GÜVEÇ ile Oluşan Kelimeler (GÜVEÇ Kelime Türetme)

GÜVEÇ harflerinden oluşan 10 kelime bulunuyor. GÜVEÇ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Güveç kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

5 Harfli Kelimeler

GÜVEÇ20

4 Harfli Kelimeler

GÜVE16

3 Harfli Kelimeler

EVÇ12, GÜÇ12, GEÇ10

2 Harfli Kelimeler

EV8, VE8, ÜÇ7, GE6, ÇE5

ÇE

  • Türk alfabesinin dördüncü harfinin adı, okunuşu

GE

  • Türk alfabesinin sekizinci harfinin adı, okunuşu

[kimya]

  • Germanyum elementinin simgesi

ÜÇ

[isim]

  • İkiden sonra gelen sayının adı
  • Bu sayıyı gösteren 3 ve III rakamlarının adı

[sıfat]

  • İkiden bir artık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • üç aşağı beş yukarı
  • üç aşağı beş yukarı dolaşmak
  • üç günlük ömür
  • üç maymunu oynamak
  • üç nalla bir ata kaldı

Birleşik Kelimeler: üç adım, üçayak, üç aylar, üç aylık, üç başlı, üç beş, üç beyaz, üç bir, üç birlik kuralı, üç boyutlu, üç buçuk, üçbudak, üç buutlu, üççatal, üççeyrek, üç durum yasası, üç düzlemli, üç etek, üçgen, üçgül, üç hâl kanunu, üç iki, üçkâğıt, üçkat, üç nokta, üç otuzunda, üç parmaklı, üçtaş, üçteker, üçtelli, üçten dokuza, beş üç

EV

[isim]

  • Yalnız bir ailenin oturabileceği biçimde yapılmış yapı
  • Bir kimsenin veya ailenin içinde yaşadığı yer, konut, hane

    Ana oğul, yeni kiraladıkları eve bir pazar günü taşındılar. - Necati Cumalı

[mecaz]

  • Aile

    Evine bağlı bir adam.

[eskimiş]

  • Soy, nesil

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ev açmak
  • ev alma, komşu al
  • ev bozmak
  • evde kalmak
  • evdeki pazar (veya hesap) çarşıya uymaz
  • eve çıkmak
  • ev ev dolaşmak (veya gezmek)
  • evi ev eden avrat
  • ev işletmek
  • evlerden ırak (veya uzak)
  • evlere şenlik
  • ev tutmak

Birleşik Kelimeler: ev adamı, ev altı, ev bark, ev ekmeği, ev ekonomisi, ev eşyası, ev gezmesi, ev halkı, ev hanımı, ev işi, ev kadını, ev sahibi, ev sineği, ev yemeği, evi sırtında, genelev, konteyner ev, taşınır ev, yüzer ev, Allah'ın evi, arıtımevi, aşevi, ayevi, babaevi, bağ evi, bakımevi, basımevi, bıçkıevi, buğuevi, camevi, canevi, cemevi, cezaevi, ciltevi, çayevi, çiçekevi, dağ evi, dağıtımevi, damıtımevi, dernekevi, dikimevi, doğumevi, doyumevi, dökümevi, düğünevi, dümenevi, dünyaevi, düşkünlerevi, erkekevi, ezimevi, giyimevi, gökevi, gözevi, gözlemevi, hâkimevi, halkevi, hekimevi, huzurevi, hücre evi, ıslahevi, imamevi, kadınevi, kahveevi, kayakevi, kesimevi, kızevi, kitabevi, konukevi, kuş evi, merdivenevi, modaevi, müzikevi, oğlanevi, orduevi, orman evi, öğretmenevi, ölüevi, polisevi, radyoevi, randevuevi, sağlıkevi, sanatevi, sayrılarevi, sazevi, sergievi, sığınmaevi, taziyeevi, tecimevi, tutukevi, üretimevi, yapımevi, yargıevi, yarı açık cezaevi, yayınevi

VE

  • Türk alfabesinin yirmi yedinci harfinin adı, okunuşu

[bağlaç]

