HARHARYASGİLLER Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
HARHARYASGİLLER harflerini içeren 5 harfli 67 kelime bulunuyor. 5 harfli HARHARYASGİLLER kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
YEGAH15,
RALLİ (Kelime Kökeni: İngilizce rally)
- Yarışmacıların otomobille belli yolları izleyerek ve özel kurallara uyarak belirli bir yere ulaşmalarına dayanan otomobil yarışı
ESRAR (Kelime Kökeni: Arapça esrār)
-
Gizler, sırlar
Yüzüme, tekrar o eski, esrar dolu gözlerle bakıyor. - Yusuf Ziya Ortaç
Ata Sözleri ve Deyimler
- esrara dalmak
Birleşik Kelimeler: esrar kumkuması, esrar perdesi
- Hint kenevirinden çıkarılan ve kullanılacak miktara göre uyarıcı, sarhoş edici veya uyuşturucu etkileri olan bir madde
Ata Sözleri ve Deyimler
- esrar çekmek
Birleşik Kelimeler: esrar otu, esrar tekkesi
İRSAL (Kelime Kökeni: Arapça irsāl)
- Gönderme
İSALE (Kelime Kökeni: Arapça isāle)
- Akıtma
SİLLE (Kelime Kökeni: Farsça sīlī)
-
Elin iç yüzüyle vurulan tokat
Adam keçinin gerisine hafif bir sille indirdi. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: sille tokat
ARİYA (Kelime Kökeni: İtalyanca aria)
- Sancağı, yelkeni veya sereni direkten aşağı alma
LEYLİ (Kelime Kökeni: Arapça leylī)
-
Yatılı
Orada Amerikan mektebine leyli verdi. - Peyami Safa
-
Geceye özgü
Kadınlar orada güzel, ince, saf, leylidir. - Ahmet Haşim
Birleşik Kelimeler: leyli meccani
RİYAL (Kelime Kökeni: İspanyolca real)
- Pesetanın dörtte biri değerinde İspanyol parası
- İran, Katar, Suudi Arabistan, Umman ve Yemen'de kullanılan para birimi
REAYA (Kelime Kökeni: Arapça reʿāyā)
- Bir hükümdarın yönetimi altındaki halk
-
Tanzimattan önce Osmanlı Devleti'nin Müslüman olmayan uyrukları
Buradaki Türkler de tek tük reayayı görmemezliğe gelebiliyorlardı. - Abdülhak Şinasi Hisar
- Hristiyan
YELLİ
-
Yeli çok olan, rüzgârlı
Yelli bir tepe.
- Çok yellenen
- İşveli, fıkırdak
YERLİ
-
Taşınamayan, başka yere götürülemeyen
Yerli dolap. Yerli sedir.
-
Yurt içinde yapılan veya bir yurdun kendine özgü niteliklerini taşıyan
Yerli halıları gördüm, koyu sıcak kırmızılarla diri maviler ağır basıyordu. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
-
Belli bir bölgede yetişen, otokton
Yerli muz. Yerli meyve.
- Bir yerin ilk sakini olan, otokton
-
Oturduğu bölgede doğup büyüyen, ataları da orada yaşamış olan
Daha önceki gidişinde kendini yerli halka sevdirmişti. - Eflâtun Cem Güney
- Amerika, Avustralya ve Afrika'nın uygarlıktan uzak, ilkel biçimde yaşayan kimi halklarına verilen ad
Birleşik Kelimeler: yerli dolap, yerli malı, yerli yerinde, yerli yerine, yerli yersiz, baba yerli
YARAR
-
Bir işten elde edilen iyi sonuç, fayda, avantaj
Al takke ver külah, kırsal kesimi çocuğunu okutmanın yararına inandırdık. - Attila İlhan
-
Çıkar
Kızılay yararına bir balo.
-
Yarayan, elverişli, uygun
Sanat yalnız insanları ıslah etmeye yarar bir vasıtadır. - Yahya Kemal Beyatlı
Ata Sözleri ve Deyimler
- yararı dokunmak
- yararı olmak
Birleşik Kelimeler: kamu yararı
AYSAR
- Ayın etkisiyle huyunun değiştiği sanılan (kimse)
- Değişken huylu, kararsız (kimse)
SİYER (Kelime Kökeni: Arapça siyer)
- Hz. Muhammed'in hayatını anlatan kitap
SALYA (Kelime Kökeni: Rumca)
- Ağızdan sızan tükürük