GÖÇÜRÜLMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

GÖÇÜRÜLMEK harflerini içeren 5 harfli 42 kelime bulunuyor. 5 harfli GÖÇÜRÜLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GÖÇÜM21, GÖÇÜK20, GÖMEÇ19, GÖÇME19, GÖMÜK18, GÖRÜM18, GÖKÇE18, GÖÇER18, ÇÖKÜM17, GÖLÜK17, ÖLÇÜM17, ÇÖRKÜ16, GÖRME16, GÜÇLÜ16, ÜÇGÜL16, ÇÖKME15, GÖLEK15, GÜMEÇ15, KÖMEÇ15, ÖRÜLÜ15, ÖLÇME15, ÇÖREK14, ÇÖKEL14, GÜMÜL14, GÜLEÇ14, KÖMÜR14, ÖLÇEK14, ÖLÇER14, GÜLÜK13, ÇÜKÜR12, ÇÜRÜK12, GÜLME12, ÖRMEK12, ÖLMEK12, ÜÇLÜK12, ÜLGER11, ÇEKÜL10, KÜLÇE10, ÜRÜME10, ÜÇLER10, ÜRKME8, ÜLKER7

ÜLKER

[isim]

[gök bilimi]

  • Boğa takımyıldızı sınırları içinde bulunan, yedi parlak yıldız ve etrafındaki gaz katmanı ile güzel görünüm veren yıldız kümesi, Yedikızkardeş, Süreyya, Pervin

ÜRKME

[isim]

  • Ürkmek işi, tevahhuş

ÇEKÜL

[isim]

[fizik]

  • Ucuna küçük bir ağırlık bağlanmış iple oluşturulan, yer çekiminin doğrultusunu belirtmek için sarkıtılarak kullanılan bir araç, şakul

KÜLÇE (Kelime Kökeni: Farsça kulīçe)

[isim]

[madencilik]

  • Eritilerek kalıba dökülmüş maden veya alaşım, külte

    Bilmeyenin elinde en modern aletler bir maden külçesi hâline gelir. - Mehmet Kaplan

[sıfat]

  • Eritilerek kalıba dökülmüş olan

    Yüzlerce yıllık gözyaşı, bir külçe altına değmez. - Falih Rıfkı Atay

  • Yığın durumundaki nesnelerin oluşturduğu küme

    Bu vücut, bütün azası kırılmış, birbiri üstüne yığılmış bir külçe hâlinde. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • külçe gibi oturmak
  • külçe kesilmek

ÜRÜME

[isim]

  • Ürümek işi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ürümesini bilmeyen köpek sürüye kurt getirir

ÜÇLER

[isim]

  • Halkın inançlarına göre üç kişilik ermişler topluluğu

Birleşik Kelimeler: üçler yediler kırklar

ÜLGER

[isim]

  • Şeftali vb.nin üzerinde bulunan ince tüy
  • Hav (I)
  • Özdeyiş

ÇÜKÜR

[isim]

[halk ağzında]

  • Bir yüzü balta, bir yüzü kazma olan araç

ÇÜRÜK

[sıfat]

  • Çürümüş olan

    Yabancı, kirli, çürük dişlerini göstererek gülümsüyordu. - Ömer Seyfettin

  • Sağlam ve dayanıklı olmayan

    Çürükleri barındırmaz yaylaların yaylası. - Haldun Taner

[isim]

  • Vurma veya sıkıştırma yüzünden vücutta oluşan mor leke

    Hemen her gece sille tokat adamakıllı dayak yiyor, her yanı çürük içinde. - Attila İlhan

[mecaz]

  • İş göremez, hastalıklı

[mecaz]

  • Sağlam bir temele veya kanıtlara dayanmayan

    Çürük dava. Çürük iddia.

[mecaz]

  • Sakat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çürüğe çıkarmak
  • çürük (veya çürüğe) çıkmak
  • çürük tahta çivi (veya mıh) tutmaz
  • çürük tahtaya basmak

Birleşik Kelimeler: çürük boya, çürük çarık, çürük elma, çürük gaz, çürük iş, çürük para, çürük raporu, çürük sakız, ipi çürük, kırmızı çürük, vişneçürüğü

GÜLME

[isim]

  • Gülmek işi

    Turist Ömer gülmeyi unutmamış, horlandıkça iyimserliği pekişmiş bir kesimin simgesidir, lümpenin çaresizliğidir. - Selim İleri

  • Kahkaha

    Leylâ, çayırın öbür ucuna kaçarak içinden gelen gülmeleri bastırmaya çalışır. - Salâh Birsel

ÖRMEK

[-i]

  • İplik, yün, tel, saz vb.ni birbirine dolayarak veya geçirerek işlemek veya tezgâhta dokumak

    Balık ağı örerken, ağları tamir ederken okur o! - Sait Faik Abasıyanık

  • Kumaşlardaki delikleri elde iplikle besleyerek kapatmak

    Paltonun sırtını güve yemişti de ben örmüştüm. - Burhan Felek

  • Saç, yele vb. şeylerin tellerini birkaç bölüme ayırıp birbirine geçirmek yolu ile dağınıklıktan kurtarmak

    Kız saçlarını örmüş.

  • Duvar yapmak veya onarmak

    Bu duvarı iki günde ördüler.

  • Estetik kaygıyla, duygulu biçimde bir güzelliği ortaya koymak

    Bu yeni zevke göre şiir ve nesir örenler yok. - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]

  • Müzik, edebiyat vb.nde bir özelliği oluşturmak, ortaya koymak

    Yaşadıkça kendi kabuğunu yetiştiren sümüklü böcek gibi talihimizi biz kendimiz öreriz. - Abdülhak Şinasi Hisar

ÖLMEK

[nesnesiz]

  • Yaşamaz olmak, hayatı sona ermek, can vermek

    Şerefli insanlar olarak yaşayacak, şerefli insanlar olarak öleceğiz. - Esat Mahmut Karakurt

  • Bitki, solmak

    Bu çiçekler dayanmaz, çabuk ölür.

[mecaz]

  • Bazı sebeplerle çok sıkıntı veya acı çekmek

[mecaz]

  • Değerini, geçerliğini, gücünü yitirmek, kullanılmamak

    Bu usul öldü artık.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • öl dediği yerde ölmek, kal dediği yerde kalmak
  • ölenle ölünmez
  • ölme eşeğim ölme (yaza yonca bitecek)
  • ölmek var, dönmek yok!
  • ölmüş de ağlayanı yok
  • ölüp ölüp dirilmek
  • ölür müsün, öldürür müsün?

Birleşik Kelimeler: öle dirile

ÜÇLÜK

[sıfat]

  • Üç tanesi bir arada bulunan, üç tane alabilen, üç taneden oluşmuş

[isim]

[spor]

  • Basketbolda ceza alanı dışından atılan topun potaya geçirilmesi sonucu kazanılan üç sayı değerindeki atış

GÜLÜK

[isim]

[halk ağzında]

  • Hindi
  • Sebze yetiştirmek için açılan ocak

    Kavağın dibine gülük yaptırdım / Basaksız evlere hayat yaptırdım - Halk türküsü

ÇÖREK

[isim]

  • Az yağlı, bazen şekerli ve yumurtalı, gevrekçe bir hamur işi

    Kahve ile çörek yiyerek çok iştahlı bir kahvaltı yapmıştır. - Salâh Birsel

[gök bilimi]

  • Kurs (I)

Birleşik Kelimeler: çörek mantarı, çörek otu, ay çöreği, kandil çöreği, kül çöreği, paskalya çöreği, tandır çöreği