GÖÇMENLİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
GÖÇMENLİK harflerini içeren 5 harfli 37 kelime bulunuyor. 5 harfli GÖÇMENLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
GÖMEÇ19,
LİKEN (Kelime Kökeni: Yunanca)
- Bir mantarla bir su yosununun ortak yaşamasıyla ortaya çıkan bitkilerin genel adı
- Kaşındırıcı bir deri hastalığı
Birleşik Kelimeler: liken bilimi
NİKEL (Kelime Kökeni: Fransızca nickel)
- Atom numarası 28, atom ağırlığı 58,71, yoğunluğu 8,9 olan, gümüş parlaklığında, demir sertliğinde, kolay işlenebilen ve kolayca tel durumuna getirilebilen bir element (simgesi Ni)
Birleşik Kelimeler: nikel kaplama
EMLİK
-
Emme döneminde olan çocuk
Koç yiğidin yanında olur yazısı / Ananın babanın emlik kuzusu - Halk türküsü
- Zamanından daha geç doğan kuzu veya oğlak
İNMEK
- Yüksekten veya yukarıdan aşağıya doğru gelmek
-
Bir taşıt veya binek hayvanından yere basmak
Tramvayın ön tarafından hızla inerken, arkasından bir sesin bağırdığını gördü. - Peyami Safa
-
Dağ, tepe vb. yüksek bir yerden gelmek
Dağdan kurt indi.
-
Bir yerden başka bir yere gitmek, varmak
Bünyamin, gücünün yettiği kadar hızlı yürüyüp Haliç'e indi. - İhsan Oktay Anar
-
Konaklamak
Samananbarı köyünün en büyük ve gösterişli evine inmişlerdi. - Halide Edip Adıvar
-
Alçalıp eski durumuna dönmek
Sular indi. Şiş indi.
-
Fiyatı düşürmek
Bin lira daha indim, gene almadı.
-
Değeri düşmek
Altın fiyatları indi.
-
Vurmak
Şimdi kafana inerim!
-
Yıkılmak
Yağmurdan duvar inmiş.
-
İnme gelmek
Sağ tarafına inmiş.
-
Bir yeri kaplamak, basmak veya bir yerden akmak, kaymak
Gemi baş döndüren zaferli bir gürültüyle indi sulara. - Çetin Altan
-
Uzamak, ulaşmak
Beyaz taşlardan yapılmış kısa bir duvarın ötesindeki zeytinlik ta vadiye kadar iniyordu. - Ömer Seyfettin
- Ağmak
-
Sayısı azalmak
Evvelden daha çok olduğumuzu zannettiğim hâlde sayımız son günlerde bu miktara inmiştir. - Reşat Nuri Güntekin
Birleşik Kelimeler: indibindi, günindi
İLMEK
-
Çözülmesi kolay düğüm, eğreti düğüm, ilmik
Kazak ördüm ağladım / İlmek ilmek bağladım - Halk türküsü
- Hafif bir düğüm yaparak bağlamak
- Halı dokurken düğümleri bağlamak
Ata Sözleri ve Deyimler
- iler tutar yeri olmamak (veya kalmamak)
- Değmek, dokunmak
İMLEK
- Bir kurum veya kuruluşun kendine seçtiği, bazı ticaret eşyası üzerine konulan, o eşyayı üreten veya satanı tanıtan resim, harf vb. özel işaret, logo
MELİK (Kelime Kökeni: Arapça melik)
- Padişah, hükümdar, hakan
NEMLİ
-
Nemi olan, az ıslak, rutubetli, kuru karşıtı
Hafif bir rüzgâr dalgası nemli saçlarının arasından geçti. - Peyami Safa
- Yaşlı (göz)
ÇİLEK
- Gülgillerden, sapları sürüngen, çiçekleri beyaz bir bitki
- Bu bitkinin güzel kokulu, pembe, kırmızı renkli meyvesi
Birleşik Kelimeler: çilek kompostosu, çilek reçeli, çilek suyu, çilek üzümü, ağaç çileği, dağ çileği, Frenk çileği, yaban çileği
ÇELİK
-
Su verilerek çok sert ve esnek bir duruma getirilebilen, birleşiminde az miktarda karbon bulunan demir ve karbon alaşımı, polat
Süngülerini, çelikten birer parmak gibi göğe kaldırmışlar. - Ruşen Eşref Ünaydın
-
Bu alaşımdan yapılmış
Karşı tarafa uzanan bir çelik köprü hayal ediyordu suyun üzerinde. - Ayşe Kulin
-
Zayıf fakat güçlü (vücut)
Çelik ve demir vücuduyla hassas bir sporcuya benziyordu. - Sait Faik Abasıyanık
Ata Sözleri ve Deyimler
- çeliğe su vermek
Birleşik Kelimeler: çelik başlık, çelik çember, çelik halat, çelikhane, çelik kalemi, çelik kapı, çelik kasa, çelik macunu, çelik metre, çelik pamuğu, çelik yakalı, çelik yelek, hasır çelik, nervürlü çelik, paslanmaz çelik
- Kısa kesilmiş dal
- Kök salması için yere dikilen dal
- Çocukların çelik çomak oyununda ucuna çomakla vurarak havaya kaldırdıkları iki tarafı sivri, kısa değnek
- Bir ağacı aşılamak amacıyla hazırlanmış dal
- Gemilerde, üzerine halat veya ip geçirip tutturmaya yarayan, ağaç veya metalden yapılmış kısa değnek
Birleşik Kelimeler: çelik çomak
İLENÇ
-
Beddua, kargış
Avradın ilenci tutarsa senin iki gözün kör olacak. - Memduh Şevket Esendal
ÇİMEK
- Çimecek yer
ÇİMEN
-
Kendiliğinden yetişmiş çim
Baş başa uzandık seninle ıslak / Çimenlerine yaz bahçelerinin - Ahmet Hamdi Tanpınar
ÇELİM
- Güç, kuvvet
ÇEKİM
- Çekme işi
- Fiillerin çeşitli zaman, kişi ve kiplere, adların da ad durumlarına göre uğradığı biçimleri, tasrif
-
Herhangi bir cismin, başka bir cismi kendine doğru çekme gücü, cazibe, traksiyon
Yer çekimi. Mıknatıs çekimi.
- Alıcının sürekli olarak çalıştırılmasıyla elde edilen film parçası, plan
Birleşik Kelimeler: çekim eki, çekimölçer, çekim senaryosu, ağır çekim, soya çekim, tıpkıçekim, ad çekimi, fiil çekimi, isim çekimi, yer çekimi