GAZİOSMANPAŞA Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

GAZİOSMANPAŞA harflerini içeren 5 harfli 31 kelime bulunuyor. 5 harfli GAZİOSMANPAŞA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

GAZAP16, SPAZM14, APOŞİ13, PONZA13, PAGAN13, ZİGON13, AMİGO11, MANGO11, SİNOP11, SAPMA11, AGAMİ10, MANGA10, NİSAP10, NASİP10, SAPAN10, AZMAN9, AZAMİ9, AŞAMA9, MİZAN9, NİZAM9, NAMAZ9, SAZAN9, ŞAMAN9, ZAMAN9, AŞİNA8, MASON8, MANAS7, ONAMA7, SAMAN7, SANMA7, MANİA6

MÂNİA (Kelime Kökeni: Arapça māniʿa)

[isim]

  • Engel

    Üst üste yığılmış kum torbaları, düşmana karşı duvarlardan sonra ikinci bir mânia teşkil ediyor. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

MANAS

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kın kanatlılardan, ergin evrede yaprakları, kurtçuk evresinde kökleri kemirerek tarım bitkilerine ve orman ağaçlarına büyük zarar veren bir böcek (Polyhylla fullo)

ONAMA

[isim]

  • Onamak işi, uygun bulma, tasvip

    Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, yürütme organının teklif, inha, atama veya onamasına bağlı resmî ve özel herhangi bir işle görevlendirilemez. - Anayasa

SAMAN

[isim]

  • Ekinlerin harmanda dövülüp taneleri ayrıldıktan sonra kalan, hayvanlara yedirilen ufalanmış sapları

Ata Sözleri ve Deyimler

  • saman altından su yürütmek
  • saman gibi

Birleşik Kelimeler: saman alevi, saman kâğıdı, samankapan, saman nezlesi, saman rengi, saman sarısı, Samanuğrusu, Samanyolu

SANMA

[isim]

  • Sanmak işi, zannetme, zanneyleme

AŞİNA (Kelime Kökeni: Farsça āşinā)

[sıfat]

  • Bildik, tanıdık

    Sanki herkes uzun yolculuktan yeni dönmüş ve aşinalara kavuşmuştu. - Tarık Buğra

  • Bilinen

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşina olmak

MASON (Kelime Kökeni: Fransızca maçon)

[isim]

  • Masonluk üyesi, farmason

Birleşik Kelimeler: mason locası

AZMAN

[sıfat]

  • Aşırı gelişmiş

[isim]

  • Kerestelik tomruk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ... azmanı

Birleşik Kelimeler: azmankaya, istavrit azmanı

AZAMİ (Kelime Kökeni: Arapça aʿẓamī)

[sıfat]

  • En çok, en üst, en büyük, en yüksek (derece, nicelik), maksimum, maksimal

    Ben azami derecede haşarı ve uçarı bir çocuktum. - Yahya Kemal Beyatlı

[matematik]

  • Maksimum

AŞAMA

[isim]

  • Önem veya değer bakımından gitgide yükselen bir sıra basamakların her biri, rütbe, mertebe, paye
  • Varılması istenen bir amaca doğru geçilmesi gerekli dönemlerden her biri, evre, basamak, adım, merhale

    Onlar biçkiyi, provayı öğrenme aşamasına gelmişlerdi. - Ayla Kutlu

[spor]

  • Bir yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri, etap

Birleşik Kelimeler: aşama sırası

MİZAN (Kelime Kökeni: Arapça mīzān)

[isim]

[eskimiş]

  • Terazi
  • Tartı, ölçü aleti
  • Ölçü

[matematik]

  • Sağlama

[ticaret]

  • Bir tüccarın, ticari durumunu, işinin genel sonucunu gösteren, belirli zamanlarda yaptığı hesap özeti

NİZAM (Kelime Kökeni: Arapça niẓām)

[isim]

  • Düzen

    Evin nizamında Türk kadınlarının vakur zarafeti göze çarpar. - Orhan Seyfi Orhon

  • Kural

    Şimdi, eski sıralar bozuldu, yeni sıralar, yeni nizamlar gelinceye kadar böyle olacak! - Memduh Şevket Esendal

Birleşik Kelimeler: nizamname, yanaşık nizam, kol nizamı

NAMAZ (Kelime Kökeni: Farsça namāz)

[isim]

[din bilgisi]

  • İslam'ın beş şartından biri olan ve Müslümanların günde beş vakit, dinî kurallara göre yapmak zorunda oldukları ibadet, salat

    Bu namaz, alelade bir ibadet değildi. - Ruşen Eşref Ünaydın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • namaz (veya namazını) kılmak
  • namaza durmak
  • namaza meyli (veya namazda gözü) olmayanın kulağı ezanda olmaz
  • namazı kılınmak

Birleşik Kelimeler: namaz bezi, namazbozan, namaz niyaz, namaz örtüsü, namaz vakti, nafile namaz, akşam namazı, bayram namazı, cenaze namazı, cuma namazı, ikindi namazı, kuşluk namazı, öğle namazı, sabah namazı, teravih namazı, vitir namazı, yatsı namazı

SAZAN

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Sazangillerden, Avrupa, Asya ve Amerika'nın tatlı sularında yaşayan, sırt yüzgeci uzun, eti beğenilen kılçıklı bir balık (Cyprinus carpio)

[argo]

  • Kolay kandırılan, aldatılabilen kimse

Birleşik Kelimeler: aynalı sazan, pullu sazan, yeşilsazan

ŞAMAN

[isim]

  • Şamanlıkta büyü yapan, gelecekten haber verdiğine, ruhlarla ilişki kurarak hastalıkları iyileştirdiğine inanılan kimse, kam

[isim]

  • Şamanlığa mensup olan kimse