  • İki kelime veya iki cümle arasına girerek aralarında bir bağ olduğunu anlatan söz

    Galiba bir vehme kapılıyorum ve galiba bir hastalık beynimi kemiriyor. - Aka Gündüz

Birleşik Kelimeler: ve benzeri, ve diğeri, vesair, vesaire, veya, veyahut

GEÇ

[sıfat]

  • Belirli zamandan sonra olan

    Gecenin geç ve yıldızsız bir saatiydi. - Nazım Hikmet

[zarf]

  • Kararlaştırılan, beklenen veya alışılan zamandan sonra, erken karşıtı

    Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çok geç / Bu son fasıldır ey ömrüm, nasıl geçersen geç - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • geç kalmak
  • geç olsun da güç olmasın

Birleşik Kelimeler: geçdoğan, er geç

EVÇ (Kelime Kökeni: Arapça evc)

[isim]

[eskimiş]

  • En yüce yer

[gök bilimi]

  • Yeröte

[gök bilimi]

  • Günöte

GÜÇ

[isim]

  • Fizik, düşünce ve ahlak yönünden bir etki yapabilme veya bir etkiye direnebilme yeteneği, kuvvet, efor

    Zihin gücü. Yaşama gücü.

  • Bir olaya yol açan her türlü hareket, kuvvet, takat
  • Sınırsız, mutlak nitelik

    Tanrı'nın gücü.

  • Büyük etkinliği ve önemi olan nitelik

    Paranın gücü.

  • Bir cihazın, bir mekanizmanın iş yapabilme niteliği

    Motorun gücü.

  • Siyasi, ekonomik, askerî vb. bakımlardan etki ve önemi büyük olan devlet, devletler topluluğu

    Güçler dengesi.

  • Bir ulus, bir ordu vb.nin ekonomik, endüstriyel ve askerî potansiyeli

    İnsan gücü.

  • Bir toprağın verimlilik yeteneği

[mecaz]

  • Yeterliliğini ve güvenilirliğini kanıtlamış kimse

[coğrafya]

  • Bir akarsuyun aşındırma ve taşıma yeteneği

[fizik]

  • Birim zamanda yapılan iş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gücü gücü yetene
  • gücü kesilmek
  • gücü yetmek

Birleşik Kelimeler: güç birliği, güç kaynağı, aktif güç, artı güç, askerî güç, elektromanyetik güç, gizil güç, iş güç, kesintisiz güç kaynağı, vurucu güç, zırhlı güç, dış güçler, üretim güçleri, bağlantı gücü, beygir gücü, beyin gücü, düş gücü, fizik gücü, hayal gücü, iş gücü, makine gücü, yaptırım gücü, yargı gücü, yasama gücü, yaşama gücü, yürütme gücü, gücü gücüne, var gücüyle

[sıfat]

  • Ağır ve yorucu emekle yapılan, çetin, müşkül, kolay karşıtı

    Bir sanat eserini tenkit ne güç iştir! - Ahmet Muhip Dranas

[zarf]

  • Zorlukla

    Kendini yatağa güç atmış ve sızıp kalmıştı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • güce sarmak
  • gücüne gitmek
  • gücüne koşmak
  • güç gelmek
  • güç mevkide kalmak

Birleşik Kelimeler: gücü gücüne, güçbeğenir, güç bela, dayanma gücü

GÜVE

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kurtçuğu yapağı, yünlü kumaş ve dokuma yiyen pul kanatlılardan bir böcek (Tine pellionella)

    Ne bulunurmuş sandık diplerinde, naftalin kırıntıları ile ölü güveler. - Emine Işınsu

Birleşik Kelimeler: güve yeniği, arpa güvesi, buğday güvesi, petek güvesi, zeytin güvesi

GÜVEÇ

[isim]

  • İçinde yemek pişirilen toprak kap

    Taş ocağın üstünde, ateşe vurduğu güveçten, kaynayan etin kokusu geliyordu. - Necati Cumalı

  • Bu kapta pişirilen yemek

    Güveçten sonra bir koca sini mantı gelmiş. - Çetin Altan