Gül ile Başlayan Kelimeler

GÜL ile başlayan 64 kelime bulunuyor. Başında GÜL olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Gül kelimesinin anlamı nedir? Gül ile biten kelimeler. İçinde gül olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

GÜLÜNÇLEŞTİRMEK30

14 Harfli Kelimeler

GÜLÜNÇLEŞTİRME29

12 Harfli Kelimeler

GÜLDÜRÜCÜLÜK31, GÜLÜNÇLEŞMEK27, GÜLLABİCİLİK23

11 Harfli Kelimeler

GÜLÜNÇLEŞME26, GÜLÜMSETMEK22

10 Harfli Kelimeler

GÜLÜMSEYİŞ25, GÜLÜŞÜLMEK24, GÜLİBRİŞİM22, GÜLBEŞEKER21, GÜLÜMSEMEK21, GÜLÜMSETME21

9 Harfli Kelimeler

GÜLDÜRÜCÜ26, GÜLÜŞÜLME23, GÜLÜNÇLÜK22, GÜLÜMSEME20, GÜLLABİCİ20, GÜLDÜRMEK20, GÜLMECELİ19, GÜLKURUSU19, GÜLGİLLER19

8 Harfli Kelimeler

GÜLÜNÇLÜ21, GÜLCÜLÜK21, GÜLŞEHİR21, GÜLÜŞMEK20, GÜLBAHAR20, GÜLHATMİ19, GÜLDÜRME19, GÜLÜMSER18, GÜLABDAN18, GÜLÜNMEK17, GÜLEÇLİK17, GÜLDESTE17,

GÜLİSTAN15

7 Harfli Kelimeler

GÜLAĞAÇ23, GÜLÜTÇÜ20, GÜLÜCÜK20, GÜLEĞEN20, GÜLÜŞME19, GÜLDÜRÜ19, GÜLGÜLİ19, GÜLMECE17, GÜLYALI16, GÜLÜNME16, GÜLLECİ16, GÜLECEN16, GÜLLABİ15, GÜLBANK15

6 Harfli Kelimeler

GÜLÜNÇ17, GÜLŞEN15, GÜLLAÇ15, GÜLLÜK14, GÜLMEK13, GÜLNAR12

5 Harfli Kelimeler

GÜLÜŞ16, GÜL16, GÜL14, GÜLÜT13, GÜLÜK13, GÜL13, GÜLME12, GÜLLE11

3 Harfli Kelimeler

GÜL9

GÜL (Kelime Kökeni: Farsça gul)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Gülgillerin örnek bitkisi (Rosa)
  • Bu bitkinin katmerli, genellikle kokulu olan çiçeği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gül gibi
  • gül gibi bakmak
  • gül gibi geçinmek (veya yaşamak)
  • gülleri yarılmak
  • gülü seven dikenine katlanır
  • gül üstüne gül koklamamak
  • gülü tarife ne hacet, ne çiçektir biliriz

Birleşik Kelimeler: gülabdan, gülbahar, gülbank, gülbeşeker, gül böceği, gül böreği, güldeste, gülhatmi, gülibrişim, gülistan, gülkurusu, gül kurusu, gül rengi, gül suyu, gülşen, gül yağı, karagül, yabani gül, ayı gülü, Çin gülü, denizgülü, gün gülü, Isparta gülü, ipek gülü, Japon gülü, kır gülü, menekşe gülü, orman gülü, rüzgârgülü, yaban gülü, yayla gülü

GÜLLE

[isim]

  • Eskiden som taş veya demirden, yuvarlak bir biçimde yapılırken, günümüzde çelikten silindir biçiminde, bir ucu sivri olarak yapılan top mermisi

    Atılan gülle ve lağımlardan kale duvarlarında geniş menfezler açıldı. - Orhan Seyfi Orhon

[spor]

