GÜBRELETME Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

GÜBRELETME harflerini içeren 4 harfli 23 kelime bulunuyor. 4 harfli GÜBRELETME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Gübreletme ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Gübreletme olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

GÜME11, MÜGE11, GÜRE10, GEBE10, BRÜT8, GETR8, GELE8, MÜRT7, ÜTME7, ÜREM7, BERE6, EBET6, TÜRE6, ERME5, ETME5, EMET5, EMEL5, ELEM5, MERT5, ERTE4, ETER4, REEL4, TERE4

ETER (Kelime Kökeni: Fransızca éther)

[isim]

[kimya]

  • Oksijenli asitlerin alkollerle birleşmesinden oluşan sıvılar
  • Hekimlikte kullanılan, çok uçucu, renksiz ve kendine özgü kokusu olan bir sıvı, lokman ruhu
  • Bir tür organik yağ çözücü

REEL (Kelime Kökeni: Fransızca réel)

[sıfat]

  • Gerçek

TERE (Kelime Kökeni: Farsça tere)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Turpgillerden, yaprakları salata olarak yenen baharlı bir bitki (Lepidium sativum)

Birleşik Kelimeler: çayır teresi, su teresi, yaban teresi

ERME

[isim]

  • Ermek işi

ETME

[isim]

  • Etmek işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etme bulma dünyası

EMET

[isim]

  • Kütahya iline bağlı ilçelerden biri

EMEL (Kelime Kökeni: Arapça emel)

[isim]

  • Gerçekleştirilmesi zamana bağlı istek

    Bu emele vasıl olmak için bütün gayretimi sarf edeceğim, elimden geleni yapacağım. - Etem İzzet Benice

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emel beslemek
  • emeline alet etmek

ELEM (Kelime Kökeni: Arapça elem)

[isim]

  • Acı, üzüntü, dert, keder

    Bu derdi huy edinenler elem çekmez. - Necip Fazıl Kısakürek

MERT (Kelime Kökeni: Farsça merd)

[sıfat]

  • Yiğit

    Merttir, yiğittir, yüreği de bileği de pektir. - Tarık Buğra

  • Sözünün eri, güvenilir (kimse), erkek

Birleşik Kelimeler: merdikıpti, civanmert

BERE

[isim]

  • Bir yere çarpma, incitme veya vurma sonucu vücudun herhangi bir yerinde oluşan çürük
  • Herhangi bir şeyde görülen ezik, çizik

[isim]

  • Yuvarlak, yassı ve sipersiz başlık

    Lacivert beresini sallayarak bir fırtına gibi içeriye girdi. - Abdülhak Şinasi Hisar

EBET (Kelime Kökeni: Arapça ebed)

[isim]

[eskimiş]

  • Sonu olmayan gelecek zaman, sonsuzluk

    İşte bu, ezelden bilinmemiş, ebede kadar bilinmeyecektir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: ezel ebet

TÜRE

[isim]

  • Adalet

MÜRT (Kelime Kökeni: Farsça murd)

[sıfat]

  • Ölmüş (hayvan)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mürt olmak

ÜTME

[isim]

  • Ütmek işi
  • Ateşte kızartılmış taze buğday veya mısır

ÜREM

[isim]

[ekonomi]

  • Faiz, getiri