HARHARYASGİLLER Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

HARHARYASGİLLER harflerini içeren 5 harfli 67 kelime bulunuyor. 5 harfli HARHARYASGİLLER kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

YEGAH15, SAHİH14, SEGAH14, SİYAH12, SAYHA12, ALEYH11, GAYRİ11, GİRAY11, HAYLİ11, HİLYE11, HALAY11, HAYAL11, YERGİ11, GLASE10, GASİL10, HELİS10, HİSAR10, HALİS10, HALAS10, HARİS10, HASAR10, İSHAL10, İHLAS10, SİLAH10, SİGAR10, SARİH10, SARİG10, SAGAR10, SALAH10, SAHRE10, SAHRA10, SAHİL10, SERGİ10, AHALİ9, ALLAH9, GAİLE9, GELİR9, HELAL9, HİLAL9, HALEL9, HAİLE9, HARAR9, HARİR9, İHALE9, İHLAL9, İLAHE9, LAGAR9, LEGAL9, RAHLE9, AYSAR8, SİYER8, SALYA8, SARAY8, SEYİR8, YASAL8, ARİYA7, LEYLİ7, RİYAL7, REAYA7, YELLİ7, YERLİ7, YARAR7, ESRAR6, İRSAL6, İSALE6, SİLLE6, RALLİ5

RALLİ (Kelime Kökeni: İngilizce rally)

[isim]

  • Yarışmacıların otomobille belli yolları izleyerek ve özel kurallara uyarak belirli bir yere ulaşmalarına dayanan otomobil yarışı

ESRAR (Kelime Kökeni: Arapça esrār)

[isim]

  • Gizler, sırlar

    Yüzüme, tekrar o eski, esrar dolu gözlerle bakıyor. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esrara dalmak

Birleşik Kelimeler: esrar kumkuması, esrar perdesi

[isim]

  • Hint kenevirinden çıkarılan ve kullanılacak miktara göre uyarıcı, sarhoş edici veya uyuşturucu etkileri olan bir madde

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esrar çekmek

Birleşik Kelimeler: esrar otu, esrar tekkesi

İRSAL (Kelime Kökeni: Arapça irsāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Gönderme

İSALE (Kelime Kökeni: Arapça isāle)

[isim]

[eskimiş]

  • Akıtma

SİLLE (Kelime Kökeni: Farsça sīlī)

[isim]

  • Elin iç yüzüyle vurulan tokat

    Adam keçinin gerisine hafif bir sille indirdi. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: sille tokat

ARİYA (Kelime Kökeni: İtalyanca aria)

[isim]

[denizcilik]

  • Sancağı, yelkeni veya sereni direkten aşağı alma

LEYLİ (Kelime Kökeni: Arapça leylī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yatılı

    Orada Amerikan mektebine leyli verdi. - Peyami Safa

  • Geceye özgü

    Kadınlar orada güzel, ince, saf, leylidir. - Ahmet Haşim

Birleşik Kelimeler: leyli meccani

RİYAL (Kelime Kökeni: İspanyolca real)

[isim]

  • Pesetanın dörtte biri değerinde İspanyol parası
  • İran, Katar, Suudi Arabistan, Umman ve Yemen'de kullanılan para birimi

REAYA (Kelime Kökeni: Arapça reʿāyā)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir hükümdarın yönetimi altındaki halk
  • Tanzimattan önce Osmanlı Devleti'nin Müslüman olmayan uyrukları

    Buradaki Türkler de tek tük reayayı görmemezliğe gelebiliyorlardı. - Abdülhak Şinasi Hisar

[mecaz]

  • Hristiyan

YELLİ

[sıfat]

  • Yeli çok olan, rüzgârlı

    Yelli bir tepe.

  • Çok yellenen

[mecaz]

  • İşveli, fıkırdak

YERLİ

[sıfat]

  • Taşınamayan, başka yere götürülemeyen

    Yerli dolap. Yerli sedir.

  • Yurt içinde yapılan veya bir yurdun kendine özgü niteliklerini taşıyan

    Yerli halıları gördüm, koyu sıcak kırmızılarla diri maviler ağır basıyordu. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

  • Belli bir bölgede yetişen, otokton

    Yerli muz. Yerli meyve.

  • Bir yerin ilk sakini olan, otokton
  • Oturduğu bölgede doğup büyüyen, ataları da orada yaşamış olan

    Daha önceki gidişinde kendini yerli halka sevdirmişti. - Eflâtun Cem Güney

  • Amerika, Avustralya ve Afrika'nın uygarlıktan uzak, ilkel biçimde yaşayan kimi halklarına verilen ad

Birleşik Kelimeler: yerli dolap, yerli malı, yerli yerinde, yerli yerine, yerli yersiz, baba yerli

YARAR

[isim]

  • Bir işten elde edilen iyi sonuç, fayda, avantaj

    Al takke ver külah, kırsal kesimi çocuğunu okutmanın yararına inandırdık. - Attila İlhan

  • Çıkar

    Kızılay yararına bir balo.

[sıfat]

  • Yarayan, elverişli, uygun

    Sanat yalnız insanları ıslah etmeye yarar bir vasıtadır. - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yararı dokunmak
  • yararı olmak

Birleşik Kelimeler: kamu yararı

AYSAR

[sıfat]

  • Ayın etkisiyle huyunun değiştiği sanılan (kimse)
  • Değişken huylu, kararsız (kimse)

SİYER (Kelime Kökeni: Arapça siyer)

[isim]

[eskimiş]

  • Hz. Muhammed'in hayatını anlatan kitap

SALYA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Ağızdan sızan tükürük