GÜMBÜRDEYİŞ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

GÜMBÜRDEYİŞ harflerini içeren 5 harfli 36 kelime bulunuyor. 5 harfli GÜMBÜRDEYİŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GÜMÜŞ17, GÜDÜM16, BÜRGÜ15, GÜBÜR15, BEGÜM14, DÜŞEY14, DÜBEŞ14, GÜREŞ14, DÜŞME13, GÜBRE13, ÜŞÜME13, BÜRÜM12, DÜRÜM12, DEYİŞ12, GİYME12, GERİŞ12, MÜDÜR12, DERGİ11, GİDER11, MÜŞİR11, YEMİŞ11, YERGİ11, YEŞİM11, DÜRME10, DEYİM10, GİRME10, GERİM10, MİDYE10, ÜRÜME10, BİREY9, BEDİR9, DİREY9, DERBİ9, ERMİŞ9, DEMİR8, ÜREMİ8

DEMİR

[isim]

[kimya]

  • Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C'de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe)

[sıfat]

  • Bu elementten yapılmış

    Hemşiresiyle rıhtımın kenarındaki demir kanepeye oturdular. - Peyami Safa

  • Bu elementten yapılmış parça

    Ocak demiri. Kapı demiri. Pencere demiri.

  • Ayakkabı topuğuna veya ayakkabı burnuna aşınmayı önlemek için çakılan, özel olarak yapılmış madenden parça

[sıfat]

[mecaz]

  • Güçlü, kuvvetli, sert

    O kadar çabuk uyanmıştı ki kalbinin demir bir elle sıkıldığını duydu. - Sait Faik Abasıyanık

[denizcilik]

  • Çıpa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • demir almak
  • demir atmak
  • demire vurmak
  • demir gibi
  • demir ıslanmaz, deli uslanmaz
  • demir nemden, insan gamdan çürür
  • demir taramak
  • demir tavında dövülür
  • demir üzerinde

Birleşik Kelimeler: demir ağacı, demirbaş, demir bilek, demir boku, demir dikeni, demir hat, demirhindi, demirkapan, demir kapı, Demirkazık, demir kırı, demir leblebi, demir oksit, demir para, demir pası, Demirperde, demir perde, demir rengi, demir resmi, demir sülfat, demir yeri, demir yolcu, demir yolu, demir yumruk, ak demir, aydemir, çekme demir, çifte demir, çubuk demir, delikli demir, dişi demir, dökme demir, erkek demir, hasır demir, iğdemir, kütük demir, nervürlü demir, buz demiri, gözdemiri, ızgara demiri, kol demiri, köşe demiri, kulak demiri, L demiri, özek demiri, saban demiri, topuk demiri

ÜREMİ (Kelime Kökeni: Fransızca urémie)

[isim]

[tıp]

  • Ürenin idrarla çıkmayıp kanda birikmesi sonucu ortaya çıkan hastalık

BİREY

[isim]

  • Kendine özgü nitelikleri yitirmeden bölünemeyen tek varlık, fert

    Matbaanın bulunması, sanat ve kültür olaylarından tüm bireylerin nasiplenmesi yolunu açtı. - Aydın Boysan

  • Doğa bilgisinde türü oluşturan tek varlıklardan her biri

[mantık]

  • Bir türün kapsamı içine giren somut varlık

[ruh bilimi]

  • İnsan topluluklarını oluşturan, insanların benzer yanlarını kendinde taşımakla birlikte, kendine özgü ayırıcı özellikleri de bulunan tek can, fert

[toplum bilimi]

  • Toplumları oluşturan ve düşünsel, duygusal, iradeyle ilgili nitelikleri toplum içinde belirlenen insanların her biri, fert

Birleşik Kelimeler: birey oluş, bireyüstü

BEDİR (Kelime Kökeni: Arapça bedr)

[isim]

[eskimiş]

  • Dolunay

DİREY

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Belli bir bölgede yaşayan hayvanların tümü, fauna
  • Bu hayvanların tanımını yapan eser

DERBİ (Kelime Kökeni: İngilizce derby)

[isim]

[spor]

  • Aynı şehrin takımları arasında oynanan oyun
  • Büyük takımlar arasında oynanan oyun
  • Yılda bir kez yapılan, üç yaşına gelmiş atların katıldığı yarış

ERMİŞ

[isim]

[din bilgisi]

  • Dinî inançlara göre kendisinde olağanüstü manevi güç bulunan kişi, eren, evliya, veli

    Anadolu ermişlerinin hikâyesini de kendine özgü üslubuyla anlatmıştır. - Nezihe Araz

DÜRME

[isim]

  • Dürmek işi
  • Gözleme (II)

[halk ağzında]

  • Lahana

DEYİM

[isim]

  • Genellikle gerçek anlamından az çok ayrı, kendine özgü bir anlam taşıyan kalıplaşmış söz öbeği, tabir

    Bu deyim seni korkutmasın. Çünkü fazlasıyla basit bir şeyden bahsediyorum. - İhsan Oktay Anar

Birleşik Kelimeler: cebirsel deyim

GİRME

[isim]

  • Girmek işi

    Bu iyi bir şeydi ama yine de benim yüzümden böyle bir duruma girmesini istemiyordum. - Ayla Kutlu

Birleşik Kelimeler: koltuğa girme

GERİM

[isim]

[tıp]

  • Dinlenme durumundaki kasın normal gerginliği

MİDYE (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Yassı solungaçlı, yumuşakçalardan, kabukları birbirine eşit, denizlerin kayalık yerlerinde kümeler durumunda yaşayan eti yenir bir hayvan (Mytilus)

    Balık pazarında duyargaları henüz oynar karidesler mi istersiniz, midye dolmaları mı? - Attila İlhan

ÜRÜME

[isim]

  • Ürümek işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ürümesini bilmeyen köpek sürüye kurt getirir

DERGİ

[isim]

  • Siyaset, edebiyat, teknik, ekonomi vb. konuları inceleyen ve belirli aralıklarla çıkan süreli yayın, bülten, mecmua

Birleşik Kelimeler: hakemli dergi

GİDER

[isim]

  • Bir iş için harcanan paranın bütünü, masraf

    Böylece temizleyici giderlerinden tasarruf ettiklerini sanırım. - Haldun Taner

  • Binalarda ortak kullanımla ilgili atık suların merkezî kanalizasyona iletilmesini sağlayan boru hattı

[ekonomi]

  • Gelecekte sağlanacak değerler karşılığı yapılan harcamalar

    Giderleri karşılayabilecek gelir sağlanamamakta ve maaşlar ödenememektedir. - Necip Fazıl Kısakürek

Birleşik Kelimeler: cari gider, genel gider, ortak gider, dava gideri, yönetim gideri, yargılama gideri