek
- eksik olma!
- eksik olmamak
- eksik olmasın
- eksik olsun
Birleşik Kelimeler: eksik artık, eksik etek, eksik gedik, tahtası eksik, yuları eksik
KESKİ
- Ağaç, taş, metal vb.ni yontmaya yarayan, bir ucu keskin çelik araç
- Demir ve sac kesmek için üzerine çekiçle vurularak yürütülen keskin araç, tırnak
- Pulluk gövdesi önüne takılan ve toprağı kesip ayıran, bıçak veya disk biçiminde çelikten yapılmış pulluk parçası
KESİK
-
Kesilmiş olan, maktu
Biri saçları kesik, gözleri ayrık, dişleri dökük fakat çok dinç ve güzel bir nineydi. - Halide Edip Adıvar
-
Kesilerek bozulmuş olan
Kesik süt.
- Kısa
- Çökelek
-
Gazete, dergi vb.nden kesilmiş yazı, kupür
İçinde bir gazete kesiği var. - Falih Rıfkı Atay
-
Kesilmiş olan yer
Parmağındaki kesikler.
-
Aralıklı
Derinlerden gelen kesik düdük sesleri arasında, evimin ve çocuklarımın çığlığını yakalamak için bir hayli uğraştım. - Necip Fazıl Kısakürek
- Takım kadrosuna alınmamış (oyuncu)
- Parası olmayan
- Tutkun, hayran
- Tarla, bağ ve bahçe çevresine açılan hendek
Birleşik Kelimeler: kesik hava, kesik kelime, kesik Kerem, kesik kesik, kesik koni, kesik piramit, kesik prizma, kulağı kesik
KESEK
- Bel, çapa veya sabanın topraktan kaldırdığı iri parça
- Tezek
- Çimen yapmak için üzerindeki otuyla birlikte çıkarılmış çayır parçası
Birleşik Kelimeler: altın keseği
SİKKE (Kelime Kökeni: Arapça sikke)
- Madenî para
- Madenî paralara vurulan damga
- Hayvanları bağlamak için yere çakılan demir veya ağaç kazık
-
Mevlevi dervişlerinin giydikleri yüksek ve tepesi düz keçe külah
Onun peşi sıra, hepsi de babamın eski müridi olan altı derviş göründü; sikkeler, tennureler, destegüller kuşanmış olarak. - Elif Şafak
ESASİ (Kelime Kökeni: Arapça esāsī)
- Asal
KASİS (Kelime Kökeni: Fransızca cassis)
- Kara yolunda oluşmuş çukurlar ve tümsekler
- Yollarda araçların hızını düşürmek için yapılan, türlü biçimlerde tümsek
- Bir yolun doğrultusunu dik kesen bir yandan öbür yana geçen ark
SEKSİ (Kelime Kökeni: İngilizce sexy)
- Cinsel çekiciliği olan
İPEKA (Kelime Kökeni: Fransızca ipéca)
- Altın kökü
KAPİK
- Köpek
- Rublenin yüzde biri değerinde para birimi
KEPEK
- Un elendikten sonra, elek üstünde kalan kabuk kırıntıları
-
Başın derisinde oluşan küçük, beyaz pulcuklar
Temizlenmeye hiç vakti olmayan kirli iş adamı gibi acı acı ter, kepek, yağ ve toprak kokuyor. - Ahmet Haşim
- Bazı deri hastalıklarında deriden dökülen parçacıklar
SÜKSE (Kelime Kökeni: Fransızca succès)
- Başarı
-
İlgi çekecek durum
Nefsime itimadım, spordaki süksemle başlamıştır. - Attila İlhan
Ata Sözleri ve Deyimler
- sükse yapmak
PİSİK
- Kedi
PESEK
- Diş kiri, diş pası
SEPEK
- Değirmen taşının ekseni