[isim]

• Gitarcı

[isim]

[halk ağzında]

• Giriş ücreti

[isim]

• Bir yere girmek hakkını gösteren kâğıt, giriş kartı, duhuliye kartı

[-e]

• Girme işi yapılmak

[isim]

• Girizgâh

[sıfat]

• Kendi kendine iş, uğraş yaratabilen, bir işe çekinmeden girebilen, başkalarıyla kolayca ilişki kurabilen, girişkin

[-e]

• Gitme işi yapılmak

  Çarşamba günleri okulla sinemaya gidilirdi. Oraya çocuğu götürürdüm. - Ayla Kutlu

Ata Sözleri ve Deyimler

• gidilmeyen yer senin değildir

[isim]

• Gidertmek işi

[-i]

• Ortadan kaldırmak, yok etmek

  Vapur sorar, yol öğrenir, merakımızı gideririz. - Sait Faik Abasıyanık

• Dindirmek

  Susuzluğunu giderdikten sonra açlığını da bastırmaya kararlı olduğu belliydi. - İhsan Oktay Anar

[zarf]

• Zaman ilerledikçe, gitgide, giderek

  Omuzlarının sarsıntısı gittikçe azaldı. - Yusuf Atılgan

[nesnesiz]

• Giyme işi yapılmak

[isim]

• Gizli olma durumu, mahremiyet

  Bu işin gizliliği kalmadı.

[nesnesiz]

• Giymek, kuşanmak

  Herkes siyahlar giyinmiş. - Ahmet Ümit

[-de]

• Giysiyi belli bir yerden almak veya belli bir yerde diktirmek

  Hepsi terzi Mir'de giyinirlerdi. - Ömer Seyfettin

[-e]

[mecaz]

• Ağır bir söze veya davranışa, sesini çıkarmadan içerlemek

Ata Sözleri ve Deyimler

• giyinip kuşanmak

[-e]

• Bir işi ele almak

• Başlamak

  Erkek arkadaşları ile sosyal nizam üzerinde sonu gelmeyen tartışmalara girişirdi. - Haldun Taner

• Kalkışmak

• Birbirine karışmak

[mecaz]

• Dövmek

[mecaz]

• Kavgaya tutuşmak

[isim]

[bitki bilimi]

• İki çeneklilerden, Kuzey ve Orta Anadolu'da yetişen, beyaz renkli çiçekler açan, kırmızı renkli meyvesinden meyve suyu elde edilen, 2-4 metre yüksekliğinde bir ağaççık (Viburnum opulus)