GELİŞTİRME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

GELİŞTİRME harflerini içeren 5 harfli 46 kelime bulunuyor. 5 harfli GELİŞTİRME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Geliştirme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Geliştirme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

GİRİŞ12, GELİŞ12, GERİŞ12, GİRME10, GİTME10, GİRİM10, GELME10, GEMRE10, GERİM10, GERME10, EŞLEM9, ERMİŞ9, GELİR9, İŞEME9, İŞLEM9, MELEŞ9, REŞME9, ŞİLEM9, ŞETİM9, İŞRET8, REŞİT8, ŞİLTE8, ŞERİT8, TİRŞE8, TEŞRİ8, ERİME6, LİMİT6, MİTİL6, METİL6, METRE6, MERET6, RİTİM6, RİMEL6, REMİL6, REMEL6, TEMEL6, TELEM6, TERME6, TERİM6, İRİTE5, İLERİ5, İLETİ5, LİRET5, LİTRE5, TİRLE5, TERLİ5

İRİTE (Kelime Kökeni: Fransızca irrité)

[isim]

  • `Sinirlendirmek, rahatsız etmek` ve tıp alanında `tahriş etmek, kaşındırmak` anlamında irite etmek birleşik fiilinde kullanılan bir söz

İLERİ

[isim]

  • Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı
  • Bir şeyin ulaşılacak yönü

    Yolun ilerisi düz.

  • Henüz gelmemiş zaman, gelecek, sonra

[sıfat]

  • Önde bulunan

    İleri karakol. İleri hat.

[sıfat]

  • Doğrusundan daha çok gösteren (saat)

    Saat beş dakika ileridir.

[sıfat]

[mecaz]

  • Benzerlerini geride bırakmış

    İleri fikirler.

[zarf]

  • Öne doğru, ileri doğru

    Masayı biraz ileri çekelim.

[ünlem]

  • `Amaca doğru durmadan yürü` anlamında kullanılan bir seslenme sözü

    Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri! - Atatürk

[spor]

  • Temel duruşta ayak uçlarının gösterdiği yön

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ileri (veya ileriye) gitmek
  • ileri almak
  • ileri atılmak (veya çıkmak)
  • ileri geçmek
  • ileri gelmek
  • ileri götürmek
  • ilerisine gitmek
  • ileri sürmek
  • ileri varmak
  • ileriyi görmek

Birleşik Kelimeler: ileri gelen, ileri geri, ileri görüş, ileri gözetleyici, ileri karakol, ileri teknoloji, ileri uç, ileri vites

İLETİ

[isim]

  • Yazı veya sözle verilen, gönderilen bilgi, mesaj

LİRET (Kelime Kökeni: Fransızca lirette)

[isim]

[eskimiş]

  • İtalya'nın para birimi

LİTRE (Kelime Kökeni: Yunanca)

[isim]

[matematik]

  • Sıvıları ölçmede kullanılan, bir desimetreküp hacminde ölçü birimi

[sıfat]

  • Bu birimde bir kabın alabileceği miktarda olan

    Şimdi yedek iki litre kan var elimizde. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: dekalitre, desilitre, hektolitre, mililitre, santilitre

TİRLE (Kelime Kökeni: Fransızca tire-lait)

[isim]

  • Meme başı üzerine yerleştirilip sütün alınmasına yarayan araç

TERLİ

[sıfat]

  • Terlemiş olan

    O günkü gibi terli değil, ateşli değil. - Tarık Buğra

ERİME

[isim]

  • Erimek işi

    Dışarıda karlar erimeye başlamış. - Ahmet Ümit

Birleşik Kelimeler: aşırı erime, kemik erimesi

LİMİT (Kelime Kökeni: Fransızca limite)

[isim]

  • Sınır

Birleşik Kelimeler: kredi limiti

MİTİL (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • İçine yün, pamuk vb. doldurulan beyaz yastık veya yorgan kılıfı
  • İki yüzü beyaz kapsız yorgan

METİL (Kelime Kökeni: Fransızca méthyle)

[isim]

[kimya]

  • Doymuş hidrokarbon kökleri serisinin ilk basamağı

METRE (Kelime Kökeni: Fransızca mètre)

[isim]

[matematik]

  • Yer meridyen çemberinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, 100 cm'lik temel uzunluk ölçüsü birimi

    İskenderun Körfezi'ne sekiz yüz metre yukarıdan bakıyordum. - Refik Halit Karay

  • Genellikle desimetre, santimetre, milimetrelere bölünmüş ölçü aracı

Birleşik Kelimeler: metrekare, metreküp, metre sistemi, akselerometre, alkalimetre, alkolmetre, altimetre, ampermetre, anemometre, areometre, asidimetre, azotometre, barometre, bolometre, çelik metre, dansimetre, debimetre, dekametre, densimetre, desimetre, dilatometre, dinamometre, elektrodinamometre, elektrometre, fotometre, füzyometre, galvanometre, gazometre, grafometre, gramsantimetre, grizumetre, hektometre, hidrometre, higrometre, interferometre, kalorimetre, kilogrammetre, kilometre, klinometre, kolorimetre, kronometre, lüksmetre, manometre, manyetometre, mikrometre, milimetre, minimetre, odyometre, oleometre, ozonometre, ödyometre, parametre, parkmetre, pedometre, piknometre, pirometre, plüviyometre, polarimetre, radyometre, sakarimetre, sakkarometre, santimetre, sülfürimetre, şerit metre, takeometre, takimetre, takometre, taksimetre, tansiyometre, telefonometre, telemetre, termometre, voltametre, voltmetre

MERET (Kelime Kökeni: Arapça mārid)

[isim]

  • Sıkıntı veren, hoşlanılmayan şeyler veya kimseler için kullanılan sövgü sözü

    Ben de öyle söyledim. Bırakalım artık şu meredi, dedim. - Ahmet Ümit

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Uğursuz

RİTİM (Kelime Kökeni: Fransızca rythme)

[isim]

[müzik]

  • Dizem

Birleşik Kelimeler: ritim saz

RİMEL (Kelime Kökeni: Fransızca rimmel)

[isim]

  • Kadınların kirpiklerini kıvırmak ve daha uzun göstermek için fırça ile sürdükleri yağlı sürme, maskara

    Nihayet kirpiklerine de birer fırça rimel dokundurdu, onları da dikleştirdi. - Peyami Safa