  • Atletizm yarışmalarında atılan, pirinç veya pirinçten daha sert bir maddeden yapılan, erkekler için 7,257, kadınlar için 4 kilogram olan madenî küre

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gülle gibi

Birleşik Kelimeler: gülle atma

GÜLNAR

[isim]

  • Mersin iline bağlı ilçelerden biri

GÜLME

[isim]

  • Gülmek işi

    Turist Ömer gülmeyi unutmamış, horlandıkça iyimserliği pekişmiş bir kesimin simgesidir, lümpenin çaresizliğidir. - Selim İleri

  • Kahkaha

    Leylâ, çayırın öbür ucuna kaçarak içinden gelen gülmeleri bastırmaya çalışır. - Salâh Birsel

GÜLMEK

[nesnesiz]

  • İnsan, hoşuna veya tuhafına giden olaylar, durumlar karşısında, genellikle sesli bir biçimde duygusunu açığa vurmak

    O ne söylese sinirli sinirli ve tabii olmayan gülüşü ile gülüyordu. - Halide Edip Adıvar

  • Mutlu, sevinçli zaman geçirmek, eğlenmek, hoşça vakit geçirmek

[-e]

  • Biriyle alay etmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gülerim! (veya güleyim bari!)
  • gülerken ısırmak
  • güler misin, ağlar mısın!
  • gülme komşuna, gelir başına
  • gülmekten kırılmak (veya katılmak veya yarılmak)
  • gülüp geçmek
  • gülüp oynamak (veya söylemek)

Birleşik Kelimeler: güle güle, güle oynaya, yüze gülücü

GÜLÜT

[isim]

[sinema]

[tiyatro]

  • Skeç, revü, eğlence gösterisi vb.ne eklenen beklenmedik gülünç sözler veya durumlar

GÜLÜK

[isim]

[halk ağzında]

  • Hindi
  • Sebze yetiştirmek için açılan ocak

    Kavağın dibine gülük yaptırdım / Basaksız evlere hayat yaptırdım - Halk türküsü

GÜLLÜ

[sıfat]

  • Gülü olan

Birleşik Kelimeler: dallı güllü

GÜLLÜK

[isim]

  • Gül bahçesi veya gülü çok olan yer

Birleşik Kelimeler: güllük gülistanlık

GÜLEÇ

[sıfat]

  • Her zaman gülümseyen, mütebessim

    Biraz sonra geceki güleç memur, hafif kapalı gözleriyle göründü. - Çetin Altan

GÜLİSTAN (Kelime Kökeni: Farsça gulistān)

[isim]

[eskimiş]

  • Gül bahçesi

[mecaz]

  • Huzurlu, rahat ve zenginlik dolu yer

    Hayat her zaman gülistan değil, amcacığım. - Mahmut Yesari

GÜLLABİ (Kelime Kökeni: Arapça kullābī)

[isim]

[eskimiş]

  • Akıl hastanelerindeki hademe, güllabici, deli güllabicisi

Birleşik Kelimeler: deli güllabicisi

[sıfat]

[eskimiş]

  • Kurnaz, açıkgöz

GÜLBANK (Kelime Kökeni: Farsça gul + bāng)

[isim]

[eskimiş]

  • Hep bir ağızdan ve makamla yapılan dua veya ant

    Dışarıya fırlayan bütün davetliler de bu gülbange iştirak ediyorlardı. - Ercüment Ekrem Talu

GÜLŞEN (Kelime Kökeni: Farsça gul-şen)

[isim]

[eskimiş]

  • Gül bahçesi

GÜLLAÇ

[isim]

  • Nişastadan yapılan, çok ince kuru yufka
  • Bu yufkadan hazırlanan tatlı

    Bir ramazan güllacı yemiştim muhallebicinin birinde, ne güzeldi! - Nazlı Eray

  • Kolayca yutulamayan, tadı hoş olmayan toz durumundaki bazı ilaçların içine konuldukları, nişastadan küçük kap